Tam Yargı Davası - Üst Limiti Aşma Durumunda Duruşma Açılması
Konya Bölge İdare Mahkemesi 4. İdari Dava Dairesi
Esas No : 2020/651
Karar No : 2020/632
Karar Tarihi : 2020-07-09





 

Davacılar tarafından, kanuni yakınları olan Hava Pilot Kurmay Yüzbaşı M. T.'ın 1. Ana Jet Üs Komutanlığı'nda görevli olduğu sırada içinde bulunduğu F-4 jet uçağının 05.03.2015 tarihinde Konya il merkezi yakınlarında düşmesi sonucu hayatını kaybetmesi nedeniyle desteğinden yoksun kaldıkları öne sürülerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davacılardan adı geçenin eşi S. T. için 100,00-TL maddi, 100.000,00-TL manevi, çocuk B. T. için ise 100,00-TL maddi, 50.000,00-TL manevi tazminatın yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenildiği, davacılar vekilinin 19/02/2019 tarihinde Mahkemeye sunulan ıslah dilekçesi ile müddeabih artırılarak S. T. için 2.436.575,00-TL maddi, 150.000,00-TL manevi, çocuk B. T. içinse 1.025.542,00-TL maddi, 100.000,00-TL manevi tazminatın olay tarihinden ( 05.03.2015 ) itibaren yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ :Olayda, davacıların maddi zararının hesaplanması için resen seçilen bilirkişi tarafından tanzim olunup, Mahkemeye ibraz edilen 28.01.2019 tarihli bilirkişi raporunda, davacı eş S. T.'ın maddi 2.436.575,00-TL, diğer davacı B. T.'ın ise maddi zararının 1.025.542,00-TL olarak hesaplandığı, taraara tebliğ edilen bilirkişi raporuna davalı idare tarafından itiraz edildiği, Mahkememce itiraz yerinde görülmeyerek bilirkişi raporundaki tespit ve değerlendirmelerin hükme esas alınabilir nitelikte olduğu sonucuna varıldığı, her ne kadar faiz istemi yönünden davacı vekili tarafından hükmedilecek tazminata dava dilekçesinde ve Mahkemeye sunulan 19.02.2019 tarihli ıslah dilekçesinde olay tarihinden (müteveanın vefat tarihinden ) itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte tazminine karar verilmesi istenilmekte ise de; davalı idarenin zararın ödenmemesi yolunda temerrüde düştüğü tarih olarak davacı tarafın davalı idareye başvurduğu tarihin, ıslah dilekçesi sonrasında ise ıslah dilekçesinin davalı idareye tebliğ tarihinin baz alınması gerekeceğinden davacının dava açılırken talep ettiği maddi ve manevi tazminatlara yönelik yasal faizin davalı idareye başvuru tarihi olan 29.01.2016 tarihinden itibaren, ıslah dilekçesi sonrasında ise ıslah dilekçesinin davalı idareye tebliğ tarihi olan 09.05.2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacılara ödenmesi gerektiği, bu durumda; davada destekten yoksun kalma zararı bulunan, eş S. T.'a 2.436.575,00-TL, çocuk B. T.'a 1.025.542,00-TL olmak üzere toplam 3.462.117,00-TL maddi tazminatın, hem eş hem çocuk yönünden 100,00 er TL'sinin idareye başvuru tarihi olan 29.01.2016 tarihinden itibaren, eş S. T. açısından 3.436.475-TL ve çocuk B. T. açısından 1.025.442-TL maddi tazminatın ise ıslah dilekçesinin davalı idareye tebliğ tarihi olan 09.05.2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesi gerektiği sonucuna ulaşıldığı, davacılardan S. T.'ın eşi, B. T.'ın babasının vefatı sebebiyle duydukları ve ömür boyu duyacakları acı ve ıstıraplarını kısmen de olsa karşılayabilmek amacıyla olayın meydana geliş şekli, tarihi, müteveanın statüsü, sosyal durumu, paranın alım gücü dikkate alınarak S. T. için 100.000,00-TL, B. T. için 50.000,00-TL manevi tazminatın davalı idareye başvuru tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte ödenmesi gerektiği sonucuna ulaşıldığı, davacı vekilince 19.02.2019 tarihli ıslah dilekçesiyle manevi tazminat miktarını S. T. için 50.00,00-TL, B. T. için 50.000,00-TL arttırmış ise de bilindiği üzere; manevi tazminat patrimuanda ( malvarlığında ) meydana gelen bir eksilmeyi/azalmayı karşılamaya yönelik bir tazmin aracı olmadığı, manevi tazminat duygusal bir tatmin aracı olduğu, ölüm olayında acının en çok yaşandığı an ölüm haberinin ilk alındığı an olduğu, yine elemin bölünerek bir kısmının davanın ilk açılışında, kalan kısmının daha sonra artırımda bulanarak talep edilmesi, manevi tazminatın özüne ve işlevine aykırı düşeceği kanaatine ulaşıldığı, bu durumda; 19.02.2019 tarihli artırım dilekçesinin manevi tazminat miktarının S. T. için 50.000,00-TL, B. T. için 50.000,00-TL arttırımına ilişkin kısmının reddi gerektiği sonuç ve kannatine ulaşıldığı gerekçesiyle Konya 2. İdare Mahkemesi'nce verilen 09/10/2019 tarih ve E:2017/1477, K:2019/1160 Sayılı karar ile davacıların maddi tazminat istemlerinin kabulüyle eş S. T. için 2.436.575,00-TL, çocuk B. T. için 1.025.542,00-TL olmak üzere toplam 3.462.117,00-TL maddi tazminatın 200,00.-TL'sinin davalı idareye başvuru tarihi olan 29.01.2016 tarihinden itibaren, 3.461.917,00-TL tazminatın ise ıslah dilekçesinin davalı idarelere tebliğ tarihi olan 09.05.2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacılara ÖDENMESİNE, davacıların manevi tazminat istemlerinin kısmen KABULÜ ile eş S. T. için 100.000,00-TL, çocuk B. T. için 50.000,00 TL olmak üzere toplam 150.000,00 TL manevi tazminatın davalı idareye başvuru tarihi olan 29.01.2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacılara ödenmesine, davacıların manevi tazminat isteminin 100.000,00-TL'lik kısmının ise REDDİNE karar verilmiştir.

