Tekerrüre Esas Alınan İlamın Kanun Yararına Bozmaya Gidilmesi Sebebiyle İnfazın Durdurulmasına Karar Verilmesi - Tekerrür Hükümlerinin Uygulanamayacağı
Yargıtay 1. Ceza Dairesi
Esas No : 2022/1388
Karar No : 2023/3987
Karar Tarihi : 2023-06-07





Özet:

Sanık ... hakkında tekerrüre esas alınan ... 29. Asliye Ceza Mahkemesinin, 2016/998 Esas, 2017/626 Karar sayılı 10 ay hapis cezasına ilişkin ilamında, 17.07.2018 tarihli ek kararla kanun yararına bozmaya gidileceğinden infazın durdurulmasına karar verildiğinin anlaşılması karşısında, ilgili ilam tekerrüre esas alınamaz.

Sanıklar ... ve ... hakkında 6136 sayılı Kanun'a aykırılık suçundan kurulan mahkûmiyet hükümleri ile sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan mahkûmiyet hükümleri yönünden; İlk Derece Mahkemesince sanıklar hakkında hükmolunan cezaların tür ve miktarı ile istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince verilen esastan ret kararı ile bu suça yönelik temyizin niteliği dikkate alındığında, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi uyarınca hükümlerin temyizinin mümkün olmadığı belirlenmiştir.

Sanıklar ..., ... ve ... hakkında nitelikli kasten öldürme suçundan kurulan mahkûmiyet hükümleri yönünden; İlk Derece Mahkemesince verilen hükümlere yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Kanun'un 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291 ... maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 ... maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

Sanıklar müdafiilerinin duruşmalı inceleme talebinin, 7079 sayılı Kanun’un 94 üncü maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanun’un 299 uncu maddesinin birinci fıkrası gereği takdîren reddine karar verilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ

İstanbul 2. Ağır Ceza Mahkemesinin, 26.02.2021 tarihli ve 2018/306 Esas, 2021/101 Karar sayılı kararı ile sanıklar ..., ... ve ... hakkında nitelikli kasten öldürme suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 82 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi, 62 nci maddesinin birinci fıkrası ve 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca ayrı ayrı müebbet hapis cezası ile cezalandırılmalarına ve hak yoksunluklarına, ayrıca sanıklar ... ve ... hakkında hapis cezalarının mükerirrilere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine, sanıklar ... ve ... hakkında 6136 sayılı Kanun'a aykırılık suçundan 6136 sayılı Kanun'un 13 üncü maddesinin birinci fıkrası, 5237 sayılı Kanun'un 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca 10 ay hapis cezası ve 500 TL adlî para cezası ile cezalandırılmalarına, hak yoksunluklarına ve sanık ... hakkında ayrıca aynı Kanun'un 58 ... maddesinin altıncı fıkrası uyarınca hapis cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine, sanıklar ..., ..., ..., ... hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan 5237 sayılı Kanun'un 109 uncu maddesinin ikinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (a) ve (b) bentleri, 62 nci maddesinin birinci fıkrası ve 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 3 yıl 4 ay hapis cezası ile cezalandırılmalarına ve hak yoksunluklarına, sanıklar ..., ... ve ... hakkında ayrıca aynı Kanun'un 58 ... maddesinin altıncı fıkrası uyarınca hapis cezalarının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmiştir.

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 16.09.2021 tarihli ve 2021/1235 Esas, 2021/1199 Karar sayılı kararı ile sanıklar hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükümlere yönelik sanıklar müdafiilerinin ve sanık ...'ın istinaf başvurularının 5271 sayılı Kanun’un 280 ... maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ

Sanık ... ve Müdafiinin Temyiz Sebepleri, sanığın suçu işlediğine dair somut delil bulunmadığından beraatine karar verilmesi gerektiğine, duruşma okunmayan ve tartışılmayan delilin hükme esas alındığına ilişkindir.

Sanık ... Müdafiinin Temyiz Sebepleri, sanığın suçu diğer sanıklarla iştirak halinde işlediğine dair somut delil bulunmadığından beraatine karar verilmesi gerektiğine, duruşmada okunmayan ve tartışılmayan bir delilin hükme esas alındığına, eksik araştırma ile hüküm kurulduğuna, görgü tanıklarının dinlenmesine ilişkin talebin reddedilmesi nedeniyle adil yargılanma hakkının ihlal edildiğine, eksik araştırma ile somut delil ve gerekçe gösterilmeden hüküm kurulduğuna, aksi kanaatte 5237 sayılı Kanun'un 39 uncu maddesi kapsamında yardım eden olarak değerlendirilmesi gerektiğine ilişkindir.

