Davacı vekili, davalı ... şirketine sigortalı bulunan 3 çekici ve bağlı yarı römorkun karıştığı kaza sonucu araç içerisinde yolcu olarak bulunan davacının yaralandığını, dava öncesinde davalı şirkete yapılan başvuru sonucu 40.793,00 TL ödeme yapıldığını ancak yapılan bu ödemenin davacının zararının çok altında olup iş bu davanın açıldığını bu nedenle şimdilik 1.000,00 TL tazminatın davalı ... şirketinden tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... şirketi; davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere göre;alınan hesap raporunda sigorta şirketi tarafından dava tarihi öncesi yapılan ödeme miktarı ve güncellenen tutar nazara alındığında iş bu kazadan dolayı davacının bakiye tazminat alacak miktarı bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazası sonucu yaralanmadan kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece maluliyet raporları oranında aşırı fark bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmişsede yapılan araştırma inceleme hüküm vermeye yeterli değildir.
“Cismani Zarar Halinde Lazım Gelen Zarar ve Ziyan” başlığı altında düzenlenen BK'nın 46. maddesinde, bedensel zarara uğranılması nedeni ile talep edilebilecek zarar türleri belirtilmekrtedir. Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebinin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi gerekmektedir.
Sözkonusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşların çalışma gücü kaybı olduğu iddia
edilen kişide bulunan şikayetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü veya Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.(HGK 17.06.2015 tarih, 2013/17-2423 esas, 2015/1661 karar sayılı ilamı)
Mahkemece, davacının kaza nedeniyle meydana gelen işgücü kaybı hususunda ... Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından düzenlenen 28/05/2015 tarihli ve %5.1 oranında maluliyet olduğunu belirten raporu hükme esas alınmış ise de bu rapor, davacı tarafça dosyaya ibraz edilen ve davalı ... şirketince tazminat hesabında esas alınarak ödeme yapılan ... Devlet Hastanesi'nin %14 maluliyet oranına ilişkin 25/02/2014 tarihli Özürlü Sağlık Kurulu raporuyla çelişki arzetmekte ve maluliyet oranları arasında aşırı fark vardır. Dosya içinde davacının maluliyetine ilişkin çelişkili iki ayrı rapor bulunmaktadır. Eksik inceleme ile hüküm kurulamaz.
Bu durumda mahkemece, maluliyet raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesi açısından ATK üçüncü ihtisas Dairesinden usulüne uygun, denetime ve hükme esas alınacak oranlar arasındaki farklılığın nedenleri üzerinde durulduğu davacının maluliyet oranının belirlenmesi için rapor alınarak sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 04/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.