Dava konusu istem: Tokat Devlet Hastanesi'nde laborant olarak görev yapan ve döner sermaye komisyonu üyeliğine seçilen davacı tarafından, söz konusu döner sermaye komisyonu üyeliğinin 31/10/2011 tarihi itibarıyla iptaline dair işleme karşı yapmış olduğu itirazın reddine ilişkin işlemin iptali ile bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı %10 oranındaki ek ödemeye ilişkin parasal haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ..... İdare Mahkemesince, dava konusu işlemin tesis edildiği tarihte yürürlükte bulunan Sağlık Bakanlığına Bağlı Sağlık Kurum ve Kuruluşlarında Görevli Personele Döner Sermaye Gelirlerinden Ek Ödeme Yapılmasına Dair Yönetmeliğin "Döner sermaye komisyonunun teşkili" başlıklı 6. maddesinde, Döner Sermaye Komisyonuna seçilecek üyelerin çalışılan kadro ve unvanlara göre belirlendiği görülmekte olup, buna göre Döner Sermaye Komisyonu üyelerinin anılan maddenin (ğ) bendi uyarınca lisans öğreniminden sonra atanılabilecek kadrolarda çalışan personelden seçilebileceği, davacının lisans mezunu olduğu ve sağlık lisansiyeri sayılacağı açık olmakla birlikte, Tokat Devlet Hastanesinde laborant unvanlı olarak görev yaptığı, dolayısıyla davacının bulunduğu kadronun sadece lisans mezunlarının atanabileceği kadrolardan olmadığı anlaşıldığından, laborant olarak görev yapan ve yukarıda anılan maddenin (ğ) bendi uyarınca lisans mezunlarının atanabileceği kadrolarda görev yapanların seçilebileceği bir pozisyona seçilen davacının söz konusu döner sermaye komisyonu üyeliğinin 31/10/2011 tarihi itibariyle iptaline ilişkin işlem ile bu işleme yaptığı itirazın reddine ilişkin işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, idare mahkemesince, Sağlık Bakanlığına Bağlı Sağlık Kurum ve Kuruluşlarında Görevli Personele Döner Sermaye Gelirlerinden Ek Ödeme Yapılmasına Dair Yönetmeliğin hiçbir maddesinde yeri olmayan çekirdek kadro kaynak sistemini (ÇKYS) dikkate alarak davanın reddine karar verildiği, söz konusu Yönetmelikte "döner sermaye komisyonuna seçilecek üyelerin sadece çalışılan kadro ve unvanlara göre belirleneceğine ilişkin kesin bir düzenlemenin bulunmamasına rağmen, bunun dayanak alınmasının usul ve yasaya aykırı olduğu, sağlık lisansiyeri olduğunun mahkemece de kabul edilerek davanın reddedilmesinin çelişkili olduğu, lisans mezunlarının atanabileceği kadrolarda görev yapma zorunluluğunun tek taraflı ve hukuki dayanaktan yoksun bir tespit olduğu, sağlık lisansiyeri olmakla çalışılan kadronun hiçbir ilişkisinin bulunmadığı, döner sermaye komisyonunun sadece ÇKYS'ndeki kadrolara göre oluşturulmasının hukuk dışı bir uygulama olduğu, mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğundan bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, döner sermaye komisyonuna seçilecek üyelerin çalışılan kadro ve unvana göre belirlenmesi gerektiği ve seçilecek kişilerin de lisans öğreniminden sonra atanılabilecek kadrolara çalışanlardan seçilebildiği, davacının ise, lisans öğrenimine uygun bir kadroda görev yapmadığının açık olduğu, dava konusu işlemin usul ve mevzuata uygun olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ Münevver ERCAN'IN DÜŞÜNCESİ : 12/05/2006 tarih ve 26166 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Sağlık Bakanlığına Bağlı Sağlık Kurum ve Kuruluşlarında Görevli Personele Döner Sermaye Gelirlerinden Ek Ödeme Yapılmasına Dair Yönetmeliğin "Döner sermaye komisyonunun teşkili" başlıklı 6. maddesinin ikinci fıkrasının (ğ) bendinde yer alan; "Bir sağlık lisansiyeri (psikolog, diyetisyen, fizyoterapist, sosyal hizmet uzmanı, biyolog gibi)" düzenlemesinde parantez