- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkili ile davalı şirketler arasında hizmet alım sözleşmesi bulunduğunu, sözleşme kapsamında davalı yükleniciler tarafından çalıştırılan dava dışı işçilerin müvekkili aleyhine açtığı işçilik alacakları ile ilgili davaların işçi lehine sonuçlandığını ve bu kapsamda müvekkili tarafından dava dışı işçilere icra takipleri sonucunda ödeme yapıldığını, yapılan bu ödemeden sözleşme hükümlerine göre davalıların sorumlu olduğunu ileri sürerek müvekkili tarafından ödenen 51.456,54 TL bedelin ödeme tarihinden itibaren yasal faiziyle davalılardan rücuen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Boğaziçi Efe Ltd. Şti. vekili, müvekkilinin işçilerin kıdem tazminatı ve yıllık izin ücreti alacaklarından kendi dönemi ile sınırlı sorumlu olabileceğini savunarak davacının fazlaya ilişkin taleplerinin reddini istemiştir.
Davalı MTV İnşaat Ltd. Şti. vekili, husumet ve zamanaşımı itirazında bulunarak, işçilerin alacaklarından davacının sorumlu olduğunu, müvekkiline sorumluluk verilecek ise kendi sözleşme dönemi ile sınırlı sorumluluğu söz konusu olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunmalar ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasındaki hizmet sözleşmeleri ve eki olan şartnamelerde, dava konusu işçi alacakları nedeniyle yüklenicinin sorumlu olduğunun düzenlendiği gerekçesiyle davanın kabulüne 51.456,54 TL alacağın ödeme tarihi olan 02.10.2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.
Kararı davalı MTV İnşaat Ltd. Şti. vekili temyiz etmiştir.
Dava, hizmet alımı sözleşmesinden kaynaklı rücuen tazminat talebine ilişkindir.
Hizmet alım sözleşmeleri; ihale şartları ile belirlenen işin sözleşmede kararlaştırılan bedel ile yapılmasının üstlenildiği sözleşmelerdir. Bu sözleşme türünde yüklenicinin edimi, hizmetin kendi işçisi ile yerine getirilmesi, işverenin edimi ise sözleşme bedelinin ödenmesidir. Sözleşme kapsamında yapılması gereken iş yüklenici işçisi tarafından yerine getirilecektir. İş aktinin yüklenici ile işçi arasında yapıldığı hususu ihtilaflı değildir. SGK kayıtları da bu hususu doğrulamaktadır. Hizmet alımı tip sözleşmelerinde işverenin, yüklenici tarafından çalıştırılan işçinin ücretinin ödenmesi, sosyal haklarının takibi gibi denetim dışında işçiye karşı bir sorumluluğu yoktur. İşveren ile yüklenicinin İş Kanunu’na göre işçiye karşı müteselsilen sorumlu olmasına rağmen rücu ilişkisinde taraflar arasında imzalanan sözleşmenin uygulanması sözleşme hukukunun en temel ilkelerindendir.
İşçilik alacakları işveren tarafından ödenen işçinin; yüklenici işçisi olması, sözleşme ücretine işçinin ücret ve sosyal haklarının dahil olması, işverenin işçilik alacaklarından sorumlu olacağına dair sözleşmede bir hüküm bulunmaması hususları nazara alındığında davacı işverenin işçiyi çalıştıran yüklenicilerden ödediği bedeli ve fer'ilerinin tamamını talep etme hakkı bulunduğunun kabulü gerekir.
Hizmet alım ihaleleri aynı yüklenici tarafından alındığı gibi, değişik yükleniciler tarafından da alınabilmektedir. Bu halde işyeri devri suretiyle işçiler yeni yükleniciye devredildiği için hizmet akitleri kesintiye uğramadan devam etmekte ve işçilik alacakları da bu doğrultuda hesaplanmaktadır.
İşçiye ödenen kıdem tazminatı iş sözleşmesinin feshedildiği tarihteki giydirilmiş ücret üzerinden hesaplanmakta olup bu kıdem tazminatının tamamından işçiyi çalıştırdıkları dönemle orantılı olarak yükleniciler işverene karşı sorumludurlar.
Yıllık izinler kullanılmadığı taktirde iş sözleşmesinin feshi ile ücrete dönüşmektedir. Sözleşmeyi feshedenin son yüklenici olduğu ve yıllık izinlerinde bu fesih ile ücrete dönüştüğü gözönüne alındığında yıllık izin ücretinden son yüklenici sorumlu olacaktır.
İhbar tazminatından son işveren sorumludur. Bunların dışında hafta tatil ücreti, ücret alacağı, fazla mesai ücreti gibi işçiye ödenen tazminatlardan yükleniciler işverene karşı işçiyi çalıştırdıkları dönemle sınırlı olarak sorumlu olacaklardır.
İşveren tarafından bu ödemelerin fer'i mahiyetinde yapılan ödemeler de ayrı esasla yüklenicilerden tahsil edilebilecektir.
Yükleniciler aleyhine açılan rücu davalarında ayrı sözleşmelerle hizmet ifa eden yükleniciler mecburi dava arkadaşı olmadığı gibi borçtan müteselsilen sorumlu olacaklarına ilişkin kanun hükmü veya sözleşme bulunmamaktadır. Bu nedenle alacak davalarında her davalı aleyhine ayrı tahsil hükmü kurulmalıdır. Davanın itirazın iptali şeklinde açılmış olması durumunda ise takibin hangi davalı açısından hangi miktarla devam edeceği ayrı ayrı belirlenmelidir.
Somut olayda mahkemece davacı asıl işveren tarafından kıdem tazminatı ve yıllık izin ücreti yönünden ödenen bedellerin tamamının davalılardan rücuen tahsiline karar verilmiş ise de işçilerin dava dışı yüklenici şirketlerde de çalıştığı anlaşılmaktadır. İşçilerin, yıllık izin alacağından son alt işverenin, kıdem tazminatı yönünden ise davalı şirketlerin kendi çalıştırdıkları dönem ile sınırlı olarak sorumlu olduklarının kabulüyle dava dışı işçilerin davalı şirketler nezdinde çalıştığı dönem ve süreye ilişkin konusunda uzman bir bilirkişiden açıklamalı gerekçeli bir rapor alınıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken bu hususlar gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı MTV İnşaat Ltd. Şti. vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün, davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harçların istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.02.2020 tarihinde oy birliğiyle kabul edildi.
kaynak: (www.corpus.com.tr)
KARARI YAZDIR