Taksirle Öldürme - Keşif - Tanık Beyanlarına İtibar Edilmemesinin Gerekçelendirilmesi Gerektiği

Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık Ö.K’in, maktül H’ye karşı eyleminin sübutu kabul, cezayı azaltıcı takdiri indirim sebebinin niteliği takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle değerlendirilip kısmen reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedeni dışında isabetsizlik görülmediğinden TCK'nun 50, 51 ve CMK'nun 231 maddesinin uygulanması gerektiğine yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine;

Ancak;

1- Olay gün ve saatine uygun koşullarda, sanık ve olay sırasında olay yerinde bulunan tanıklar ile uzman bilirkişinin katılımıyla mahallinde manken kişilerde kullanılmak suretiyle tatbiki ve temsili keşif yapılması; olay anında sanıkla maktülün bulundukları yer ve pozisyonlarının net olarak tespit edilmesi, olay yerinin fiziki özellikleri, olay yeri krokisi, otopsi tutanağı ve atış mesafesi de değerlendirilmek suretiyle, silahtan çıkan merminin izlediği yola göre maktülün otopsi raporunda belirlendiği şekilde isabet alıp almayacağının belirlenmesi, olay yerinde sanığın savunması ile tanık beyanlarının doğruluğunun denetlenmesinden sonra sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi ve suça vasıf verilmesi gerekirken eksik soruşturma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması,

2- Tanık A.O.’ın soruşturma aşamasında olaydan hemen sonra 06.11.2011 tarihinde Cumhuriyet Savcısı tarafından alınan “Ö. bana ait silahı belinden çıkartarak Hilmi’ye doğru doğrulttu, bende ağbi yapma patlar diye söyledim, tüpteki yemeği masanın üzerine koymam ile birlikte silah ateş aldı ve H. yere düştü, Ö'in benim silahım ile H'ye hedef alarak tetiğe bastığını net bir şekilde gördüm Ö.olaydan sonra Allahım ne yaptım ben çok pişmanım çocuklarım var, ben ne yapacağım ben diye söyleniyordu. Silah kendi kendine Ö. kurcalarken kazaen patlamış değildir. Ö. sarhoş kafası ile H.’yi hedef aldı ve silahı ateşledi” şeklindeki beyanına niçin itibar edilmediğinin denetime imkan verecek şekilde karar yerinde tartışılmaması,

Usul ve yasaya olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmekle, sanık hakkında kurulan hükmün tebliğnamedeki düşünceden farklı gerekçe ile BOZULMASINA, 29/09/2014 gününde oybirliği ile karar verildi.