Özet:
- Kooperatife borcu olan ortağın; tapu iptal ve tescil, ayıp işler bedeli ve kira kaybı davası açması mümkün değildir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatif üyesi olduğunu, adına tahsisli dairenin kooperatif adına tapuya tescil edildiğini yapılan işlemin usul ve yasaya aykırı olduğunu, tapuda kooperatif adına olan kayıt ve tescilin iptaliyle müvekkili adına tapuya kayıt ve tescilini, konuttaki eksik ve ayıplı işler bedeli olan 19.236,15 TL maddi tazminatın temerrüte düştükleri tarihten itibaren temerrüt faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini, müvekkiline konutunun geç teslimi nedeniyle kira kaybının saptanarak fazlaya ilişkin hakların saklı kalması kaydıyla şimdilik 2.000,00 TL maddi, kişilik haklarına ağır saldırı niteliği taşıdığından doğan manevi zarar karşılığı olarak 3.000,00 TL manevi tazminatın tahsilini, tescil talebi olması nedeniyle müvekkilinin ana sözleşme ve kooperatif genel kurul kararlarına göre davalı kooperatife gerçek ve geçerli aidat borcunun olup olmadığının tespitine, müvekkilinin aidat borcu olduğu tespit edildiği takdirde alacağından mahsubuna karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının kooperatif üyesi olarak sorumluluklarını yerine getirmediğini, ödemesi gereken aidat borçlarını ödemediğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacı ve dava dışı kooperatif üyesi... dışında diğer ortakların davalı kooperatife borçlarının olmadığının tespit edildiği, kooperatife borcu olan ortağın tapu iptal ve tescil talebinde bulunamayacağı gerekçesiyle, tapu iptal ve tescil ile bu isteme bağlı olarak talep edilen ayıp işler bedeli, kira kaybı bedeli taleplerinin ve manevi tazminat isteminin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ:
Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 29.01.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.