ArabicAzerbaijaniEnglishFrenchGermanRussianSpanishTurkish

Tereke - Vekalet Görevinin Kötüye Kullanılması - Tapu İptal ve Tescil

08 Haziran 2024, 11:32 - 277

Tereke - Vekalet Görevinin Kötüye Kullanılması - Tapu İptal ve Tescil


Bu kararı Favorilerinize Eklemek veya Kopyalayabilmek için giriş yapın veya üye olun
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi
2019/5005
2021/1428
2021-03-15





Özet:

Mirasbırakanın ölüm tarihi itibariyle terekesi elbirliği mülkiyetine tabidir. Terekeye karşı yapılan mülkiyetten kaynaklanan haksız fiil niteliğindeki muris muvazaası ve elatmanın önlenmesi gibi davalar dışında ehliyetsizlik, vekâlet görevinin kötüye kullanılması vs. gibi davalarda terekeyi temsil eden tüm mirasçıların bir arada hareket etmek suretiyle davayı birlikte açmaları, ayrıca, mirasçılardan birisinin terekeye iade şeklinde dava açması halinde de tüm mirasçıların muvafakatlarının sağlanması, aksi takdirde terekenin atanacak temsilci marifetiyle davada temsil edilmesi ve yürütülmesi gerekeceği tartışmasızdır. Mirasbırakan ...’in davacılar dışında dava dışı mirasçılarının da bulunduğu dosya kapsamı ile sabit olup, davacılar tarafından mirasçı olmayan 3. kişiye karşı vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı olarak pay oranında açılan tapu iptal-tescil davasının dinlenme olanağı bulunmamaktadır.

Davacı ..., mirasbırakan babası ... ...’nin vesayet altında olduğu dönemde davalı kardeşi ...’nin mirasbırakandan hile ile aldığı vekaletnameyi kullanarak mirasbırakana ait 103 ada 16 ve 30 parsel sayılı taşınmazları bacanağı olan diğer davalı ...’e satış suretiyle devrettiğini, davalıların el ve işbirliği içerisinde olduklarını, vesayet makamından onay alınmadan yapılan satış işleminin iptalinin gerektiğini ileri sürerek tapu kayıtlarının iptali ile tüm mirasçılar adına tescilini istemiş, davacı vekili 06.10.2015 tarihli dilekçesi ile, tüm mirasçılar adına tescil isteklerinden vazgeçtiklerini, davacı ... ve davaya muvafakat eden mirasçı ...’nin miras payları oranında iptal-tescil isteğinde bulunduklarını bildirmiş, aşamada mirasçı ... davaya dahil edilmiştir.

Davalı ..., mirasbırakan babasının vekaletname tarihinde kısıtlı olmayıp akli melekelerinin yerinde olduğunu, murisin iradesi doğrultusunda verdiği vekaletname gereğince dava konusu taşınmazları bedeli karşılığında diğer davalı ...’e sattığını; davalı ..., taşınmazları yatırım amaçlı bedelini ödeyerek satın aldığını, iyiniyetli olduğunu belirterek davanın reddini savunmuşlardır.

Mahkemece, iddianın kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Karar, davacılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...’ün raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.

-KARAR-

Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.

Mahkemece, iddianın kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Dosya içeriği ve toplanan delillerden; mirasbırakan ... ...’nin ... 2. Noterliğinin 15.03.2011 tarih ve 02947 yevmiye no’lu vekaletnamesi ile oğlu olan davalı ...’yi vekil tayin ettiği, mirasbırakana ait dava konusu 16 ve 30 parsel sayılı taşınmazların vekil ... tarafından 15.08.2014 tarihinde diğer davalı ...’e (davalı ...’nin bacanağı) satış yoluyla devredildiği, mirasbırakan ... ...’nin 19.10.2014 tarihinde ölümü üzerine geride mirasçı olarak davacı oğulları ... ve ... ile davalı oğlu ... ve dava dışı kızları....’nin kaldıkları anlaşılmaktadır.

Davacı vekili, dava dilekçesine miras payları oranında tüm mirasçılar adına tescil istemiş ise de; 06.10.2015 tarihli dilekçesi ile, tüm mirasçılar adına tescil taleplerinden vazgeçtiklerini, sadece davacılar ... ve ...’un miras payları oranında iptal ve tescil isteğinde bulunduklarını beyan etmiş, böylece davasını miras payına hasretmiştir.

Hemen belirtilmelidir ki, kayıt maliki olan davalı ... 3. kişi konumunda olup, mirasbırakan ...’in mirasçısı değildir.

Bilindiği üzere, mirasbırakanın ölüm tarihi itibariyle terekesi elbirliği mülkiyetine tabidir. Terekeye karşı yapılan mülkiyetten kaynaklanan haksız fiil niteliğindeki muris muvazaası ve elatmanın önlenmesi gibi davalar dışında ehliyetsizlik, vekâlet görevinin kötüye kullanılması vs. gibi davalarda terekeyi temsil eden tüm mirasçıların bir arada hareket etmek suretiyle davayı birlikte açmaları, ayrıca, mirasçılardan birisinin terekeye iade şeklinde dava açması halinde de tüm mirasçıların muvafakatlarının sağlanması, aksi takdirde terekenin atanacak temsilci marifetiyle davada temsil edilmesi ve yürütülmesi gerekeceği (T.M.K. 640 md.) tartışmasızdır.

Somut olayda, mahkemece, iddianın kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de; mirasbırakan ...’in davacılar dışında dava dışı mirasçılarının da bulunduğu dosya kapsamı ile sabit olup, davacılar tarafından mirasçı olmayan 3. kişiye karşı vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı olarak pay oranında açılan tapu iptal-tescil davasının dinlenme olanağının bulunmadığı gözetilerek, bu gerekçe ve sonucu itibarıyla davanın reddine karar verilmesi doğru olduğuna göre ve bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, davacıların değinilen yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün değiştirilen bu gerekçe ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 15/03/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

KARARI YAZDIR


Bu kararı Favorilerinize Eklemek için giriş yapın veya üye olun

Bu kategorideki diğer İçtihatlardan bazıları