Davacı vekili; davalıların maliki, sürücüsü ve ZMSS poliçesi ile sigortacısı oldukları aracın, davacı yayaya çarpması neticesinde davacının malul kalacak şekilde yaralandığını belirterek fazlaya ilişkin hak ve alacakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL maddi tazminat ve 15.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte (sigorta şirketi sadece maddi tazminattan dava tarihinden yasal faizi ile sorumlu olmak üzere) müştereken ve müteselsilen davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı .... vekili; davalının sürücünün kusuru oranında ve poliçe limiti ile sınırlı sorumlu olduğunu ve davacı tarafın davalı ... şirketine başvuru yapmadığını belirterek haksız ve hukuka aykırı olarak açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... ve ... vekili; davalılara isnat edilen kusuru kabul etmedikleri ve talep edilen tazminat miktarının fahiş olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, maddi tazminat açısından davacı tarafından ibraname sunulduğundan konusuz kalan maddi tazminat talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, manevi tazminata ilişkin davanın kısmen kabulü ile 2.000,00 TL'nin olay tarihi olan 16/06/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılar ... ve ...'tan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Maluliyete ilişkin alınacak raporlar kaza tarihi 11.10.2008 tarihinden önce ise Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11.10.2008 tarihi ile 01.09.2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01.09.2013 tarihinden sonrada Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğine uygun olarak düzenlenmesi gerekir.
Mahkemece, davacının kaza nedeniyle meydana gelen iş gücü kaybı hususunda rapor aldırılmamıştır.
Bu durumda, trafik kazası nedeniyle işitme kaybına uğradığını iddia eden davacının iş gücü kaybı oranının kesin olarak belirlenmesi için kaza tarihinde yürürlükte bulunan söz konusu Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre rapor alınarak manevi tazminat hakkında karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
2-Kabule göre de, kazanın meydana geliş şekli, davacının kusursuz oluşu, meydana gelen yaralanmasının niteliği, yaşı, olay tarihi ve diğer hususlar gözetildiğinde, davacı lehine takdir olunan manevi tazminat miktarı da az olup hak ve nasafet kuralları çerçevesinde manevi tazminata hükmedilmesi için kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) ve (2) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 10.04.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.