içerisindeki "gibi" edatının lisans mezunu olup, sayılan kadrolara benzer kadrolarda görev yapanları da kapsadığı, sayılan kadroların sınırlı olmasının amaçlanması durumunda "gibi" ibaresinin kullanılmasına gerek olmadığı, bununla birlikte anılan Yönetmelik'te döner sermaye komisyonuna seçilecek üyelerin sadece çalışılan kadro ve unvanlara göre belirleneceğine ilişkin herhangi bir düzenlemenin de mevcut olmadığı hususları gözönüne alındığında, Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümünü bitirerek Tokat Devlet Hastanesinde Laborant kadrosunda görev yapan davacının anılan düzenleme kapsamında sağlık lisansiyeri olarak kabul edilerek işlem tesis edilmesi gerekirken, aksi yönde tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığından davanın reddine ilişkin mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
İdare ve vergi mahkemeleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Öte yandan, Tokat Devlet Hastanesinde Laborant olarak görev yapan ve Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümünü bitirerek lisans mezunu olan davacının, 12/05/2006 tarih ve 26166 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren ve dava konusu işlemin tesis edildiği tarihte yürürlükte bulunan Sağlık Bakanlığına Bağlı Sağlık Kurum ve Kuruluşlarında Görevli Personele Döner Sermaye Gelirlerinden Ek Ödeme Yapılmasına Dair Yönetmeliğin "Döner sermaye komisyonunun teşkili" başlıklı 6. maddesinin ikinci fıkrasının (ğ) bendindeki; "Bir sağlık lisansiyeri (psikolog, diyetisyen, fizyoterapist, sosyal hizmet uzmanı, biyolog gibi)" ibarede yer alan parantez içinde sayılan kadrolarda görev yapmayan davacının, bu düzenleme kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceğine ilişkin olarak, öncelikle parantez içindeki "gibi" kavramının (edatının) nasıl yorumlanması gerektiğinin açıklığa kavuşturulması gerekmektedir.
Türk Dilbilgisinde "gibi" edatı kullanıldığı cümleye "eşitlik ve/veya benzetme" anlamı katan, bu niteliği itibarıyla "benzetme ilgeci" olduğu vurgulanmıştır.
12/05/2006 tarih ve 26166 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren ve dava konusu işlemin tesis edildiği tarihte yürürlükte bulunan Sağlık Bakanlığına Bağlı Sağlık Kurum ve Kuruluşlarında Görevli Personele Döner Sermaye Gelirlerinden Ek Ödeme Yapılmasına Dair Yönetmeliğin "Döner sermaye komisyonunun teşkili" başlıklı 6. maddesinin ikinci fıkrasının (ğ) bendinde yer alan; "Bir sağlık lisansiyeri (psikolog, diyetisyen, fizyoterapist, sosyal hizmet uzmanı, biyolog gibi)" ibaresi ile ismen ve tek tek sayma yoluyla belirtilen "kadro-unvan"larından birisine atanmış ve halen bu görevde bulunanlar arasından "Döner Sermaye Komisyonu Üyesi" seçileceği kurala bağlanmıştır.
Anayasa'da yer alan ve dayanağı olan Kanunların uygulanması amacıyla ya da Kanunun verdiği genel düzenleme yetkisi çerçevesinde Resmi Gazete'de yayımlanmak suretiyle yürürlüğe konulan Yönetmelikler genel düzenleyici işlemlerden olup; düzenleme, yeni bir kural koyma ve yaptırım uygulamaya dair tasarruflarda madde içerisinde veya açıklayıcı parantez içinde kullanılan ve tek başına bir hüküm ifade etmeyen; ancak benzetme, benzer anlamına gelen "gibi" ibaresi (edatı) madde metninde geçen düzenlemelere "mahsus ve münhasıran" olduğu; "gibi" ibaresinden önce sayılanlar ile sınırlı bulunduğu, bu sınır gerek idari makamlarca işlem tesis edilirken; gerekse yargı mercilerince idari işlemin hukuka uygunluğunun denetimi yapılırken dar veya geniş anlamda yorumlanmak suretiyle madde metninde öngörülmeyen biçimde yeni bir kural koyma, yaptırım uygulama şeklinde uygulanamayacağı da açıktır.
