Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
Yapılan takipte, borçluların ½’şer pay sahibi olduğu taşınmaz haczedilmiş, borçlu ...’e ait ½ pay açık arttırma ile ...’e satılmış, ...’in talebi ile şikayet eden üçüncü kişi ...’e tahliye emri gönderildiği görülmektedir. Şikayetçi ...vekilinin sair nedenler yanında taşınmazın paylı mülkiyete konu olduğu, hisse satışının yapıldığı, alacaklının tek başına tahliye talep edemeyeceği, bunun yanında diğer takip borçlusu ve aynı zamanda taşınmazda 1/2 oranında pay sahibi olan ... ile kira sözleşmesi yapıldığı gerekçeleri ile tahliye emrinin iptali istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
İİK'nun 135/2.maddesi “taşınmaz borçlu tarafından veya hacizden evvelki bir tarihte yapıldığı resmi bir belge ile belgelenmiş bir akde dayanmayarak başkaları tarafından işgal edilmekte ise on beş gün içinde tahliyesi için borçluya ve işgal edene bir tahliye emri tebliğ edilir. Bu müddet içinde tahliye edilmezse zorla çıkarılıp taşınmaz alıcıya teslim olunur” hükmünü içermektedir.
Anılan hükme göre, ihale edilen taşınmaz bir üçüncü kişi tarafından işgal edilmekte ise "ihalenin kesinleşmesi üzerine" alıcı, satış memurluğundan, üçüncü kişinin taşınmazdan çıkarılmasını isteyebilir.
Diğer taraftan, TMK.’nun 688. maddesine göre; “Paylı mülkiyette birden çok kimse, maddi olarak bölünmüş olmayan bir şeyin tamamına belli paylarla maliktir. Başka türlü belirlenmedikçe, paylar eşit sayılır.
Paydaşlardan her biri kendi payı bakımından malik hak ve yükümlülüklerine sahip olur. Pay devredilebilir, rehnedilebilir ve alacaklılar tarafından haczettirilebilir” hükmü yer almaktadır.
Bahse konu madde hükmüne göre de; paylı mülkiyete konu gayrimenkul payı satışa konu edilebilir ise de, paylı mülkiyette, payın, gayrimenkulün hangi bölümüne isabet ettiği belli olmayıp, yalnızca gayrimenkuldeki hissenin miktarına işaret ettiği tartışmasızdır.
Taşınmazın müşterek mülkiyete konu olması halinde, ihale konusu taşınmazda diğer hissedar ya da onun kiracısının oturduğunun anlaşılması durumunda ihale alıcısı İİK.nun 135. maddesine dayalı olarak icra yoluyla tahliye isteyemez. Ancak Türk Borçlar Kanunu hükümlerine göre mahkemeden tahliye talebinde bulunabilir.
O halde mahkemece, yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda şikayetin kabulü ile tahliye emrinin iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir
SONUÇ : Şikayetçi ...in temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.
kaynak: (www.corpus.com.tr)
KARARI YAZDIR