Karar veren Danıştay Onbeşinci Dairesi'nce; dosyanın tekemmül ettiği anlaşılmakla yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, dosyadaki belgeler incelenerek gereği görüşüldü:
Dava; davacı şirkete ait ...plaka sayılı otobüsün 31.03.2013 tarihinde park halinde iken terör saldırısı sonucunda yakılması nedeniyle uğramış olduğu maddi hasarın karşılanması talebiyle yapılan başvurunun reddine yönelik 25.07.2013 tarih ve 34/01/2013/90 sayılı işlemin iptali ile davacı şirketin zararlarına karşılık, araçta oluşan % 25 değer kaybı için 80.000,00-TL, tamirde geçen 8 gün aracın çalıştırılamaması nedeniyle 9.088,00-TL ve sigortalılık kapsamında yararlanamayacağı hasarsızlık indirimine karşılık da 5.000,00-TL olmak üzere toplam 94.088,00-TL'nin olay tarihinden itibaren işletilecek avans faiziyle karşılanması istemiyle açılmıştır.
İstanbul 10. İdare Mahkemesince; uyuşmazlıkta, davacının aracında meydana gelen olayın 5233 sayılı Kanun kapsamında terör eyleminden kaynaklandığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmadığı, uyuşmazlığın aracın yanması sonucunda araçta tamir suretiyle yapılan masrafların yanında davacının bu olay nedeniyle uğramış olduğu diğer zararlarının da tazmin konusu yapılıp yapılamayacağına ilişkin olduğu; ilgili mevzuat hükümlerine göre, terör eylemleri veya terörle mücadele kapsamında yürütülen faaliyetler nedeniyle maddi zarara uğrayan kişilerin taşınır ve taşınmazlara verilen her türlü zararlar ile bu faaliyetler nedeniyle kişilerin mal varlıklarına ulaşamamalarından kaynaklanan maddi zararların tazminin Kanun kapsamında karşılanacak zararlardan olduğu düzenleme altına alındığından, davacının aracının yanması nedeniyle yüz yüze kaldığı zararlarının Yasa kapsamında davalı idarece davacıya ödenmesi gerektiği, bu nedenle davacının aracının terör olayları kapsamında yakılmak suretiyle zarar gördüğünden, 5233 sayılı Yasa uyarınca yapılan tazminat başvurusunun reddine ilişkin işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı; dava konusunun toplam 94.088,00-TL tazminat istemi açısından incelendiğinde ise; Dava konusu edilen kalemlerden, olay nedeniyle araçta oluşan %25 değer kaybına karşılık 80.000,00-TL tazminat istemi açısından durum değerlendirildiğinde; ...plaka sayılı otobüsün 31.03.2013 tarihinde yakılması nedeniyle araçta meydana gelen değer kaybının teknik anlamda tespiti amacıyla dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verildiği, hazırlanan bilirkişi raporunda özetle; otobüsteki hasarın el yapımı fitil ateşlemeli, parça ve basınç etkili bomba ve el yapımı yangın çıkarıcılar ile saldırı sonucunda meydana geldiği, aracın T. marka, .... tip, 2012 model, M3 sınıfı, alçak tabanlı, şehir içi, klimalı, 27+74+1 otobüs olduğu, hasarının taşıt camları, şoför koltuğu, tavan, taban, arka panel ve direk kaplamaları, tampon, yolcu koltukları, silecek sistemleri elemanları, ayna, komple ön göğüs, far ve elemanları, aydınlatma lambaları, tesisat, güvenlik kamera elemanlarının değişimi ve kaporta, boya, cam, elektrik, döşeme ve mekanik işçilikler uygulanarak gerçekleştiği, hasara neden olan olay dikkate alındığında mekanik zararların yanında taşıt içinde ve dışında yüksek sıcaklık etkisi ile ısıya maruz elemanların zarar gördüğü, bunun sonucunda yanma sonucunda is oluşumunun gerçekleştiği, dolayısı ile taşıtta değişimi gerçekleştirilen parçalar dışında kalıcı ve değer kaybına konu zararın