İhtiyati haciz kararına itiraz eden (borçlu) vekili, ihtiyati haciz kararına dayanak teşkil eden senedin ödeme tarihinde tahrifat yapıldığını, senedin kambiyo vasfının bulunmadığını ileri sürerek, ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Alacaklı vekili, itirazın reddini savunmuştur.
Mahkemece, ihtiyati hacze konu senedin mevcut durumu itibari ile genel şekli şartları sağladığı ve muteber bir senet gibi işlem göreceği gerekçesi ile itirazın reddine, ancak haciz isteyen tarafından yatırılan 75.000 TL teminatın dosya içerisinden geri çekildiği gerekçesi ile ihtiyati haciz yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Kararı ihtiyati haciz kararına itiraz eden (borçlu) vekili temyiz etmiştir.
Talep, ihtiyati haciz kararına itiraza ilişkindir.
İİK'nın 265/.... maddesine göre borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyati haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı itiraz edebilir. Mahkeme itiraz üzerine iki tarafı davet edip gelenleri dinledikten sonra itirazı yerinde görürse kararı değiştirebilir veya kaldırabilir. Şu kadar ki, iki taraf da gelmezse evrak üzerinde inceleme yapılarak karar verilir.
Somut olayda; borçlu tarafından senette tahrifat yapıldığı iddiası ile ihtiyati haciz kararına itiraz edilmesi üzerine mahkemece imza incelemesi yaptırılmış ise de, Dairemizin yerleşik kararlarında da benimsendiği üzere ihtiyati hacze konu alacağın kesin olarak ispatı gerekmeyip, yaklaşık ispat yeterlidir. Dolayısıyla senette tahrifat yapıldığı yönündeki itirazın İİK'nın 265/.... maddesindeki sınırlı itiraz sebepleri arasında bulunmadığı, ancak ileride açılacak bir menfi tespit davasının konusu olabileceğinin nazara alınmaması yerinde olmadığı gibi, infazda tereddüt yaratacak şekilde karar verilmesi de doğru görülmemiş, hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:
Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 29/.../2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
KARARI YAZDIR