Dava konusu istem: bünyesinde sözleşmeli personel olarak görev yapan davacının 31/12/2015 tarihi itibarıyla sözleşmesinin yenilenmeyerek görevine son verilmesine ilişkin işlemin iptali ile bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal ve özlük haklarının yasal faiziyle birlikte tarafına ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; davacının görevli bulunduğu … Başkanlığı'nın 24/11/2015 tarihli yazısında, davacı ile ilgili olarak, dönem içerisinde iş performansının yeterli görülmediğinden hakkında menfi kanaat edinildiği, hizmet içi ve dışı davranışlarında yazılı savunmasını gerektirecek ciddi bulgulara rastlanılmamakla birlikte, memuriyet disiplini açısından tutum ve davranışlarının olumsuz olarak değerlendirildiği; göreve devamının uygun mütalaa edilmediği ve sözleşmesinin yenilenmemesinin uygun olacağının belirtilerek davacı ile imzalanan sözleşme metninin 12. maddesinde de; … Müsteşarlığının sözleşmeyi tek taraflı olarak tazminat ödenmesine mahal kalmaksızın feshetmek yetkisine haiz olduğu ve bundan dolayı davacının hiç bir hak ve talep iddia etmemeyi kabul ettiği görüldüğünden, davacının sözleşmesinin yenilenmemesine ilişkin işlemin kamu yararına ve hizmet gereklerine uygun olduğu ve anılan işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
… Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu ... İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, işine son verme gerekçesi olarak her ne kadar ihtiyaç bulunmadığı öne sürülmüş ise de bu pozisyonda yeni personel alımı ilanı yapıldığı, hakkında herhangi bir soruşturma yapılmadığı, sözlü ya da yazılı herhangi bir uyarı almadığı, göreve son verme konusunda yeterli olmayan sebepler ileri sürüldüğü belirtilerek Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, dava konusu işlemin mevzuat hükümlerine uygun olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan … Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Davacının, 2937 sayılı Kanun'un 2. ve 10. maddeleri uyarınca sözleşmeli statüde 12/12/2011 tarihinde "Mütercim-Tercüman-Monitör (Gürcüce Monitör)" olarak göreve başladığı; bu görevinin aynen 2012, 2013, 2014 ve 2015 yılları için de yenilenen sözleşmeler ile devam ettirildiği; 27/11/2015 tarih ve … sayılı işlem ile hizmetine ihtiyaç kalmadığından bahisle sözleşme bitim tarihi olan 31/12/2015 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere sözleşmeli görevine son verildiği; bu hususun Personel ve Prensipler Başkanlığı'nın 27/11/2015 tarihli yazısı ile davacının görev yapmakta olduğu Sinyal İstihbaratı Başkanlığı'na bildirilmesi ve davacıya tebliği üzerine, bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
İLGİLİ MEVZUAT:
2937 sayılı Devlet İstihbarat Hizmetleri ve Milli İstihbarat Teşkilatı Kanunu’nun 2. maddesinde, "Bu Kanunda geçen deyimlerden;
a) MİT: İstihbarat Teşkilatının kısaltılmış adını,
b) MİT mensubu: Bu Kanun veya bu Kanuna göre çıkarılmış yönetmelikler de yazılı görevleri yerine getirmekle görevlendirilmiş MİT personeli ile diğer görevlileri,
c) MİT personeli;
1. MİT'in kadrosuna dahil memurları,
2. Türk Silahlı Kuvvetleri kadrolarında olup MİT'de görevlendirilenleri,
3. MİT'de çalıştırılan sözleşmeli personeli, ifade eder." ; 10. maddesinde, “MİT kadrolarında istihdam edilen memurlar, bu Kanunda belirtilen özel hükümler dışında, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu hükümlerine tabidir.
MİT'de istihdam edilen sözleşmeli personelin istihdam şekli, sözleşme esasları, alacakları ücretlerin taban ve tavanı ile sağlık işlerine ait esaslar, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 4. maddesindeki sözleşmeli personel istihdamına ilişkin şartlar aranmaksızın, yönetmelikle düzenlenir...” hükümlerine yer verilmiştir.