İSTİNAF DİLEKÇESİNİN ÖZETİ :Davacı vekili tarafından; mahkemece hükmedilen tazminat miktarının az olduğu, davalı tarafın haksız ve mesnetsiz istinaf itirazlarının reddi ile hiçbir hukuki geçerliliği bulunmayan istinaf başvurusunun usulden ve esastan reddine karar verilerek mahkeme kararının kaldırılarak manevi tazminat miktarının tamamının kabulüne karar verilmesi gerektiği, Davalı idare vekili tarafından ise; tazminat miktarının emsal nitelikte olduğu değerlendirilen davalarda hesaplanan miktarlara göre yüksek olduğu, hükmedilen tazminat miktarının sebepsiz zenginleşmeye sebep olmaması gerektiği ayrıca idarenin harçlardan muaf olduğu ve mahkeme kararının usul ve esas bakımından hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek kaldırılması istenilmektedir.

DAVALI İDARE SAVUNMASININ ÖZETİ :Davacı istinaf isteminin reddi ile İdare istinaf isteminin kabulüne karar verilmesi gerektiği savunulmuştur.

Karar veren Konya Bölge İdare Mahkemesi 4. İdari Dava Dairesi'nce işin gereği görüşüldü:

KARAR : HUKUKİ DEĞERLENDİRME :

Dava; davacıların kanuni yakınları olan Hava Pilot Kurmay Yüzbaşı M. T.'ın 1. Ana Jet Üs Komutanlığı'nda görevli olduğu sırada içinde bulunduğu F-4 jet uçağının 05.03.2015 tarihinde Konya il merkezi yakınlarında düşmesi sonucu hayatını kaybetmesi nedeniyle desteğinden yoksun kaldıkları öne sürülerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davacılardan adı geçenin eşi S. T. için 100,00-TL maddi, 100.000,00-TL manevi, çocuk B. T. için ise 100,00-TL maddi, 50.000,00-TL manevi tazminatın yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenildiği, , davacılar vekilinin 19/02/2019 tarihinde Mahkemeye sunulan ıslah dilekçesi ile müddeabih artırılarak S. T. için 2.436.575,00-TL maddi, 150.000,00-TL manevi, çocuk B. T. içinse 1.025.542,00-TL maddi, 100.000,00-TL manevi tazminatın olay tarihinden ( 05.03.2015 ) itibaren yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.

Duruşma, yargılama faaliyetinde yüzyüzelik ilkesinin gereği olup, bu usule uyulmaması adil yargılanma hakkının ihlali anlamına gelecek önemde bir eksikliktir. İdari yargıda duruşma yapılacak haller ve takdiren yapılmayabilecek haller 2577 İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 17. maddesinde düzenlenmiştir. Anılan Kanun hükmünün 1. fıkrasında " Danıştay ile idare ve vergi mahkemelerinde açılan iptal ve yirmibeşbin Türk Lirasını aşan tam yargı davaları ile tarh edilen vergi, resim ve harçlarla benzeri mali yükümler ve bunların zam ve cezaları toplamı yirmibeşbin Türk Lirasını aşan vergi davalarında, taraardan birinin isteği üzerine duruşma yapılır." kuralına yer verilmiştir.

Yukarıda anılan mevzuat hükmünün değerlendirilmesi sonucu, idare mahkemelerinde; İPTAL DAVALARI (tamamı ) ve 25.000.-TL'Yİ AŞAN TAM YARGI DAVALARINDA, talep halinde duruşma yapılmasının mecburi olduğu, 25.000.-TL'nin altında kalan ( bu rakam her yıl yeniden değerlendirme oranına göre güncellenmekte olup 2019 yılı için 44.000,00-TL'dir ) TAM YARGI davalarında hakimin takdirinde olduğu sonucuna varılmaktadır.

Bu durumda, 2577 Sayılı Kanun'un yukarıda anılan hükmü uyarınca duruşma yapılarak karar verilmesi gerekirken bu mecburi usul kuralına uyulmadan karar verildiği görüldüğünden, istinaf başvurusuna konu kararın kaldırılması gerektiği sonucuna varılmıştır.

SONUÇ : Açıklanan nedenlerle

1-) İstinaf isteminlerinin kabulüne,

2-) Konya 2. İdare Mahkemesi'nin 09/10/2019 tarih ve E:2017/1477, K:2019/1160 Sayılı kararının kaldırılmasına,

karar verilmiştir.