Bölge Adliye Mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle temyiz edenlerin sıfatları, başvuruların süresi, kararların niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi;
Sanık hakkında göçmen kaçakçılığı suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine karşı istinaf başvurularının düzeltilerek esastan reddine dair kararın CMK’nin 286/2-b maddesi uyarınca temyizi mümkün bulunmadığı anlaşılmakla, sanık müdafin bu karara yönelik temyiz isteminin CMK'nin 298/1. madde ve fıkrası uyarınca REDDİNE, incelemenin sanık müdafin ve katılan Ticaret Bakanlığı vekilinin sanık hakkında zincirleme rüşvet alma suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazları ile sınırlı olarak yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Bölge Adliye Mahkemesince CMK'nin 280/1-a maddesi delaletiyle aynı Kanun'un 303/1-a maddesi gereğince duruşma açılmaksızın, sanığın rüşvet alma suçundan üç kez cezalandırılmasına dair mahkumiyet hükümleri kaldırılıp zincirleme suç hükümleri uygulanmak suretiyle tek mahkumiyet hükmü kurularak istinaf istemlerinin düzeltilerek esastan reddine karar verilmiş ise de; zincirleme suç hükümlerinin uygulanmasına karar verilebilmesi için CMK'nin 280/1-g maddesi uyarınca duruşma açılarak, delillerin değerlendirilmesi yapıldıktan sonra hüküm kurulması gerektiği gözetilmeyerek, CMK'nin 280/1-a maddesi kapsamına girmediği halde duruşma açılmaksızın dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda istinaf başvurularının düzeltilerek esastan reddine karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafin ve katılan Ticaret Bakanlığı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden sair yönleri incelenmeyen hükmün CMK'nin 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 18/09/2012 tarihli ve 2012/1-941-1780 sayılı, 12/04/2011 tarihli ve 51-42 sayılı Kararlarında da belirtildiği üzere, temyiz aşamasında geçen sürenin, CMK'nin 102. maddesinde yazılı azami tutukluluk süresinin hesabında dikkate alınmayacağı, 5271 sayılı CMK'nin 102. maddesinde öngörülen tutuklama sürelerindeki sınırların da aşılmadığı anlaşılmış olup, sürdürülen tutuklama tedbirinin orantılı bulunması ve tutuklama tarihine göre sanığın tahliye isteminin REDDİNE, bozmaya konu kararın niteliği de nazara alınarak aynı Kanun'un 304/2-b maddesi gereğince dosyanın Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay C.Başsavcılığına TEVDİNE 11/11/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.