1- Hakaret fiilinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer, kişilerin onur, şeref ve saygınlığı olup, bu suçun oluşabilmesi için, davranışın kişiyi küçük düşürmeye yönelik olarak gerçekleşmesi gerekmektedir. Bir hareketin tahkir edici olup olmadığı bazı durumlarda nispi olup, zamana, yere ve duruma göre değişebilmektedir. Kişilere yönelik her türlü ağır eleştiri veya rahatsız edici sözlerin hakaret suçu bağlamında değerlendirilmemesi, sözlerin açıkça, onur, şeref ve saygınlığı rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnadını veya sövmek fiilini oluşturması gerekmektedir.
Yargılamaya konu somut olayda; sanığın, polis memuru olarak görev yapan müştekilere söylediği kabul edilen “siz kim oluyorsunuz, tutanak yapamazsınız” şeklindeki sözlerinin, müştekilerin onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmayıp, rahatsız edici, kaba ve nezaket dışı hitap tarzı niteliğinde olduğu, dolayısıyla hakaret suçunun unsurları itibari ile oluşmadığı gözetilmeden, sanığın beraatı yerine mahkûmiyetine karar verilmesi,
2- Kabule göre de;
Sanık hakkında verilen 29.11.2007 tarihli ilk hükümdeki 1 yıl 2 ay 17 gün hapis cezası TCK'nın 51. maddesi uyarınca ertelenmesine karşın, sadece sanık müdafii temyizi üzerine yapılan bozmadan sonra hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilip, sanığın denetim süresi içinde yeniden suç işlemesi nedeniyle açıklanan 15.04.2014 tarihli hükümde hapis cezası ertelenmeyerek, 1412 sayılı CMUK'nın 326/son maddesindeki sanık lehine kazanılmış hak ilkesine aykırı davranılması,
Kanuna aykırı ve sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 30.06.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
KARARI YAZDIR