Özeti: Müştekinin, sanığın fal baktığını öğrenmesi üzerine falına baktırmak amacıyla sanığın evine gittiği, sanığın müştekinin falına bakmayı kabul ettiği ve müştekiye papaz büyüsü yapıldığını, papaz büyüsünün yurt dışında yapıldığını, bu sayede çok büyük paralar kazanacaklarını söyleyerek suç tarihinde 450 Euro'ya karşılık gelen 810 TL' yi hesabına yatırmasını sağladığı, bu suretle atılı suçu işlediğinin iddia edildiği olayda; sanık savunması, müşteki beyanı, dekont sureti ve dosya kapsamından sanığın nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediğine ilişkin mahkemenin mahkûmiyet kararına ilişkin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dini inanç ve duygularının istismarı suretiyle nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : CK'nın 158/1-a, 62, 52, CMK’nın 307/4 maddesi gereğince mahkûmiyet
Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanığın mahkûmiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Müştekinin, sanığın fal baktığını öğrenmesi üzerine falına baktırmak amacıyla sanığın evine gittiği, sanığın müştekinin falına bakmayı kabul ettiği ve müştekiye papaz büyüsü yapıldığını, papaz büyüsünün yurt dışında yapıldığını, bu sayede çok büyük paralar kazanacaklarını söyleyerek suç tarihinde 450 Euro'ya karşılık gelen 810 TL' yi hesabına yatırmasını sağladığı, bu suretle atılı suçu işlediğinin iddia edildiği olayda; sanık savunması, müşteki beyanı, dekont sureti ve dosya kapsamından sanığın nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediğine ilişkin mahkemenin mahkûmiyet kararına ilişkin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanık hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan hükümde, cezayı aleyhe değiştirmeme ilkesi gereğince uygulama yapılırken, 5320 sayılı Yasanın 8. maddesi yollamasıyla halen yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nın 326/son maddesi yerine, 5271 sayılı CMK'nın 307/4. maddesinin uygulanması,
Bozmayı gerektirdiğinden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1 maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta aynı Kanun’un 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, hüküm fıkrasının ilgili bendindeki “CMK’nın 307 maddesi” ibaresinin karardan çıkartılarak yerine “5320 sayılı Kanunun 8/1 maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 326/son maddesi” ibaresinin eklenmesi suretiyle, sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 05/04/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
KARARI YAZDIR