Sanık ... Müdafiinin temyiz sebepleri, sübuta, kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR

Temyizin kapsamına göre;

A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü

İnceleme dışı sanık ...'ın sanık ...'ın abisi olduğu, inceleme dışı sanıklar ... ile ...'in sevgili oldukları, diğer sanıkların da birbirlerini tanıdıkları, olay tarihinden bir gün önce sanık ...'ın diğer sanıklar ... ve ...'i de alarak maktulün ikametine giderek bir süre bekledikleri, sanıkların maktulün ev ve iş adresini bu şekilde kontrol ettikleri, sanık ...'ın ... ve ...'i tekrar evine bıraktığı, sanık ...'ın kardeşi olan sanık ...'ı arayarak ... yıllar önce ailesini dolandıran maktulun ikamet adresini bulduğunu ve ertesi gün bu şahsı evinden alacaklarını söylediği, olay tarihinde sanıklar ... ve ... ve ... inceleme dışı sanık ...'in, sanık ...'ın attığı konuma gittiği, bu sırada sanık ...'ın sanık ...'i de alarak Passat CC marka araçla maktulün ikametinin önünde beklediği, sanık ...'ın yanında silah bulunduğu, maktulün dışarı çıkmasını bekledikleri sırada sanık ...'ın aracına sanık ...'ın aracının içinde bulunan ...'in geldiği, sanık ...'in de ...'ın aracına gittiği, maktulün evinden çıkar çıkmaz sanıklar ... ve ...'in yardımıyla maktulün sanık ...'ın kullandığı araca bindirildiği, sanık ...'ın hurdalık olarak başkalarına kiralamış olduğu depoya maktulün götürüldüğü, ilerleyen saatlerde sanık ...'ın maktulü eve götürdüğü, ertesi gün ise sanıklar ..., ... ve ...'ın maktulü ormanlık alana götürdüğü, sanık ...'ın silahıyla maktulü vurduğu, diğer sanık ...'in cesedi yaktığı ve diğer sanık ...'ın olay mahallinde diğer sanıklarla birlikte olduğu, çevrede bulunan vatandaşların ormanlık alanda yanmış bir insan cesedi olduğunu görmesinin akabinde kolluk kuvvetlerini arayarak durumundan haberdar ettikleri anlaşılmıştır.

Sanık savunmaları, kamera görüntüsü izleme, inceleme tutanakları, olay yeri inceleme raporu, HTS kayıtları, teşhis tutanakları dava dosyasında mevcuttur.

Maktul hakkında Adlî Tıp Kurumu Morg İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen otopsi raporunda, kişinin vücudunda 11 adet ateşli silah mermi çekirdeği yaralanması tespit edilmiş olup, 3 adet yaralanmanın müstakilen öldürücü nitelikte olduğu, vücudunda karbonizasyon derecesinde yanık bulunan kişinin ölümünün ateşli silah mermi çekirdeği yaralanmasına bağlı kafatası ve kot kırıkları ile birlikte beyin kanaması, beyin doku harabiyeti, iç organ ve büyük damar yaralanmasından gelişen iç ve dış kanama sonucu meydana geldiği tespit edilmiştir.

İstanbul Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürğünün ST-BLS-18-6736 uzmanlık numaralı uzmanlık raporunda, 12 adet kovanın 7 adedinin tek bir ateşli silahtan, 5 adet kovanın ise tek bir ateşli silahtan, olmak üzere 12 adet kovanın; iki ayrı ateşli silahtan atılmış oldukları tespit edilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü

İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik görülmediği anlaşılmıştır.

IV. GEREKÇE

A.Tebliğname Yönünden

Sanık ... müdafiine "5271 sayılı Kanun'un 295 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren yedi gün içinde temyiz nedenlerini bildirir gerekçeli temyiz dilekçesinin sunulması, aksi takdirde temyiz isteminin reddolunacağı" ihtarının yapılmadığı belirlenmekle, Tebliğname görüşüne iştirak olunmamıştır.

