Taraflar arasında görülen davada İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 24/04/2019 tarih ve 2018/979-2019/375 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davalı İng Bank A.Ş. vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin yanında işlerini yürütmekte olan davalı ...'a 19/04/2002 tarihinde TMSF ve BDDK nezdinde iş takibi ve işlem yapmak üzere vekaletname verdiğini, ancak müvekkilinin hiçbir zaman ...'a hesaplarından para çekebilme ya da aktarabilme yetkisini vermediğini, davalı ...'a yetki verilmediği halde davalının kendisini müvekkilinin "Genel Koordinatörü" olarak tanıttığını, davalı ...'ın müvekkilinin imzasını taklit etmek suretiyle müvekkilinin Oyakbank AŞ (Sümerbank AŞ) ...Şubesindeki TL ve döviz hesaplarından usulsüz işlemlerle para çektiğini, davalı ... hakkında ceza davası açıldığını, ...’ı yetkili kılan bir vekaletname ya da talimatın davalı bankaya müvekkilince verilmediğini, banka personelince sahte imza ile para çekilmesine müsaade edildiğini, banka personelinin gerekli dikkat ve özeni göstermediğini, güven kurumu olan bankanın müvekkilinin zararından sorumlu olduğunu, yasa gereği davalı bankayı bünyesinde bulunduran TMSF’nin de müvekkilinin zararından sorumlu olduğunu ileri sürerek 192.375.648.168 TL, 314.001 USD ve 18.520 DM zarardan şimdilik 35.000.000.000.- TL’nin faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı TMSF vekili ve davalı banka vekili, davanın reddini istemiş, diğer davalı cevap vermemiştir.
Dairemizin bozma ilamına uyan mahkemece, davalı ...'ın, sahte belgeler düzenleyerek davacının hesaplarından usulsüz para çekilmesine sebebiyet verdiği, olay tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 818 sayılı BK'nun 100. maddesi uyarınca davalı bankanın da kusursuz sorumluluğu bulunduğu ancak Oyak Bank A.Ş.’nin 2008 yılı içerisinde İng Bank'a devriyle, artık TMSF’nin kusursuz sorumluluğunun bulunmadığı gerekçesiyle davalılardan ING Bank A.Ş ve ... yönünden açılan davanın kabulüne, TMSF aleyhine açılan davanın ise reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı .... vekili temyiz etmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Dava, davacının Sümerbank AŞ ...Şubesi’ndeki TL ve döviz hesaplarından bilgisi ve talimatı olmadan çalışanı ...’ın sahte imzalı belge ve talimatlarla işlem yapmasına müsaade edilerek hesabından usulsüz para çekilmesi nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkin olup, mahkemece yukarıda yazılı gerekçelerle davalılardan ING Bank A.Ş ve ... yönünden açılan davanın kabulüne, davalı TMSF yönünden açılan davanın ise reddine karar verilmiştir. Dosya arasındaki bilgi ve belgelerden, davalı ...’ın davacının çalışanı olduğu anlaşılmaktadır. Bu itibarla, davacı yanın da sahtecilik işlemi yapan çalışanını seçmede ve denetlemede gerekli özeni göstermemesi nedeniyle zararın oluşumunda kusurlu olduğunun kabul ve kusur oranlarının takdiri ile sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, kararın mümeyyiz davalı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, mümeyyiz davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, mümeyyiz davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın mümeyyiz davalı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 15/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.