K A R A R
Davacı vekili, sürücü ....’in sevk ve idaresindeki araç ile yaptığı tek taraflı kazada vefat ettiğini, aracın davalı ... şirketine ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğunu, davacının eşinin ölümü ile maddi ve manevi destekten yoksun kaldığını, desteğin gelirinin çalıştığı işyerinden sorulması gerektiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 5.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının (sigorta poliçesi ile sınırlı olmak kaydıyla) dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 06.11.2015 havale tarihli dilekçesi ile SGK tarafından davacıya rücuya tabi bir gelir bağlanmadığını belirterek bilirkişi raporu doğrultusunda maddi tazminat talebini 80.152,44 TL'ye yükseltmiştir.
Davalı ... vekili, hazırlık soruşturma evraklarına göre kazanın trafik iş kazası olduğunu, davanın iş mahkemesinde görülmesi gerektiğini, olayın meydana geldiği yerin karayolu dışında şantiye olması nedeniyle poliçe teminat kapsamında olmadığını, kazanın sürücünün kusurundan değil toprak kaymasından meydana geldiğini, bu nedenle ZMMS Genel Şartları gereğince dava konusu olayın poliçe teminatı dışında olduğunu, işverene izafe edilebilecek bir kusur olup olmadığının tespit edilmesi gerektiğini, SGK tarafından
rücuya tabi bir ödeme yapılıp yapılmadığının ve varsa peşin sermaye değerinin sorulması gerektiğini belirterek neticede davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kabulü ile davacı ...’in eşi ....’in ölümü nedeniyle 80.152,44 TL. destekten yoksun kalma tazminatının dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalı ... şirketinden tahsili ile davacıya ödenmesine,
dair karar verilmiş, hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin yerinde görülmeyen aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece yapılan inceleme araştırma hüküm vermeye yeterli değildir. Somut olayda destek Kastamonu-Daday arası yol şantiyesinde hafriyat yüklü kamyonun yük boşaltması sırasında meydana gelen kaza neticesinde hayatını kaybetmiştir.
SGK'nın 17/03/2016 tarihli cevabi yazısında, destek M.D.in iş kazası sonucu vefat ettiği, hak sahiplerine iş kazası ölüm aylığı bağlanacağı ancak tahsis siteminden kaynaklı sorunlar nedeniyle iş kazası ölüm aylığı henüz bağlanmadığından peşin sermaye tablolarının oluşturulmadığı belirtilmiş, ekindeki tahkikat raporuna göre desteğin de gerçekleşen kazada kusuru olduğu SGK teftiş raporuyla tespit edilmiştir.
Davacıya SGK tarafından yapılmış ödeme bulunması halinde, 5510 sayılı yasanın 21. Madde hükmüne göre ödenen bedelin rücuya tabi olup olmadığı, rücuya tabi olması halinde rücu davasının açılıp açılmadığı davacının talep edebileceği tazminat miktarının doğru biçimde saptanmasında önem arzetmektedir.
İfade olunan hususlar karşısında; Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığından olayın iş kazası olarak kabulü suretiyle davacıya iş kazası nedeniyle ödeme yapılmış ise rücuya tabi olup olmadığı; davacıya bağlanan rücuya tabi ödeme var ise ilk peşin sermaye değerinin ne olduğu ve rücu davasının açılıp açılmadığı hususları sorularak yapılan ödeme rücuya tabi ise, 5510 sayılı yasa uyarınca, tazminattan düşülmesi suretiyle davacı tarafın talep edebileceği destekten yoksun kalma tazminat miktarının belirlenmesi gerekirken, eksik incelemeyle karar verilmesi isabetli olmamıştır.
SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 10/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.
KARARI YAZDIR