Özet:
- Dava, tapusuz taşınmazın tescili istemine ilişkindir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, mahkemece yapılan keşif sonucu düzenlenen ziraat bilirkişi raporunda çekişmeli taşınmazın %40’lık bölümünün taşlık ve kayalık olduğu, taşınmazda bulunan zeytinlerde budama çalışmalarının yeterince yapılmadığı, gübreleme ve ilaçlama gibi bakım çalışmalarının ise hiç yapılmadığı, netice olarak imar ihya çalışmalarına başlanıldığı ancak tamamlanmayarak çekişmeli taşınmazda zilyetlikle kazanma koşulları oluşmadığı belirtildiğine ve taşınmazın dört tarafının orman vasfındaki taşınmazlarla çevrili olduğu belirlenerek yazılı şekilde hüküm kurulmasına bir isabetsizlik bulunmamıştır.
Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi davacılar ... ve arkadaşları vekili Av. ... tarafından istenilmekle, tayin olunan 18/02/2020 günü için yapılan tebligat üzerine, temyiz eden davacılar ... ve arkadaşları vekili Av. ... geldi, diğer taraftan davalı Hazine vekili Av. ... geldiler, başka gelen olmadı, açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Daha sonra dosya içindeki tüm belgeler incelenip, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı gerçek kişiler vekili 04/12/2015 havale tarihli dava dilekçesi ile Urla ilçesi, Barbaros mahallesinde bulunan 50-60 dönüm büyüklüğündeki taşınmazın imar ve ihya edilerek miras bırakanlarından bu yana malik sıfatıyla davacıların zilyetliğinde bulunduğunu belirterek taşınmazın davacılar adına tapuya tescilini talep etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın reddine karar verilmiş, hükme karşı davacılar vekilince istinaf yoluna başvurulması üzerine İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, tapusuz taşınmazın tescili istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1971 yılında yapılan genel arazi kadastrosu ile 17/11/1981 tarihinde ilan edilip kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, mahkemece yapılan keşif sonucu düzenlenen ziraat bilirkişi raporunda çekişmeli taşınmazın %40’lık bölümünün taşlık ve kayalık olduğu, taşınmazda bulunan zeytinlerde budama çalışmalarının yeterince yapılmadığı, gübreleme ve ilaçlama gibi bakım çalışmalarının ise hiç yapılmadığı, netice olarak imar ihya çalışmalarına başlanıldığı ancak tamamlanmayarak çekişmeli taşınmazda zilyetlikle kazanma koşulları oluşmadığı belirtilidiğine ve taşınmazın dört tarafının orman vasfındaki taşınmazlarla çevrili olduğu belirlenerek yazılı şekilde hüküm kurulmasına bir isabertsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, HMK'nın 302/5 ve 373. maddeleri uyarınca dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine, temyiz isteminin duruşmalı yapılması nedeni ile Yargıtaydaki duruşma tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre takdir edilen 2540,00.-TL vekalet ücretinin davacı ... ve arkadaşlarından alınarak kendisini vekil ile temsil ettiren davalı Hazineye verilmesine, aşağıda yazılı onama harcının davacılara yükletilmesine 18/02/2020 günü oy birliğiyle karar verildi.
kaynak:(www.corpus.com.tr)