oluştuğu, onarılması dışında taşıt hasarının kayıtlara geçmesinin piyasa değerinin düşmesine sebep olacağı, bu zararın da gerçek zarar olacağı, aracın değerinin Türkiye Sigortalar Birliğinin listelerinde belirlediği taşıta ait bedel, piyasada taşıt ikinci el değerinin tespit edilebileceği satış bedellerine ait listelerin incelenmesi sonucunda 2013 model olan, kullanım şekli ve öncesinde hasarının bulunmadığı da dikkate alındığında taşıt değerinin, segmenti, yaşı ve muhtemel kat ettiği mesafe de değerlendirilmek suretiyle 290.000,00-TL olarak kabulünün uygun olduğu, plastik esaslı ve değişimi gerçekleştirilen parçaların değer kayına neden olmayacağı, buna göre değer kaybının %15 oranında 43.500,00-TL olduğunun belirtildiği; bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş olup her iki tarafça bilirkişi raporuna itiraz edildiği, yapılan itirazlar yerinde görülmeyerek bilirkişi raporunun hükme esas alınabilecek yeterlilikte görüldüğü, Dava konusu edilen kalemlerden, olay nedeniyle aracın tamirde geçirdiği 8 gün nedeniyle çalışamamasından kaynaklanan 9.088,00-TL tazminat istemi açısından durum değerlendirildiğinde; 04.12.2015 tarihli ara kararı ile İstanbul Elektrik Tramvay ve Tünel İşletmeleri Genel Müdürlüğü'nden, ...plakalı araçla aynı güzergahta çalışan herhangi 3 özel halk otobüsünün 31.03.2013-07.04.2013 tarihleri de dahil olmak üzere 8 günlük akbil hakedişlerinin ne kadar olduğunu belirten listenin istenilmesine karar verildiği, ara kararına verilen cevapta aynı hatta çalışan 8 aracın hakedişlerinin gönderildiği, gönderilen miktarların ortalama miktarının davacının aracının 8 gün çalışamamasından kaynaklanan zararına denk geleceği kanaati ile 8.433,00-TL olduğu, yine 04.12.2015 tarihli ara kararı ile davacıdan çalışılamayan günlere yönelik olarak araç yakıt miktarının sorulduğu, ara kararına verilen cevapta 2013 yılı Mayıs ayı yakıt harcamasının 10.974,00-TL olarak bildirildiği, bu miktardan günlük 354,00-TL'den 2.832,00-TL yakıt harcaması yapmadığı, bu nedenle bu miktarın 8.433,00-TL kazançtan düşülerek davacının aracının 8 günlük çalıştırılamamasından kaynaklanan zararının 5.601,00-TL olduğu, Dava konusu edilen kalemlerden, olay nedeniyle aracın sigortalılık kapsamında yararlanamayacağı hasarsızlık indirimine karşılık 5.000,00-TL tazminat istemi açısından durum değerlendirildiğinde; davacıya ait aracın 03.07.2012-03.07.2013 tarihleri arası için yapılan kasko poliçesinde kasko bedelinin % 65 hasarsızlık indirimi ile 2.781,00-TL olduğu, davacı tarafından dosyasına sunulan 03.07.2014-03.07.2015 tarihleri arası için yapılan kasko poliçesinde % 35 hasarsızlık indiriminden yararlandığı, iki poliçe arasında davacının % 30 daha az hasarsızlık indiriminden faydalandığı görülmekte, bu bilgiler ışığında davacının olay tarihinde indirimsiz kasko bedelinin 4.278,47-TL olduğu, bu miktar üzerinden indirim kaybı olan % 30'un tekabül ettiği miktarın da 1.283,55-TL olduğu; bu durumda,... plaka sayılı otobüsün 31.03.2013 tarihinde yakılması nedeniyle dava konusu işlemin iptali ile davacı şirketin uğramış olduğu 43.500,00-TL değer kaybı, 1.283,55-TL hasarsızlık indirimi zararı ve aracın çalışamadığı günlere dair 5.601,00-TL olmak üzere toplam 50.384,55-TL zararın davalı idarece idareye başvuru tarihi olan 30.04.2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle ödenmesine, artan miktar açısından davanın reddine karar verilmiştir.
