Davacı vekili, davacının, davalı kooperatif yönetim kurulu kararıyla davalı kooperatif üye olduğunu, 20.000,00 TL aidat ve ara ödemesi yaptığını buna rağmen 04/12/2005 tarihindeki genel kurul toplantısında yönetim kurulu değiştikten sonra üyeliğinin yok sayılmaya çalışıldığını ileri sürerek; kooperatifin üyesi olduğunun tespiti ile; B Blok 19 No.lu dairenin davacıya tahsisine, şayet daire verilemediği takdirde kooperatife ödenen 20.000,00 TL'nin eskalasyon değerinin hesaplanarak tazminatla beraber yıllık %30 faizi ile davacıya ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının davalı kooperatifin üyesi olmadığını, davalı kooperatifin gerçek üyelerinin listesinin 2004 yılında Kadıköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2004/1151 D.İş sayılı dosyası ile tespit edildiğinin; davacının bu tespitte yer almadığını, davacının bildirdiği 02/08/2005 tarihli genel kurulun sahte olduğu; bu genel kurul hakkında Kadıköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2006/272 Esas 2006/505 sayılı kararı ile genel kurulun mutlak butlanla batıl olduğuna karar verildiğini, bu kararın da temyiz ve karar düzeltme aşamasından geçilerek, ayrıca 21/09/2005 tarihli genel kurulunda sahte olduğunu, bu genel kurul hakkında açılan davada da yapılan yargılama sonucunda genel kurulun mutlak butlanla batıl olduğuna karar verildiğini, kooperatifin 14/04/2001 tarihli bir genel kurulunun da bulunmadığının, sadece sahte bir tutanağının mevcut olduğunun, davalı kooperatifin eski başkanı A.M.'in davalı kooperatife 70 civarında fabrikasyon olarak üretilmiş üyelik davası açılmasının sağlandığını savunarak davanın redini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; davacının, kooperatif genel kurullarına çağrılmadığı ve kooperatife 2001 yılında üye olduğunu iddia etmesine rağmen, hazırun cetvellerinde de adının geçmediği, davacı kooperatife üye olduğuna dair hiçbir resmi kaydın bulunmadığı, davacının davalı kooperatife üyelik yükümlülüklerinden doğan ödemelerini yaptığına ilişkin herhangi bir banka kaydı yahut resmi kaydın mevcut bulunmadığı, dava dışı davalı kooperatifin eski başkanı A.M.'in kesinleşmiş mahkeme kararına rağmen 2004 yılı öncesine ilişkin defter ve kayıtları sunmadığı, 2001 yılı itibariyle denetleme yapılmasının da mümkün bulunmadığı, davacının talebinin TMK 2. maddesine de aykırı bulunduğu gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 12.02.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
KARARI YAZDIR