Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A)Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili; müvekkilinin davalı iş yerinde 01/02/2008 tarihinden beri çalıştığını, işin stresi, yoğun trafik ve ailevi nedenlerden dolayı yıprandığını, 1475 sayılı Kanunun 14/1-5. Bendi gereği emekliliğe ve bu surette kıdem tazminatı almaya hak kazandığına dair belge temini için Sosyal Güvenlik Kurumuna 02/07/2013 tarihli dilekçe ile başvurduğunu, kurum tarafından kıdem tazminatı almaya hak kazandığına dair yazının kendisine verildiğini, bu belge ile işverene 11/07/2013 tarihinde başvurarak emeklilik hakkı için istifa ettiğini ve kıdem tazminatının ödenmesini talep ettiğini, davalı işverenin bu talebe kayıtsız kaldığını ve istifa nedeniyle iş akdinin feshini gerekçe göstererek kıdem tazminatı ödemeye yanaşmadığını bunun üzerine müvekkilinin ... 3. Noterliği 18/08/2013 tarih ve 34450 yevmiye numaralı ihtarnamesi ile hak kazandığı kıdem tazminatının ödenmesini talep ettiğini, ancak ödeme yapılmadığını, davacının gerek emekliliğe hak kazanması nedeniyle istifa etmesi gerekse bir süre sonra başka bir işveren yanında yeniden çalışmaya başlamış olmasının anayasal bir hak olduğunu ve bu hallerin kullanımının hakkın kötüye kullanılması olarak değerlendirilemeyeceğini, davacının emekliliğe hak kazandığına dair belgeyi işverene sunmuş olması nedeniyle kanun hükmünden yararlanabilir olduğu hususunda kuşkuya yer olmadığını iddia ederek giydirilmiş ücret üzerinden hak kazandığı 40.500 TL kıdem tazminatının en yüksek mevduat faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmişti.
B)Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili; davacının 01/02/2008 tarihinden itibaren müvekkili bankanın genel müdürlüğünde müdür olarak çalışmakta iken iş akdini 21/06/2013 tarihli istifa bildirimi ile fiilen 11/07/2013 tarihinde sona erdirdiğini, davacının fesih bildiriminde gerekçe olarak kişisel nedenlerden dolayı istifa ettiğini yazdığını ve ayrıldıktan hemen sonra başka bir bankada çalışmaya başladığının öğrenildiğini, davacı dava dilekçesinde her ne kadar emeklilik hakkı için istifa ettiğini beyan ettiyse de istifa dilekçesinde bu yönde bir beyanının bulunmadığını, öte yandan davacının istifanın hemen ardından başka bir bankada işe başlamasının emeklilik hakkı için istifa ettiği yönündeki beyanını geçersiz kıldığını, davacının fesih bildiriminde emeklilik nedeniyle istifa ettiğine dair bir kanaatte olması durumunda ise hak edeceği kıdem tazminatı miktarının talep ettiği miktarın çok altında olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir.
C)Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.
D)Temyiz:
Karar süresinde davacı vekilince temyiz edilmiştir.
E)Gerekçe:
Davacı işçi 21.06.2013 tarihinde işverene verdiği dilekçe ile kişisel nedenlerle istifa ettiğini açıklamış, yıllık izin süresi ile iş arama izinlerinin 8 haftalık ihbar önelinden mahsubu ile 11.07.2013 tarihinde işyerinden ayrılacağını bildirmiştir. Sözü edilen dilekçede tüm yasal hakların da saklı tutulduğu belirtmiştir. Davacı ihbar öneli içinde işyerinde çalıştığı sırada 02.07.2013 tarihinde Sosyal Güvenlik Kurumuna başvurarak yaş hariç emeklilik kriterlerini haiz olduğuna ve kıdem tazminatına hak kazandığına dair yazıyı almıştır.
İhbar öneli içinde iş ilişkisi devam etmekte olup, çalışılan süre zarfında tarafların başka bir nedenle iş sözleşmesini sona erdirmeleri mümkündür. Koşulların varlığı halinde ihbar öneli içinde işçinin veya işverenin iş sözleşmesini haklı nedenle sona erdirmeleri ve yine işçinin önel içinde emeklilik nedeni ile iş sözleşmesini sona erdirmesi imkan dahilindedir.
Davacının yaş hariç emeklilik kriterlerini sağladığına dair yazıyı iş ilişkisi sona ermeden 02.07.2013 tarihinde alması ve işverene ibraz ettiği halde işleme alınmadığı beyanı karşısında 18.07.2013 tarihinde noter ihtarnamesi ekinde sunması, emeklilik nedeniyle ayrılma iradesini ortaya koymaktadır.
Mahkemece, davacı işçinin istifa dilekçesindeki nedenlerle bağlı olduğu gerekçesi ile kıdem tazminatı talebinin reddine karar verilmiş ise de somut uyuşmazlıkta, işçinin yasal haklarını saklı tutmak suretiyle ihbar önelini içeren fesih bildiriminin olduğu, bildirim süresi içinde ise emeklilik suretiyle ayrıldığı sonucuna varılmakla kıdem tazminatına hak kazanan davacının bu talebinin dosya içinde yer alan bilirkişi raporu mahkemece yeniden bir değerlendirmeye tabi tutularak kabulüne karar verilmesi gerekirken talebin yazılı gerekçe ile reddi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 13.11.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.