Milli İstihbarat Teşkilatı Personel Yönetmeliği'nin "Sözleşme Esasları" başlıklı 124. maddesinde "... (9) Sözleşme, personelin göreve başlayacağı tarihten itibaren yıl sonuna kadar, müteakip sözleşme ise aksine bir zorunluluk yoksa bir yıl süreli yapılır. ... (11) Taraflar, sözleşmenin bitiminden bir ay önce, ihbarda bulunmak kaydıyla sözleşmeyi sona erdirebilir ..." düzenlemelerine yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Anayasa’nın 128. maddesine göre Devletin, genel idare esaslarına göre yürütmekle yükümlü olduğu kamu hizmetlerinin gerektirdiği asli ve sürekli görevler ancak memurlar ve diğer kamu görevlileri eliyle yürütülebilecektir.
Anayasa Mahkemesinin 10.03.2011 tarihli ve E:2008/54, K:2011/45 sayılı kararında da belirtildiği üzere; sözleşmeli personel, Anayasa’nın 128. maddesinde sayılan “memurlar” kapsamında olmadığı gibi, idare ile arasındaki sözleşme özel hukuk sözleşmesi olmayıp gördüğü hizmetin niteliği gereği de işçi sayılmamaktadır. İdare, ihtiyaç duyması halinde ve idari hizmet sözleşmesi imzalamak suretiyle sözleşmeli personeli istihdam edebilmektedir.
Sözleşme süresi sonunda, sözleşmenin yenilenip yenilenmemesi konusunda idarenin takdir yetkisi bulunduğu gibi, haklı nedenlerin bulunması durumunda sözleşmeli personelin sözleşme süresi dolmadan sözleşmelerinin feshedilebilmesi mümkün ise de; asli ve sürekli nitelikte kamu hizmeti ifa eden sözleşmeli personelin içinde bulunduğu kamu hukuku bağlantılı, esasları idare tarafından önceden düzenlenmiş, güvenceli durum sebebiyle yenilememenin veya feshin haklı sebeplere dayanması gerekmektedir.
Davacının, 2937 sayılı Kanun'un 2. ve 10. maddeleri uyarınca sözleşmeli statüde 12/12/2011 tarihinde "Mütercim-Tercüman-Monitör (Gürcüce Monitör)" olarak göreve başladığı; bu görevinin aynen 2012, 2013, 2014 ve 2015 yılları için de yenilenen sözleşmeler ile devam ettirildiği; 27/11/2015 tarih ve … sayılı işlem ile hizmetine ihtiyaç kalmadığından bahisle sözleşme bitim tarihi olan 31/12/2015 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere sözleşmeli görevine son verildiği; bu hususun Personel ve Prensipler Başkanlığı'nın 27/11/2015 tarihli yazısı ile davacının görev yapmakta olduğu Sinyal İstihbaratı Başkanlığı'na bildirilmesi ve davacıya tebliği üzerine bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Bakılan uyuşmazlıkta, davacının sözleşmeli personel olarak çalıştığı ve davacının hizmetine ihtiyaç kalmaması nedeniyle, bir yıllık olan ve 31/12/2015 tarihinde süresi dolan sözleşmesinin, Personel Yönetmeliğinin 124. maddesinin 11. fıkrası ve MİT Müsteşarlığında Sözleşmeli Olarak Çalıştırılacak Personele Ait Sözleşme Metninin 15. maddesi uyarınca 31/12/2015 tarihi itibarıyla sona erdirildiği anlaşılmakta olup, davacının sözleşmesinin yenilenmeme nedeni olarak gösterilen görev yaptığı Sinyal İstihbarat Başkanlığı yazısında, davacının hizmetine ihtiyaç duyulmadığı kanaatinin bildirildiği ileri sürülmekte ise de davacının başarısız veya yetersiz olduğuna ya da hizmetine ihtiyaç kalmadığına yönelik davalı idarece yapılmış bir tespit bulunmadığı, bu hususlara ilişkin olarak idarece dosyaya açıklayıcı somut bilgi ve belge sunulmadığı gibi dosyaya sunulan 2012, 2013, 2014 yıllarına ait personel sicil değerlendirilmesinde de davacının çok başarılı şekilde değerlendirildiği görüldüğünden davacının hizmet sözleşmesi feshinin haklı bir nedene dayanmadığı anlaşılmaktadır.
Bu itibarla, dava konusu işlemde hukuka uygunluk, davanın reddi yönündeki ... İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu … İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanun'un 49. maddesine uygun bulunan davacının temyiz isteminin kabulüne,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu … İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın … İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesine gönderilmesine, (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere) 29.01.2020 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
(X) KARŞI OY :
Davanın reddi yönündeki ... İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu … İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi kararı hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir neden de bulunmadığından temyiz isteminin reddi ile anılan kararın onanması gerektiği görüşü ile Daire kararına katılmıyoruz.