ArabicAzerbaijaniEnglishFrenchGermanRussianSpanishTurkish

İhbarcının Kimliği Gizli Kalmalı mı? Duruşmada Tanıklık Zorunluluğu - Fetö

25 Haziran 2024, 00:39 - 292

İhbarcının Kimliği Gizli Kalmalı mı? Duruşmada Tanıklık Zorunluluğu - Fetö


Bu kararı Favorilerinize Eklemek veya Kopyalayabilmek için giriş yapın veya üye olun
Yargıtay 3. Ceza Dairesi
2022/2202
2023/3177
2023-05-18





Özet:

Sanığa atılı suçlama ile ilgili olarak soruşturma aşamasında dosyaya gelen ihbar tutanağına ilişkin ihbarcının açık kimlik bilgilerinin tespit edilmesi ve duruşmada tanık olarak beyanlarının alınması gerekir.

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 nci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ

... Ağır Ceza Mahkemesinin 08.06.2018 tarihli ve 2016/136 Esas, 2018/76 sayılı kararı ile

Sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan 5271 sayılı Kanun'un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca beraat kararı verilmiştir.

...Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin, 24.12.2019 tarihli ve 2018/1911 Esas, 2019/911 sayılı kararı ile

Sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan, 07.01.2022 tarihli, hükmün bozulması görüşünü içerir Tebliğname ile Daireye tevdi olunmuştur.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ

Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet savcısının temyiz istemi;

Sanığın işyerinde örgüte ait 2002, 2006, 2010 ve 2011 tarihli Zaman Gazetesine ait nüshalar ile birer adet Aksiyon ve Sızıntı Dergileri ele geçirildiği,

Sanığın 1999 ve 2008 yıllarında ABD'ye giderek burada arkadaşı vasıtasıyla sohbetlere katıldığı, ayrıca bir kez de örgüt liderinin kaldığı yere giderek namaz kılıp sohbete katıldığı,

Böylelikle üzerine atılı suçu işlediğine ve sanık hakkında verilen kararın bozulmasına ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR

A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü

...22. Ağır Ceza Mahkemesinin 08.06.2018 tarihli ve 2016/136 Esas, 2018/76 sayılı kararı ile sanığın işyerinde örgüte ait 2002, 2006, 2010 ve 2011 tarihli Zaman Gazetesine ait nüshalar ile birer adet Aksiyon ve Sızıntı dergileri ele geçirildiği, 1999 ve 2008 yıllarında ABD'ye giderek burada arkadaşı vasıtasıyla sohbetlere katılması ve bir kez örgüt liderinin kaldığı yere giderek namaz kılıp sohbete katılması şeklindeki eylemlerinin hakkında başkaca delil elde edilememiş olması ve eylem tarihi de dikkate alındığında yukarıda çerçevesi çizilen örgüt üyeliği suçunu oluşturmadığı gibi örgüte yardım etme olarak da nitelendirilebilecek faaliyet niteliğinde olmadığı, sanığın örgütün nihai amacını bildiği ve örgütün amaçları çerçevesinde hareket etme kastına sahip olduğuna ilişkin delil bulunmadığı gibi örgütün gerçek yüzünün toplum nezdinde ortaya konulduğu, kamuoyu ve medya tarafından tartışıldığı, üst düzey hükümet yetkilileri ve kamu görevlileri tarafından bu yapıya ilişkin tespit ve uyarıların yapıldığı, herkesçe bilinen dönemden sonrasına ilişkin bir eyleminin tespit edilemediği, işyerinde örgüt toplantıları yapıldığına ilişkin ihbarın ise soyut iddia boyutunda kaldığı, sanıktan ele geçirilen örgüt liderini ziyareti sırasındaki notlarına ilişkin dökümanın ise suç unsuru içermeyip en fazla sanığın örgüt liderine olan sempatisini ortaya koyacağı, sanığın sorumlularından olduğu ve terör örgütü ile irtibatı bulunmayan Suffa isimli vakıfla alakalı ortak banka hesabının sanığın şahsi hesabı olmadığı, suç olarak nitelendirilebilecek ve sanıkla irtibatlandırılabilecek şüpheli hareket barındırmadığı, sanığa ait dijital malzemelerde doğrudan sanıkla ilgili örgütsel bir veriye de rastlanılmadığı, örgüt üyeliği yahut örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüte yardım olarak değerlendirilecek nitelikte, her türlü şüpheden arınmış, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği belirtilerek sanık hakkında beraat kararı verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü

...Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin, 24.12.2019 tarihli ve 2018/1911 Esas, 2019/911 sayılı kararı ile Cumhuriyet savcısının istinaf gerekçelerinin yerine görülmediği belirtilerek istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

IV. GEREKÇE

Oluş, iddia, mahkemenin kabulü, Cumhuriyet savcısının temyizi ve tüm dosya kapsamına göre;

Sanığa atılı suçlama ile ilgili olarak soruşturma aşamasında dosyaya gelen 19.08.2016 tarihli ihbar tutanağına ilişkin ihbarcının açık kimlik bilgilerinin tespit edilmesi ve duruşmada tanık olarak beyanlarının alınması,

İstinaf aşamasında dosyaya gelen A. E.nin sanık hakkındaki beyanlarının duruşmada okunması veya gerektiğinde tanık olarak dinlenmesi,

Sanıktan elde edilen dijital materyallere ilişkin bilirkişi raporuna göre sanığın da üyesi olduğu, FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile ilgili mesaj atıldığı anlaşılan Whatsapp grubun kurucusu olan ve guruba söz konusu mesajı attığı belirtilen ve aynı zamanda Bank Asyada sanık ile ortak hesabı bulunduğu tespit edilen K. K.nın tanık olarak dinlenilmesi,

UYAP’ta oluşturulan örgütlü suçlar bilgi bankasında sanık hakkında bilgi ve beyan olup olmadığının da araştırılarak varsa beyanların aslı veya onaylı suretlerinin dosya kapsamına alınması, olanaklı ise sanık hakkında beyanda bulunan şahısların duruşmada tanık sıfatıyla dinlenilmeleri,

Tüm bu delillerin CMK’nın 217 nci maddesi uyarınca duruşmada sanık ve müdafiine okunup diyecekleri sorulduktan sonra sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması hukuka aykırı bulunmuştur.

V. KARAR

Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Cumhuriyet savcısının temyiz istemi yerinde görüldüğünden ...Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin, 24.12.2019 tarihli ve 2018/1911 Esas, 2019/911 sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun'un 304 üncü maddesinini birinci fıkrası uyarınca ...22. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay İlamının bir örneğinin ise ...Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 05.2023 tarihinde karar verildi.

KARARI YAZDIR


Bu kararı Favorilerinize Eklemek için giriş yapın veya üye olun

Bu kategorideki diğer İçtihatlardan bazıları