Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın, dava şartı yokluğundan usulden reddine dair verilen hükme karşı Adalet Bakanlığı tarafından kanun yararına bozma yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, polis memuru olan müvekkilinin 15/02/2018 tarihinde davalı sandığa üye olduğunu, 08/02/2021 tarihinde emekli olması üzerine Polis Bakım ve Yardım Sandığı sisteminde birikmiş olan alacağını davalıdan talep ettiğini, davalı tarafından 11.590,00 TL ödeme yapıldığını ancak ödemenin eksik yapıldığını beyan ederek, davalı tarafından eksik ödenen 2.654,00 TL alacağın tahsili isteminde bulunmuştur.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Yıldırım İlçe Tüketici Hakem Heyeti tarafından 26/05/2021 tarihinde başvurunun görevsizlik nedeniyle reddine karar verilmiş; itiraz üzerine Bursa 4. Tüketici Mahkemesi’nin 2021/290 esas ve 2021/295 sayılı kararı ile dava konusu uyuşmazlık değerinin 2.654,00 TL olduğu, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun uyarınca dava konusu uyuşmazlıkta tüketici hakem heyetine başvurulmasının zorunlu olduğu, tüketicinin başvurusu nedeni ile hakem heyetince verilen görevsizlik kararının yerinde olmadığı ve uyuşmazlıkta hakem heyetinin görevli olduğu gerekçesi ile davanın, dava şartı yokluğundan usulden reddine, Yıldırım İlçe Tüketici Hakem Heyeti kararının iptaline kesin olmak üzere karar verilmiş; hükmün Adalet Bakanlığı tarafından HMK’nın 363. maddesi gereğince kanun yararına bozulması talep edilmiştir.
Dosya kapsamından; eldeki davada polis memuru olan davacı, Polis Bakım ve Yardım Sandığı sisteminde birikmiş olan alacaklarının tahsilini davalı Polis Bakım ve Yardım Sandığından talep etmiş; Tüketici mahkemesi tarafından davacı tüketici olarak kabul edilerek, uyuşmazlıkta hakem heyetinin görevli olduğu gerekçesi ile başvurunun, dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir. Kamu görevlisi olan davacı ile davalı Polis Bakım ve Yardım Sandığı arasındaki ilişki sözleşme ilişkisi olmayıp, kamu hukuku ilke ve kurallarına tabi olduğundan; somut olayda mahkemece davanın yargı yolu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, davacı tüketici olarak kabul edilerek, bu gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olmuş, bu nedenle 6100 sayılı HMK’nın 363. maddesi gereği kanun yararına bozma isteminin kabulüne karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ:
Yukarıda açıklanan nedenlerle Adalet Bakanlığının kanun yararına bozma itirazlarının kabulüyle, 6100 sayılı HMK’nin 363. maddesi uyarınca hükmün, hukuki sonuçlarına etkili olmamak kaydı ile KANUN YARARINA BOZULMASINA, bozma kararının bir örneğinin Resmi Gazetede yayınlanmak üzere Adalet Bakanlığına gönderilmesine 07/12/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.