TALEP: Davacı özetle; davalı ile evli olduklarını, emekli maaşının sağlık sorunları nedeniyle kendisine yetmediğini, davalının şehir dışında kaldığını, kendisini arayıp sormadığını, davalının da emekli olduğunu, aynı zamanda çalıştığını beyanla dava tarihinden itibaren aylık 1.500 TL tedbir nafakasının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili özetle; davacının, mülkiyeti müvekkili davalıya ait olan evde halen ikamet ettiğini, müvekkilinin yakın zamana kadar evin zorunlu giderlerine katkıda bulunduğunu, evin elektrik su faturalarının müvekkilinin hesabından otomatik ödendiğini, müvekkilinin de sağlık sorunları yaşadığını, müşterek çocukları Ş.'in evliliği nedeni ile müvekkilinin borçlandığını halen o borçları ödemekte olduğunu, elde ettiği gelirden kendisine geçimini sağlayacak çok az miktarda para kaldığını, çalışmak için evden ayrı yaşadığını, davacının semt pazarında el işi yapıp sattığını, aynı zamanda emekli maaşı aldığını beyanla davanın reddine karar verilmesini vekaleten talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
Adana 4. Aile Mahkemesi'nin 19/06/2018 tarih ve 2017/735 E 2018/520 Karar sayılı ilamında özetle; davanın kısmen kabulüyle dava tarihi olan 14/09/2017 den itibaren davacı kadın yararına aylık 400 TL tedbir nafakasının davalıdan tahsiline fazlaya ilişkin talebin reddine karar verildiği görülmüştür.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkeme kararının, haksız ve hukuka aykırı olduğunu, eksik inceleme ve araştırma sonucu karar verildiğini, davacının oturduğu evinin davalıya ait olduğunu, halen bu evden dolayı müvekkilinin kredi borcu ödediğini, müvekkilinin sağlık problemlerinden dolayı işten ayrıldığını, şu an sadece emekli maaşı geliri olduğunu beyanla, kararın kaldırılarak, davanın reddine karar verilmesini vekaleten talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
HMK 355 maddesine göre, resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır.
Dava ; TMK.'nun 197. maddesine dayalı tedbir nafakası istemine ilişkindir.
Dosyanın incelenmesinde; eşlerin 2012 yılında evlendikleri, müşterek sağ 1991 d.lu Ş. isimli bir çocuklarının olduğu, zabıta araştırmasına göre davacının emekli olup aylık 1.088 TL maaş aldığı, kira vermediği, davalının da emekli olup aylık 1.598 TL maaş aldığı, ayrıca şöförlük yaptığını da oradan da aylık 2.000 TL ücret aldığı, şantiyede kaldığı, davacının, '' fiilen ayrı yaşama, emekli maaşının yetmemesini'' ileri sürerek iş bu tedbir nafakası davasını açtığı, dava dilekçesinde herhangi bir delile dayanmadığı, dava dilekçesinin davalıya 11/10/2017 tarihinde tebliğ edildiği, davalı vekilinin iki haftalık kanuni süre geçtikten sonra 18/12/2017 tarihinde cevap dilekçesi sunduğu, mahkemece yapılan yargılama sonucunda; yukarıda karar özeti bölümünde belirtilen şekilde karar verildiği, bu karara karşı davalı vekilinin istinaf kanun yoluna başvurması üzerine dava dosyasının dairemize gönderildiği görülmüştür.
Davalı vekilinin istinaf başvurusunun incelenmesinde; dava dosyasında davacı taraf tedbir nafakası talebinde bulunmuştur. Bu tür davalar basit yargılama usülüne tabidir. İddia ve savunmanın genişletilmesi ve değiştirilmesi , dava ve cevap dilekçesinin verilmesiyle başlar. Dosyada davacı taraf dava dilekçesinde herhangi bir delile dayanmamıştır. Yine dava dilekçesi davalıya 11/10/2017 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen davalı vekili iki haftalık kanuni süre geçtikten sonra 18/12/2017 tarihinde cevap dilekçesi sunmuştur. Dolayısıyla her iki tarafında süresinde delil bildirme hakları ortadan kalkmıştır.
TMK.'nun 197. maddesinde " Eşlerden biri ortak hayat sebebiyle kişiliği , ekonomik güvenliği veya aile huzuru, ciddi biçimde tehlikeye düştüğü sürece ayrı yaşama hakkına sahiptir. Birlikte yaşamaya ara verilmesi haklı bir sebebe dayanıyorsa hakim eşlerden birinin istemi üzerine birinin diğerine yapacağı parasal katkıya konut ve ev eşyasından yararlanmaya ve eşlerin mallarının yönetimine ilişkin önlemleri alır..." yine, 186/3 maddesinde ise " eşler birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve mal varlıkları ile katılırlar." hükmü düzenlenmiştir.
Somut olayda; davacı kadına tedbir nafakası bağlanabilmesi için ayrı yaşamakta haklı olduğunu ispat etmesi gerekir. Davacı , dava dilekçesinde herhangi bir delile dayanmamıştır. Dolayısıyla ilk derece mahkemesince, davacı kadının ayrı yaşamakta haklı olduğunu ispat edememesi nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken, kısmen kabulüne karar vermesi usul ve yasaya aykırı olduğundan davalı vekilinin bu yöndeki istinaf başvurusunun kabulüyle, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve HMK m.353/1-b-2 dikkate alınarak davanın reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
SONUÇ : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- )a )Davalı vekilinin, istinaf başvurusunun kabulüyle , Adana 4. Aile Mahkemesi'nin 19/06/2018 tarih ve 2017/735E 2018/520 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA,
6100 Sayılı HMK.'nun 353/1-b-2 maddesi gereğince esas hakkında düzelterek yeniden karar verilmesi gerektiğinden;
b- )Davacının, ispatlanamayan davasının REDDİNE,
c- )Alınması gereken 44,40 TL karar harcının, peşin alınan 51,21 TL harçtan mahsubu ile bakiye 6,81 TL harcın talep halinde davacıya iadesine,
d- )Davacının, yaptığı yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
e- )Tarafların ilk derece mahkemesine yatırdığı gider avansından varsa kullanılmayan kısmının talep halinde taraflara iadesine,
f- )Davalı tarafça yapılan yargılama gideri tespit edilemediğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
2- )Davalı tarafça istinaf nedeniyle yatırılan 35,90 TL istinaf karar harcının talep halinde davalı tarafa iadesine,
3- )Davalı tarafın istinaf nedeniyle yapmış olduğu 98,10 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı, dosyanın gidiş-dönüş masrafı 35 TL , 1 adet tebligat gideri 14 TL olmak üzere toplam 147,1 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak, davalıya verilmesine,
4- ) Davalı tarafın istinaf başvurusu nedeniyle yatırdığı gider avansından varsa kullanılmayan kısmın davalı tarafa iadesine,
5- ) Kararın HMK m.359/ ( 3 ) gereği taraflara tebliğe çıkarılmasına.
Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 Sayılı HMK.'nun 362/1-a maddesi gereğince KESİN olmak üzere 09.05.2019 tarihinde OY BİRLİĞİYLE karar verildi.
KARARI YAZDIR