Nitekim, Anayasa Mahkemesi ve Danıştay kararları da bu yöndedir. "Gibi" ibaresinin yorumuna ilişkin benzer kararlarda;
31/12/2013 tarih ve 28868 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 14/02/2013 tarih ve E:2011/63, K:2013/28 sayılı kararında; 29/03/2011 tarih ve 6215 sayılı Kanunun 10. maddesiyle değiştirilen 3289 sayılı Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun'un ek 9. maddesinin 5. fıkrasının (d) bendi ile, federasyon başkanı olabilmek için getirilen, "zimmet, irtikap, rüşvet, hırsızlık, yağma, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas gibi yüz kızartıcı veya şeref ve haysiyeti kırıcı suçtan hükümlü olmamak" koşulundaki "gibi yüz kızartıcı veya şeref ve haysiyeti kırıcı suçtan" ibaresinin iptali istemiyle açılan davada; "gibi" edatının, metinde sayılan "zimmet, irtikap, rüşvet, hırsızlık, yağma, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas" suçlarının yüz kızartıcı veya şeref veya haysiyet kırıcı birer suç olduklarını nitelemek için kullanıldığı, federasyon başkanı olabilmek için sadece maddede sayılan suçlardan mahkum olmamak şartının aranabileceğinin kabul edilmesi gerektiği, suç ve cezaların kanuniliği ilkesi gereği, "gibi" kelimesine dayanarak "yüz kızartıcı suçlar" veya "şeref veya haysiyet kırıcı suçlar" kavramlarının kapsamını genişletmenin mümkün olmadığı belirtilmiştir.
Danıştay Birinci Dairesinin 09/11/1983 tarihli ve E:1983/220; K:1983/260 sayılı istişarı düşünce kararı ile Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'nun 12/11/2014 tarihli ve E:2012/482, K:2014/3992 sayılı ve 01/06/2016 tarihli ve E:2016/1265; K:2016/2304 sayılı kararlarında; "gibi" sözcüğünün, yüz kızartıcı suç olarak anılan Kanunda sayma yoluyla belirtilen basit veya nitelikli zimmet, irtikâp, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, inancı kötüye kullanma, dolanlı iflas "suçlardan biri" anlamında kullanıldığı belirtilmiştir.
Bakılan olayda; Sağlık Bakanlığına Bağlı Sağlık Kurum ve Kuruluşlarında Görevli Personele Döner Sermaye Gelirlerinden Ek Ödeme Yapılmasına Dair Yönetmeliğin "Döner sermaye komisyonunun teşkili" başlıklı 6. maddesinin ikinci fıkrasının (ğ) bendindeki; "Bir sağlık lisansiyeri (psikolog, diyetisyen, fizyoterapist, sosyal hizmet uzmanı, biyolog gibi)" düzenlemede yer alan "gibi" ibaresi sayma yoluyla belirtilen "kadro-unvanlar" dışında geniş yorumlanamayacağından ve madde metninde sayılanlarla sınırlı olduğundan, sağlık lisansiyeri sayılmak için parantez içinde sayılan kadrolarda görev yapmayan davacının sağlık lisansiyeri olarak kabul edilemeyeceği sonucuna varılmaktadır.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın reddine ilişkin temyize konu ..... İdare Mahkemesinin 20/09/2012 tarih ve E:2012/123, K:2012/620 sayılı kararının, yukarıda belirtilen GEREKÇENİN DE EKLENMESİ SURETİYLE ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin birinci fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 26.06.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.