Sanık ... hakkında 2007 ve 2008 takvim yıllarında muhteviyatı itibariyle sahte fatura düzenleme suçlarından verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarına karşı katılan vekilinin itirazının Adıyaman 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2015/814 D.iş sayılı kararı ile kabul edilerek hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararları kaldırıldığından, mahkemece bu konuda yeniden karar verilmesinin mümkün olduğu görülmüştür.
Sanıklardan ... hakkında 2007 takvim yılında sahte fatura kullanma ve muhteviyatı itibariyle sahte fatura düzenleme suçları ile her iki sanık hakkında 2008 takvim yılında muhteviyatı itibariyle sahte fatura düzenleme suçlarından kurulan hükümlere yönelik sanıklar müdafi ve katılan vekilinin temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Sanıklara yüklenen suçların yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibarıyla, 5237 sayılı TCK'nin 66/1-e ve 67/4 maddelerinde öngörülen zamanaşımının suç tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış, sanıklar müdafi ile katılan vekilinin temyiz talepleri bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarıca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, aynı Yasanın 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak sanıklar hakkındaki kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5237 sayılı TCK'nin 66/1-e, 67/4 ve 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddeleri gereğince DÜŞMESİNE,
Sanıklar hakkında 2008 takvim yılında sahte fatura kullanma suçundan kurulan hükümlere yönelik katılan vekili ile sanıklar müdafinin temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Sanıklar hakkında 2008 takvim yılında sahte fatura kullanmak suçundan açılan kamu davasında, sanıkların faturaların gerçek mal alışverişine dayandığını savunması karşısında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi bakımından, sanıkların kullandığı ve sahte olduğu iddia olunan faturaları düzenleyen Hakser İş. Tic. Ltd. Şti. Hakkında karşıt inceleme yapılıp yapılmadığı araştırılarak yapılmış ise hakkında düzenlenen vergi inceleme ve sair raporların onaylı suretleri getirtilerek incelenmesi, sahte fatura düzenlemek suçundan dava açılıp açılmadığının, açılmış ise akıbetinin araştırılması, dava dosyaları getirtilip incelenerek özetinin duruşma tutanağına geçirilmesi, bu davayı ilgilendiren ve sahtecilikle ilgili olan delillerin onaylı örneklerinin dava dosyasına konulması, faturaların gerçek alım-satım karşılığı olup olmadığının belirlenmesi yönünden mal ve para akışını gösteren sevk ve taşıma irsaliyeleri, teslim tesellüm belgeleri, bedellerinin ödendiğine ilişkin ticari teamüle uygun kanıtlama yeteneği olan geçerli ödeme belgeleri ve satıcının kasasına ya da banka hesabına girip girmediğinin tespiti ile faturaları düzenleyen mükelleflerin yeterli üretimi, mal girişi ya da stoku olup olmadığı da araştırılıp, defter ve belgeler üzerinde karşılaştırmalı bilirkişi incelemesi yaptırılması, faturaları düzenleyen şirket yetkililerinin, CMK'nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatılarak tanık sıfatıyla dinlenmesi; kendilerinden, sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak düzenlediklerinin sorulması, toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilip sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden, eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hükümler kurulması,
Kabul ve uygulamaya göre de;
a) Sanıkların Hakser İnşaat isimli firmadan aldıkları 10.01.2008 tarihli faturayı KDV indiriminde kullandıkları ve buna göre suç tarihinin de faturanın kullanıldığı beyanname tarihi olan 26.02.2008 olduğu, 08.02.2008 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 5728 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik ile 213 sayılı VUK'nin 359/b-1 maddesinde öngörülen cezanın alt sınırının 3 yıl hapis cezasına çıkarıldığı gözetilmeden, eksik ceza tayin edilmesi,
b) Vergi Dairesi Başkanlığı‘nın 07.03.2012 tarihli 2012-A-1428/11 sayılı suç duyurusu raporuna konu edilen, ... İnşaat Ltd. Ştri. isimli mükelleften temin edilen faturaların tamamının 2008 yılı Ocak ayına ait olması ve KDV indiriminde kullanılması nedeniyle, aynı beyanname döneminde birden çok sahte fatura kullandığı kabul edilen sanıklar hakkında TCK'nin 43. maddesinin uygulanma koşullarının bulunmadığı, faturaların adet ve tutarları, zarar miktarı, kastın yoğunluğu ve suçun işlenmesindeki özellikler dikkate alınarak temel cezanın alt sınırdan uzaklaşılarak tayin edilmesiyle yetinilmesi gerektiği gözetilmeden zincirleme suç hükümlerinin uygulanması,
c)5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafi ile katılan vekilinin temyiz talepleri bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 18.02.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.