Dava, davalılar O. ve F.'nın taşınmaz ortaklığından çıkarılması istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi üzerine hüküm davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 696. maddesi gereğince paydaşlıktan çıkarma kararı verilebilmesi için bir paydaşın tutum ve davranışlarıyla diğer paydaşların tümüne veya bir kısmına karşı olan yükümlülüklerini ağır suretle ihlal etmesi ve bu davranışı yüzünden müşterek mülkiyet ilişkisinin devamının çekilmez hale gelmesi gerekmektedir. Maddede bahsedilen yükümlülüklerin ağır surette ihlali deyiminden kusurun özel bir yoğunlukta ve önemde bulunması amaçlanmıştır. Ağır surette ihlal unsurunun gerçekleşebilmesi için, paydaşın kasten ve bilerek müşterek mülkiyet ilişkisinin devamını çekilmez hale getirmesi gerekir.
Olayımızda; davacılar dava dilekçesinde davalıların paydaşı olduğu dava konusu 91 parsel sayılı taşınmaza ait ortak gider ve vergi borcunu ödemeyerek diğer paydaşlara yük getirdiğini, davalıların sürekli borçlanarak haklarında icra takibi yapılmasına ve alacaklılar tarafından taşınmaz hakkında ortaklığın giderilmesi davası açılmasına sebebiyet vererek ortak kullanımı imkansız hale getirdiklerini belirterek davalıların ortaklıktan çıkarılmasını istemişlerdir. Davacıların ileri sürdüğü bu sebepler, Türk Medeni Kanunu'nun 696. maddesinde açıklanan, davalıların diğer paydaşlara karşı olan yükümlülüklerini ağır surette ihlal ettiği ve müşterek mülkiyet ilişkisinin devamını çekilmez hale getirdiğini göstermediğinden davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir.
Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK' nun 428. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 15.02.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
KARARI YAZDIR