B. 6136 sayılı Kanun'a Aykırılık ve Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma Suçlarına Yönelen Temyiz İstemleri Yönünden

İlk Derece Mahkemesince hükmolunan cezanın tür ve miktarı ile istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince verilen esastan ret kararı nazara alınarak 5271 sayılı Kanun’un 286 ncı maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendinde yer verilen; “İlk derece mahkemelerinden verilen beş yıl veya daha az hapis cezaları ile miktarı ne olursa olsun adlî para cezalarına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine dair bölge adliye mahkemesi kararları”nın temyiz incelemesine tabi olmadığına ilişkin düzenleme ile incelemeye konu kasten yaralama suçunun, 5271 sayılı Kanun’un 286 ncı maddesinin üçüncü fıkrası kapsamında da bulunmadıkları dikkate alındığında, sanık ... ve sanıklar müdafiilerinin 6136 sayılı Kanun'a aykırılık suçuna yönelik sanıklar ... ve ... müdafiilerinin temyiz isteminin, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçuna yönelik sanıklar ..., ..., ... müdafiileri, sanık ... ve ...'in temyiz isteminin, 5271 sayılı Kanun’un 298 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca reddine karar verilmesi gerektiği belirlenmiştir.

C. Sanıklar ..., ... ve ... Hakkında Nitelikli Kasten Öldürme Suçundan Kurulan Mahkumiyet Hükümlerine Yönelik Sanık ... ve Müdafii, Sanıklar ... ve ... Müdafiilerinin, Sübuta, Tartışılmayan Delilin Hükme Esas Alındığına, Eksik Araştırmaya, Gerekçeye, İştirakın Derecesine Yönelen Temyiz İstemleri Yönünden

İleri sürülen iddia ve savunmaların toplanan delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterildiği, vicdani kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, delil niteliğindeki belgelerin sanıklara okunduğu,

kamera görüntüleri, HTS kayıtları, uzmanlık ve otopsi raporlarına göre, sanıkların fikir ve eylem birliği içerisinde birlikte hareket etmek suretiyle fiil üzerinde müşterek hakimiyet kurdukları ve eylemin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı anlaşılmakla, anılan temyiz sebeplerinin incelenmesinde hukuka aykırılık bulunmamıştır.

D. Sanıklar ... ve ... Hakkında Uygulanan Tekerrür Hükümleri Yönünden

Sanık ... hakkında tekerrüre esas alınan ... 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 11.09.2007 tarihli, 2007/326 Esas, 2007/382 Karar sayılı 4 yıl 2 ay hapis cezasına ilişkin ilamında, 25.02.2014 tarihli ek kararla tekerrür hükümlerinin uygulanmasına ilişkin paragrafın hükümden çıkarılmasına karar verildiğinin anlaşılması karşısında, ikinci kez mükerrirlik şartlarının gerçekleşmediği ancak sanığın adlî sicil kaydındaki en ağır cezayı içeren Düzce 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 24.03.2009 tarihli, 2008/63 Esas, 2009/65 Karar sayılı ilamı ile nitelikli yağma suçundan hükmedilen 15 yıl hapis cezasına ilişkin mahkûmiyetin tekerrüre esas alınması gerektiği gözetilmemesi, hukuka aykırı bulunmuştur.

Sanık ... hakkında tekerrüre esas alınan ... 29. Asliye Ceza Mahkemesinin, 2016/998 Esas, 2017/626 Karar sayılı 10 ay hapis cezasına ilişkin ilamında, 17.07.2018 tarihli ek kararla kanun yararına bozmaya gidileceğinden infazın durdurulmasına karar verildiğinin anlaşılması karşısında, ilgili ilamın tekerrüre esas alınamayacağı ancak sanığın adlî sicil kaydındaki Bakırköy 19. Asliye Ceza Mahkemesinin, 04.11.2016 tarihli, 2015/613 Esas, 2016/515 Karar sayılı ilamı ile tehdit suçundan hükmedilen hapisten çevrili 3.000,00 TL adlî para cezasına ilişkin mahkûmiyetin tekerrüre esas alınması gerektiği gözetilmemesi, hukuka aykırı bulunmuştur.

