Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, davalıya ait işyerinde satış danışmanı olarak çalıştığını, 1475 sayılı Kanunun 14/1-5 madde hükmüne göre yaş hariç emeklilik koşullarını elde etmesi nedeniyle iş sözleşmesini fesh ettiğini ancak işverence haklarının ödenmediğini ileri sürerek kıdem tazminatı ile fazla çalışma ücreti alacağının tahsilini, istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, davacının şirket kurallarına aykırı davranışlarının tespit edilmesi üzerine iş sözleşmesinin 4857 sayılı Kanunun 25/II maddesi gereği haklı olarak fesh edildiğini bu nedenle tazminat hakkı olmadığını ayrıca fazla çalışma da yapmadığından taleplerinin haksız olduğunu, savunarak davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar tarafların temyizi üzerine Dairemizin 2015/25861 E. 2018/15337 K. ve 10.09.2018 tarihli ilamı ile sair temyiz itirazları incelenmeden "Mahkemenin fiziki dosyasındaki gerekçeli kararın hüküm sonucunu içermesine rağmen, UYAP kayıtlarında bulunan gerekçeli kararda hüküm sonucunun yazılmaması ve fiziki dosyadaki gerekçeli karar ile uyap ortamındaki kararın gerekçesinin birbirini tutmaması HMK.nın 298/2 ve HMK.nın 445. maddesi ile HMK. nın uygulanmasına ilişkin yönetmeliğe aykırı olup, belgelendirmeyi bozucu nitelikte olduğundan kararın bozulması gerekmiştir." gerekçesi ile bozulmuştur.
Mahkemece, bozma ilamı sonrası bozmada belirtilen sorun giderilerek ve toplanan kanıtlar ile bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının, doğruluk ve bağlılığa uygun düşmeyen davranışı nedeniyle iş sözleşmesinin işverence haklı nedenle fesh edildiği bu nedenle kıdem tazminatına hak kazanamadığı ancak bir kısım fazla çalışma ücreti alacağı olduğu, gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne, karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı taraflar temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının tüm davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Davalıya ait işyerinde satış danışmanı olan davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Satış temsilcilerinin fazla çalışma yapıp yapmadıkları hususu, günlük faaliyet planları ile iş çizelgeleri de dikkate alınarak belirlenmelidir. Satış temsilcileri genelde belli hedeflerin gerçekleşmesine bağlı olarak prim karşılığı çalışmaktadırlar. Prim, çalışanı özendirici ve ödüllendirici bir ücret ödemesi olup işverence işçiye garanti edilmiş bir temel ücretin üzerine belirli bir usule bağlı olarak ödenen ek bir ücrettir. İşverenin istek ve değerlendirmesine bağlı olabileceği gibi, sözleşme gereği olarak da verilebilir. Fazla mesai ise kural olarak 4857 sayılı İş Kanunu’na göre, kanunda yazılı şartlar çerçevesinde, haftalık 45 saati aşan çalışmalardır. İşçi fazla mesai yapsın yapmasın prim ödemesi var ise bu ek ücrete hak kazanır. Ancak ister gezerek, isterse işyerinde çalışsın satış temsilcisi mesaisi artıkça prim alacağı artacağından, bir anlamda yüzde usulü ile çalışması söz konusu olduğundan fazla çalışma ücretinin yüzde usulünde olduğu gibi sadece zamlı kısmının (%50) hesaplanması gerekir.
Somut uyuşmazlıkta, davacının davalıya ait işyerinde satış danışmanı olarak çalıştığı ve satışlara bağlı olarak değişen oranlarda prim aldığı hususu tartışmasız olup, bu halde, yukarıda açıklandığı üzere fazla çalışma alacağı hesabı yapılırken sadece zamlı kısmının (%50) hesaplanması gerekirken %150 zamlı ücrete göre hesaplama yapan rapora itibar edilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine 24/09/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.