Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalılar vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Dava Dilekçesinin Özeti;
Davacı vekili, müvekkilinin, davalı ... Karayolları 28. Şube Şefliğinde 27.03.2016 tarihinde işe başladığını, Karayolları 28. Şube Şefliğinde davalı... İnşaat Elektronik Yol ve Bakım Hizmetleri San. Tic. Şti. personeli olarak görevine devam ettiğini, iş akdinin ise 22.10.2016 tarihide hukuka aykırı şekilde sonlandırıldığını, müvekkilinin görevini başarı ile sürdürmekte iken ve herhangi bir olumsuzluğunun bulunmamasına rağmen 21.10.2016 tarihinde tamamen soyut gerekçeler ile ve hiç bir somut gerekçe bildirilmeksizin işyerindeki huzuru bozduğu gerekçesiyle savunmasının istendiğini, müvekkilinin hakkındaki iddia açıklanmadığından ve gerekçe gösterilmediğinden bu iddiayı ret ederek savunmada bulunduğunu, 22.10.2016 tarihinde de iş akdinin hiç bir neden gösterilmeden ve hukuka aykırı bir şekilde feshedildiğini iddia ederek, iş akdinin feshinin geçersizliğine ve davacının eski işine iadesine ve işe iade davasının maddi sonuçlarının hüküm altına alınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıların Cevabının Özeti:
Davalı ..., davanın öncelikle husumet ve süre yönünden reddi gerektiğini, esasa girilecek ise de esas yönünden reddi gerektiğini savunmuştur.
Denkyol İnş. Elektronik Yol Yapım ve Bakım Hizm. San. Tic. Ltd. Şti. vekili, davacının iş sözleşmesinin haklı nedenle feshediğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
İşçinin davranışları nedeniyle iş akdinin feshedildiği, feshin yazılı şekilde yapılmadığı, feshe sebep gösterilen olayın 21.10.2016 tarihinde gerçekleştiği, işveren tarafından düzenlenen Sosyal Güvenlik Kurumu işten ayrılma bildirgesinin 31.10.2016 tarihinde internet ortamında Sosyal Güvenlik Kurumuna verildiği anlaşıldığından 6 günlük süreden sonra bu olaya istinaden fesih yapılamayacağı, işveren tarafından düzenlenen Sosyal Güvenlik Kurumu işten ayrılma bildirgesinde gösterilen fesih kodunun davalı işveren savunmaları ile çeliştiğini, iş akdinin feshine son çare olarak başvurulmadığını iş akdinin feshinin somut olayda çok ağır ve orantısız bir uygulama olduğu kanaatine varıldığını, davacın tanıklarının beyanlarından işverenin eşit işlem yapmadığı, yıldırma politikası uygulandığının anlaşıldığını bildirerek davanın kabulüne davacı işçinin işe aidesine karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar, süresinde davalılar vekillerince temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
Dosyadaki bilgi ve belgelerden, tutulan tutanak ve dinlenen davalı tanıklarının beyanlarından, davacı ve başka bir işçinin, işçilerin giriş-çıkış saatlerini gösterir imza föyünü iş çıkışında işçilerin imzalayabilmesi için her zaman imzaların alındığı yere indirmek isteyen işçiyi durdurarak erken imzalamak istedikleri görevli işçinin buna engel olmak istemesi üzerine davacı ve yanındaki diğer işçinin işveren aleyhine küfür içeren sözler söyledikleri, bu durumun imza föyünü götürmekte olan işçi tarafından amirlere iletilmesi üzerine durumun doğru olup olmadığının anlaşılması bakımından üç işçinin de ofise çağrıldığı, olayın oluşunun anlatılmasının istendiği bu esnada davacı işçinin, imza föyünü indirmekle görevli işçiye tekme attığı olayda işverenin iş akdini İş Kanununun 25./II-d maddesi uyarınca haklı sebep ile feshettiği anlaşılmıştır. Her ne kadar işçi tarafından feshin yazılı yapılmadığı iddia edilmiş ise de iş akdinin haklı sebeb ile feshedilmesi karşısında yazılı fesih aranmayacağı ve yine işçi tarafından iş akdinin altı günlük yasal hak düşürücü süre içinde yapılmadığı iddia edilmiş ise de davaya konu olayın 21.10.2016 tarihinde gerçekleştiği ve davacının iş akdinin feshini dava dilekçesinde 26.10.2016 tarihinde öğrendiğini ikrar etmesi nedeniyle altı iş günü içinde iş akdinin feshedildiği kabul edilmiştir. Fesih nedeninin işçinin işverenin başka bir işçisine sataşması olmasına karşın işten çıkış kodunun ahlak ve iyiniyet kurallarına aykırı davranış olarak gösterilmesinin bir çelişki olmaması ve haklı feshe bir etkisinin bulunmaması karşısında davacı işçinin işe iadesine dair verilen İlk Derece Mahkemesi kararı yerinde olmamıştır. Bu nedenle 4857 sayılı İş Kanunun 20/3. maddesi uyarınca, hükmün bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda belirtilen nedenlerle;
Yerel Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
Davanın REDDİNE,
Alınması gereken 59,30 TL karar-ilam harcından davacının yatırdığı 29,20 TL peşin mahsubu ile bakiye 30,10 TL karar-ilam harcının davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
) Davacının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalılardan... İnşaat Elektronik Yol ve Bakım Hizmetleri San. ve Tic. Ltd. Şti tarafından yapılan 309,00 TL yargılama gideri ile davalı ... tarafından yapılan 72,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile bu davalılara ödenmesine,
) Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre belirlenen 4.080,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
) Dava dosyasının İlk Derece Mahkemesi'ne, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesi'ne gönderilmesine, peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davalı... İnşaat Elektronik Yol ve Bakım Hizmetleri San. Tic. Şti. ile davalı ... İnşaat Turizm Nakliye Taahhüt San. ve Tic. Ltd. Şti.'ye iadesine 22.09.2021 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.