V. KARAR

A. Sanıklar ..., ..., ..., ... Hakkında Kişiyi Hürriyetin Yoksun Kılma Suçundan Kurulan Mahkumiyet Hükümlerine, Sanıklar ... ve ... Hakkında 6136 sayılı Kanun'a Aykırılık Suçlarından Kurulan Mahkumiyet Hükümleri Yönünden

5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendinde yer verilen; “İlk derece mahkemelerinden verilen beş yıl veya daha az hapis cezaları ile miktarı ne olursa olsun adlî para cezalarına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine dair bölge adliye mahkemesi kararları”nın temyiz incelemesine tabi olmadığına ilişkin düzenleme ile incelemeye konu suçun, aynı Kanun’un 286 ncı maddesinin üçüncü fıkrası kapsamında da bulunmadığı dikkate alındığında, sanık ... ve sanıklar müdafiilerinin 6136 sayılı Kanun'a aykırılık suçuna yönelik sanıklar ... ve ... müdafiilerinin temyiz isteminin, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçuna yönelik sanıklar ..., ..., ... müdafiileri, sanık ... ve ...'in temyiz isteminin, 5271 sayılı Kanun’un 298 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle REDDİNE,

B. Sanık ... Hakkında Nitelikli Kasten Öldürme Suçundan Kurulan Mahkumiyet Hükmüne Yönelik Sanık Müdafiinin Temyiz İstemleri Yönünden

Gerekçe bölümünde (C) paragrafında açıklanan nedenlerle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 16.09.2021 tarihli ve 2021/1235 Esas, 2021/1199 Karar sayılı kararında sanık müdafii tarafından sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye kısmen uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,

C. Sanıklar ... ve ... Hakkında Nitelikli Kasten Öldürme Suçundan Kurulan Mahkumiyet Hükümlerine Yönelik Sanık ... ve Müdafiinin, Sanık ... Müdafiinin Temyiz İstemleri Yönünden

Gerekçe bölümünde (D) paragrafında açıklanan nedenlerle sanık ... ve sanıklar müdafiilerinin temyiz istemleri yerinde görüldüğünden İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin, 16.09.2021 tarihli ve 2021/1235 Esas, 2021/1199 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 303 üncü maddesi gereği sanık ... hakkındaki hüküm fıkrasından tekerrür hükmünün uygulanmasına ilişkin paragrafın çıkarılarak yerine”Sanık ...'in adlî sicil kaydında yer alan Düzce 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 24.03.2009 tarihli, 2008/63 Esas, 2009/65 Karar sayılı ilamı ile tekerrüre esas hükümlülüklerinden en ağır cezayı içeren ve nitelikli yağma suçundan hükmolunan 15 yıl hapis cezasına ilişkin hükümlülüğünün tekerrüre esas alınmasına, sanığın cezasının 5237 sayılı Kanun'un 58 ... maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi ve altıncı fıkrası uyarınca 1. kez mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve mükerrir sanık hakkında cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına,1412 sayılı Kanun'un 326 ncı maddesi uyarınca, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 14.06.2011 tarihli ve Esas 2011/2-60 Karar 2011/126 sayılı kararında ayrıntıları belirtildiği üzere, 5275 sayılı Kanun'un 108 ... maddesinin ikinci fıkrası uyarınca mükerrir olan sanık ... hakkında koşullu salıverme süresine eklenecek miktar bakımından, ... 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 11.09.2007 tarihli, 2007/326 Esas, 2007/382 Karar sayılı ilamı ile hükmolunan 4 yıl 2 ay hapis cezasının dikkate alınmasına" ibaresinin eklenmesi, sanık ... hakkındaki hüküm fıkrasından tekerrür hükmünün uygulanmasına ilişkin paragrafın çıkarılarak yerine”sanığın adlî sicil kaydında yer alan Bakırköy 19. Asliye Ceza Mahkemesinin, 04.11.2016 tarihli, 2015/613 Esas, 2016/515 Karar sayılı ilamı ile tehdit suçundan hükmolunan 3.000,00 TL adlî para cezasına ilişkin hükümlülüğünün tekerrüre esas alınmasına, sanığın cezasının 5237 sayılı Kanun'un 58 ... maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendi ve altıncı fıkrası uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve mükerrir sanık hakkında cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına" ibaresinin eklenmesi suretiyle, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKÜMLERİN DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Hükmolunan ceza miktarı ve tutuklulukta geçen süre dikkate alınarak sanık ...'nın tahliye talebinin REDDİNE,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca İstanbul 2. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

06.2023 tarihinde karar verildi.