A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının genel tatil günleri ile hafta tatilleri dahil günde 14 saatten fazla çalıştığını, bu çalışmaların karşılığı olan ücretlerin ödenmediğini, davalı işyerinin davacının asgari ücretlerini ödemediğini, sefer primlerinden de mazot kesintisi, ceza vs kesintiler yaparak eksik ödendiğini, iş akdinin de davacı tarafından bir kısım ücretlerin ödenmemesi, sigorta primlerinin gerçek ücret üzerinden ödenmemesi nedeniyle haklı olarak feshedildiğini, davacı tarafından davalı işverene ihtarname gönderilerek tazminat ve alacaklarının ödenmesinin ihtar edildiğini ancak herhangi bir ödeme yapılmadığını, davalı şirketler arasında fiili ve organik bağ bulunduğunu ileri sürerek, kıdem tazminatı, ücret, sefer primi, yıllık izin ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti, asgari geçim indirimi, fazla mesai ücreti, hafta tatili ücreti, ihtarname gideri alacağını talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının davalılardan ... Nakliyat A.Ş'de çalışmasının olmadığını, bu nedenle bu davalı yönünden husumet nedeniyle davanın reddi gerektiğini, davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, davacının devamsızlık yaptığını, buna ilişkin tutanaklar tanzim edildiğini, davacının devamsızlığına ilişkin mazeretlerini bildirmesi ve işe gelmesi için ihtarname gönderildiğini, davacının işe gelmemesi üzerine de iş akdinin haklı olarak feshedildiğini, davacının fazla mesai yapmadığını, hafta tatili ve genel tatil günlerinde çalışmadığını, tatil günlerinde çalışması halinde karşılığı olan ücretlerin ödendiğini, tarafların anlaşması nedeniyle sigorta primlerinin asgari ücret üzerinden yatırıldığını, davacının yıllık izinlerinin kullandırıldığını, davacını ihtarname gideri talebinde bulunamayacağını savunarak, davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti ve Yargılama Süreci:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı taraflar vekilleri temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı işçi yurtdışı tır şoförü olarak davalılara ait işyerinde çalışmış, açmış olduğu bu davada diğer işçilik alacakları yanında ulusal bayram ve genel tatil çalışmaları karşılığı ücretini talep etmiştir. Davalı işveren ulusal bayram ve genel tatil günlerinde yapılan çalışmalar karşılığının işçiye imza karşılığı tediye makbuzları ile ödendiğini savunmuş bu yönde dosyaya talep yazısı, mutabakat yazısı ve tediye makbuzları sunmuştur.
Bilirkişi raporunda ulusal bayram ve genel tatil günlerinde yapılan çalışmalar karşılığının bankaya ödenmediğini ancak tediye makbuzlarının ödendiğinin kabulü halinde herhangi bir alacağının bulunmadığı belirtilmiş, takdir mahkemeye ait olmak üzere hesaplamaya gidilmiştir.
Mahkemece ulusal bayram ve genel tatil ücretlerinin kabulüne dair hüküm kurulmuş ise de dosyada yer alan tediye makbuzları imzalı olup davacı işçi imzaya itirazda bulunmamış, irade fesadına dair iddiası ve ispatı olmamıştır. Böyle olunca ödeme makbuzları ile davacının sözü edilen çalışmalarının ödendiği kabul edilmeli ve ulusal bayram ve genel tatil ücreti isteğinin reddine karar verilmelidir.
3-Davacı işçi yıllık izinlerin karşılığı ücretlerin ödenmediğini ileri sürerek istekte bulunmuş, hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacıya çalışırken kullandırılmayan izin süresine ait ücretlerin bir kısmının ödendiği belirtilerek sözü edilen günler için yıllık izin kullandırılmış gibi hak kazanılan yıllık izin süresinden ödemesi yapılan gün sayısı kadar mahsuba gidilmiştir. Yıllık izin hakkı Anayasal temeli olan dinlenme hakkı olup çalışırken ücrete dönüşmesi mümkün olmaz. İş ilişkisinin devamı sırasında ödenen yıllık izin ücreti avans mahiyetinde olup fesih ile hak kazanılan yıllık izin ücretinden mahsup edilmelidir. Davacı işçiye çalışırken ödenen yıllık izin ücretinin ait olduğu izin sürelerinin, hak kazanılan yıllık izin süresinden gün olarak indirilmesi hatalı olup kararın bozulması gerekmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine 25.11.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.