
Özet:
MAHKEMESİ : Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/453 E., 2023/438 K.
DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kelkit Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
SAYISI : 2017/210 E., 2022/362 K.
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın vekili tarafından her iki boşanma davası ve fer'îleri yönünden duruşma istemli olarak temyiz edilmiş olup kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 21.01.2025 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen günde temyiz eden davacı-karşı davalı ... vekili Avukat ... ile karşı taraf davalı-karşı davacı ... vekili Avukat ... geldiler. Gelenlerin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen günde Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
Taraflar arasında görülen karşılıklı boşanma davasının yapılan yargılaması sonucunda İlk Derece Mahkemesince; davalı-karşı davacı erkeğin, aile mahremiyetine ilişkin olayları başkalarına anlattığı, müşterek konutun ihtiyaçlarını karşılamadığı, davacı-karşı davalı kadına fiziksel şiddet uyguladığı ve hakaret ettiği, buna karşın davacı-karşı davalı kadının erkeği eve almadığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin ağır, kadının az kusurlu olduğu gerekçesi ile her iki boşanma davasının kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir. Hükmün davacı-karşı davalı kadın vekili tarafından erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, nafakanın miktarı; davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından ise kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, nafaka ve tazminatlar yönünden istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince "...tarafların son yaşanan ve erkeğin kadından şikayetçi olması ile kadın yönünden kovuşturma yapılan Kelkit Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/231 esas sayılı dava dosyasına konu eylemden önce birlikte yaşamaya devam ettikleri, dolayısıyla her iki taraf yönünden öncesinde yaşanmış olan olayların tarafların evliliği sürdürmüş olmaları nedeniyle affedilmiş sayılması gerektiği, bu ceza dosyası ve tanık anlatımlarıyla sabit olduğu üzere, kadının sebepsiz yere erkeği eve almadığı, bu duruma erkeğin kadını darp etmesi ve onu tehdit etmesinin sebep olduğu iddia edilmiş ise de, kadının bu iddialarını teyit edecek tanık anlatımının bulunmadığı bu yönde davalık oldukları gözetildiğinde kadının şikayetinin bulunmayışı, rapor aldırmayışı da gözetildiğinde, aksi yöndeki, hayatın olağan akışına uygun düşmeyen tanık anlatımlarına da itibar edilmeyeceği, dolayısıyla kadın tarafından erkeğe izafe edilen kusurların somut delille desteklenmediğinden varit görülmediği, erkeğin az kusurlu kabul edilmesinin ve kadının davasının da kabulünün yerinde olmadığı, boşanmaya kadının tam kusurlu davranışlarının sebep olduğu..." gerekçesi ile davalı-karşı davacı erkek vekilinin istinaf başvurusunu kabulü ile davacı-karşı davalı kadının davasının reddine, davalı-karşı davacı erkeğin davasının kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince, davacı-karşı davalı kadının, erkek ile birlikte yaşadığı ve erkeğin kusurlu davranışlarını affettiği, bu nedenle erkeğe kusur yükleme olanağı bulunmadığı, kadının ise erkeği sebepsiz yere eve almadığı gerekçesi ile kadının boşanmaya sebebiyet veren olaylarda tam kusurlu olduğu kabul edilmiş ise de, toplanan delillerden ilk derece mahkemelerinin de kabulünde olduğu üzere erkeğin, evlilik birliği sırasında, süre gelen şekilde aile mahremiyetine ilişkin olayları başkalarına anlattığı, ortak konutun ihtiyaçlarını karşılamadığı, kadına fiziksel şiddet uyguladığı ve hakaret ettiği sabittir. Taraflar arasında görülen ve kadının beraati ile sonuçlanan Kelkit Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/231 Esas sayılı dosyasında kadının savunmalarında da belirtildiği üzere, kendisine fiziksel şiddet uygulayan erkeği, bir defaya mahsus olarak ortak konuta kabul etmeyen ve bu durumu ceza yargılaması sırasında erkeğin fiziksel şiddet uygulamasından endişe ettiği için yaptığını beyan eden kadının bu davranışının, erkeğin süre gelen eylemleri de nazara alındığında kadına kusur olarak yüklenmesi doğru olmadığı gibi, kadının erkeğin eylemlerini affettiği yahut hoşgörü ile karşıladığına kabule elverişli delil de bulunmamaktadır. Şu halde aile mahremiyetine ilişkin olayları başkalarına anlatan, ortak konutun ihtiyaçlarını karşılamayan, kadına sürkli fiziksel şiddet uygulayan ve hakaret eden davalı-karşı davacı erkek birliğin temelinden sarsılmasında tamamen kusurlu olup, davalı-karşı davacı erkeğin davasının reddi ile davacı-karşı davalı kadının davasının kabulüne karar verilmesi gerekirken, delillerin değerlendirilmesinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
KARAR
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının her iki boşanma davası yönünden BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına,
Duruşma için takdir olunan 28.000,00 TL vekâlet ücretinin ....'den alınarak ...'e verilmesine,
Peşin alınan harcın istek halinde yatırana geri verilmesine,
Dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,21.01.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.