Vekil Edenin Ölümünden 3 Saat Sonra Taşınmazının Satılması - Yolsuz Tescil
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi
Esas No : 2019/3932
Karar No : 2020/6496
Karar Tarihi : 2020-12-07





MAHKEMESİ: ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 2. HUKUK DAİRESİ

DAVA TÜRÜ: TAPU İPTALİ VE TESCİL-TAZMİNAT

Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil, tazminat davası sonunda, ilk derece mahkemesince davanın iptal tescil isteği yönünden reddine, tazminat isteği yönünden kabulüne ilişkin olarak verilen kararın davacı ve davalılar ...ve ... tarafından istinafı üzerine ...Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesince, davacının istinaf başvurusunun kabulü ile iptal tescil isteğinin kabulüne, davalılar ...ve ...'in istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen karar davalı ... vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;

-KARAR-

Dava, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil, olmazsa tazminat isteğine ilişkindir. Davacı, mirasbırakanı ...'nin maliki olduğu dava konusu 3146 ada 290 parsel 1 nolu bağımsız bölümü ölümünden 3 saat sonra davalı yeğeni ...'ın vekaleten davalı nişanlısı ...'ye satış suretiyle temlik ettiğini, ...'nin de davalı ...'a satış suretiyle temlik ettiğini, ilk temlikin yolsuz, ikinci temlikin muvazaalı yapıldığını ileri sürerek taşınmazın tapusunun iptali ile adına tesciline, olmazsa şimdilik 77.000 TL tazminata, neden oldukları zararlar nedeniyle de şimdilik 5.000 tl manevi tazminata karar verilmesini istemişlerdir. Davalı ..., iyiniyetli olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Davalı ..., mirasbırakan ...'in dava dışı annesi ...'e olan borçlarının dava konusu taşınmazın satılarak tahsili için dava konusu vekaleti verdiğini, temlik saatinde vekil edenin ölü olduğunu bilmediğini, diğer malik ...'a yapılan satışın gerçek olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Davalı ..., temlik tarihinde nişanlısı olan davalı ...'ın isteği ile taşınmazı üzerine alıp sonra da davalı ...'a sattığını belirterek davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece, kayıt malikinin iyiniyetli olduğu gerekçesiyle tapu iptal ve tescil isteminin reddine, temlik tarihinde vekalet verenin ölü olduğu, vekaletin kötüye kullanıldığı gerekçesiyle tazminat talebinin kabulüne dair verilen kararın istinafı üzerine ...Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi tarafından ilk temlikin yolsuz olduğu, davalı ...'nin satış bedeli konusunda çelişkili beyanda bulunduğu, emlak komisyoncusunun komisyon bedeli için fatura ya da makbuz kesmediği, iyiniyetli olmadığı gerekçesiyle tapu iptal ve tescil isteğinin kabulüne karar verilmiştir.

Dosya içeriği ve toplanan delillerden; 1945 doğumlu mirasbırakan ...'nin 09.06.2014 tarihi saat 12.45'te ölümü ile davacı kızının mirasçı olarak kaldığı, mirasbırakanın Beşiktaş 25. Noterliği'nin 24.04.2012 tarih 13163 yevmiye nolu genel satış yetkisi içeren vekaletnamesi ile dava dışı kardeşi ...'den olma davalı ...'ı vekil kıldığı, vekil ...'in de mirasbırakana vekaleten dava konusu 3146 ada 290 parsel 1 nolu mesken nitelikli bağımsız bölümü davalı ...'ye 77.000 TL bedelle 09.06.2014 tarihi saat 15:53'te satış suretiyle temlik ettiği, davalı ...'nin de 04.07.2014 tarihinde davalı ...'a 80.000 TL bedelle satış suretiyle temlik ettiği, aynı tarihte taşınmaz üzerine dava dışı ... Finansman AŞ. lehine 80.000 TL bedelli ipotek konulduğu, bilirkişi raporuna göre taşınmazın 04.07.2014 tarihli temlik tarihindeki değerinin 354.955 TL olarak belirlendiği, davalı ... tarafından dosyaya sunulan ve resmi akitte dava konusu taşınmaz üzerine konulan ipotek için ... Finans Değerlendirme Raporu" isimli raporda, 02.07.2014 rapor tarihi itibarıyla dava konusu 3146 ada 290 parsel 1 nolu bağımsız bölüm için acil satış değerinin 270.000 TL ve piyasa değerinin 300.000 TL olarak belirlendiği anlaşılmaktadır.Hemen belirtilmelidir ki, 6098 sayılı TBK'nun 43 ve 513 maddeleri gereğince ölümle vekâlet görevinin son bulduğu ve ölümden sonra da vekâletin kullanılması gereğine işaret eden bir hususun saptanmadığı, vekilin; vekil edenin ölümünü, başka bir deyişle vekâlet yetkisinin sona erdiğini bilerek işlem yapmış olması durumunda, anılan işlemin yolsuz tescil niteliğini taşıyacağı ve ilk el konumundaki kişi ile durumu bilen veya bilmesi gereken konumundaki kişilerin TMK.’nun 1023.maddesinin koruyuculuğundan yararlanamayacakları tartışmasızdır. Somut olayda, tanık beyanları, hastane kayıtları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacının babası ...'nin yoğun bakımda olduğu zamanda kardeşinin oğlu olan davalı ...'in tapuda devir işlemine başladığı, ölümünden 3 saat sonra ise davalı ...'ye satış yaptığı, vekil edenin yoğun bakımda olduğu, iradesinin olmadığını bilebilecek konumda olan davalı yeğen vekil ...'in ve vekilden taşınmazı temlik alan davalı ...'nin temlik tarihinde davalı vekil ... ile nişanlı olması nedeniyle iyiniyetli olmadıkları sabittir.Davalı ... yönünden ise hemen belirtmek gerekir ki, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (HMK) 190. maddesi ile TMK'nin 6. maddesi uyarınca herkes iddiasını ispatla mükelleftir. Başka bir ifade ile davalı ...'ın iyiniyetli olmadığının ispat külfeti davacı tarafa aittir.Ne var ki; son kayıt maliki davalı ...'ın dava konusu taşınmazı ipotek ederek 80.000 TL tutarında kredi çektiği, dava dışı eşi ...'ın Vakıfbank hesabından temlik tarihi olan 04.07.2014 tarih saat 11:00'da 80.000,09 TL çektiği, ipotek ekspertiz raporunda dava konusu taşınmazın acil satış değerinin 270.000 TL ve piyasa değerinin 300.000 TL olarak belirlendiği, davalı ... tanıklarının evin tamir edildiği, tadilat yapıldığını bildirdiği, davacının tek tanığının davalı ...'ın kötüniyetli olduğuna dair beyanının bulunmadığı, bu kapsamda davacının davalı ...'ın kötüniyetli olduğunu ispat edemediği anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, davalı ...'ın iyiniyetli olduğu gözetilerek iptal tescil isteğinin reddine, davalılar ...ve ...'ın kötüniyetli olarak el ve işbirliği içinde oldukları gözetilerek tazminattan sorumlu tutulmaları gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.Davalı ... vekilinin yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 371/1-ç maddesi uyarınca ...Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi kararının BOZULMASINA, HMK’nun 373/2. maddesi gereğince dosyanın kararı veren ...Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesine gönderilmesine, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 07.12.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.