Davalı tarafından anılan kararın hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
5233 sayılı Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan Zararların Karşılanması Hakkında Kanunun 1. maddesinde: "Bu Kanunun amacı, terör eylemleri veya terörle mücadele kapsamında yürütülen faaliyetler nedeniyle maddî zarara uğrayan kişilerin, bu zararlarının karşılanmasına ilişkin esas ve usulleri belirlemektir." hükmüne, 2. maddesinde; "Bu Kanun, 3713 sayılı Kanunun 1'inci, 3'üncü, 4'üncü maddeleri kapsamına giren eylemler veya terörle mücadele kapsamında yürütülen faaliyetler nedeniyle zarar gören gerçek kişiler ile özel hukuk tüzel kişilerinin maddî zararlarının sulhen karşılanması hakkındaki esas ve usullere ilişkin hükümleri kapsar." hükmüne, 7. maddesinde; "Bu Kanun hükümlerine göre sulh yoluyla karşılanabilecek zararlar şunlardır: a) Hayvanlara, ağaçlara, ürünlere ve diğer taşınır ve taşınmazlara verilen her türlü zararlar. b) Yaralanma, engelli hâle gelme ve ölüm hâllerinde uğranılan zararlar ile tedavi ve cenaze giderleri. c) Terörle mücadele kapsamında yürütülen faaliyetler nedeniyle kişilerin mal varlıklarına ulaşamamalarından kaynaklanan maddî zararlar." hükmüne, yine aynı Kanun’un 8. maddesinde; "7'nci maddede belirtilen zararlar, zarar görenin beyanı, adlî, idarî ve askerî mercilerdeki bilgi ve belgeler göz önünde tutularak olayın oluş şekli ve zarar görenin aldığı tedbirlere göre, zarar görenin varsa kusur veya ihmalinin de gözönünde bulundurulması suretiyle, hakkaniyete ve günün ekonomik koşullarına uygun biçimde komisyon tarafından doğrudan doğruya veya bilirkişi aracılığı ile belirlenir. Taşınmaza ilişkin zarar tespitinde 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 11'inci maddesinde belirtilen kıymet takdiri esasları kıyasen uygulanır." hükmüne yer verilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden; davacı şirkete ait aracın 31.03.2013 tarihinde terör örgütü tarafından yakılması neticesinde oluşan zararların karşılanmasına yönelik dava konusu Zarar Tespit Komisyonu kararının iptali ile maddi tazminat istemine ilişkin araçta oluşan değer kaybı ve aracın sigortalılık kapsamında yararlanamayacağı hasarsızlık indirimine yönelik talepleri hakkında idare mahkemesi tarafından verilen iptal ve bu kısımlara ilişkin (% 15 değer kaybı için 43.500,00-TL, hasarsızlık indirimi için 1.283,55-TL) kısmen kabul kararının hukuka uygun olduğu, bozulmasını gerektirecek yasal bir sebebin bulunmadığı görülmüştür.
Temyiz istemine konu Mahkeme kararının maddi tazminat isteminin olay nedeniyle aracın tamirde geçirdiği 8 gün nedeniyle çalışamamasından kaynaklanan kalemine yönelik kısmen kabul kararı incelenecek olursa;
Terör eylemleri veya terörle mücadele kapsamında yürütülen faaliyetler nedeniyle maddi zarara uğrayan kişilerin, bu zararlarının karşılanmasına ilişkin esas ve usulleri belirlemek amacıyla yürürlüğe konulan 5233 sayılı Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan Zararların Karşılanması Hakkında Kanun'un 7. maddesinde; hayvanlara, ağaçlara, ürünlere ve diğer taşınır ve taşınmazlara verilen her türlü zararlar, yaralanma, sakatlanma ve ölüm hâllerinde uğranılan zararlar ile tedavi ve cenaze giderleri, terörle mücadele kapsamında yürütülen faaliyetler nedeniyle kişilerin mal varlıklarına ulaşamamalarından kaynaklanan maddî zararlar bu Kanun hükümlerine göre sulh yoluyla karşılanabilecek zararlar arasında sayılmış, 8. maddesinde, zararların; zarar görenin beyanı, adlî, idarî ve askerî mercilerdeki bilgi ve belgeler göz önünde tutularak olayın oluş şekli ve zarar görenin aldığı tedbirlere göre, zarar görenin varsa kusur veya ihmalinin de göz önünde bulundurulması suretiyle, hakkaniyete ve günün ekonomik koşullarına uygun biçimde komisyon tarafından doğrudan doğruya veya bilirkişi aracılığı ile belirleneceği hükmü kurala bağlanmıştır.
5233 sayılı Kanun'un 7. maddesinde, 5233 sayılı Kanun hükümleri uyarınca karşılanacak zarar kalemleri sayılmış olup kâr kaybı ve muhtemel gelir kayıpları karşılanacak zararlar kapsamına girmediğinden, idare mahkemesi tarafından davacı şirketin muhtemel gelir kaybının karşılanmasına yönelik 5.601,00-TL'nin hesaplanması ve kısmen kabulüne ilişkin kararında hukuka uygunluk görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, İstanbul 10. İdare Mahkemesi'nin 29/04/2016 tarih ve E:2013/1903; K:2016/877 sayılı kararının; dava konusu işlemin iptali, dava konusu aracın yakılması nedeniyle 43.500,00-TL değer kaybı, 1.283,55-TL hasarsızlık indirimine ilişkin maddi tazminatın kısmen kabulu ile idareye başvuru tarihi olan 30.04.2013 tarihinden itibaren yasal faiziyle ödenmesi kısımlarının ONANMASINA, maddi tazminatın aracın tamirde geçirdiği 8 gün nedeniyle çalışamamasından kaynaklanan tazminat talebine yönelik 5.601,00-TL'lik kısmen kabule ilişkin kısmı yönünden BOZULMASINA, bozulan kısım yönünden yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine, 2577 sayılı Kanunun 18.06.2014 gün ve 6545 sayılı Kanunla eklenen Geçici 8. maddesinin 1. fıkrası ve 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18/12/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.