Özet:
- Sanığın eylemi gerçekleştirdiği sırada maktülün uyku halinde olduğunun anlaşıldığı dolayısıyla eylemin "beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı işlenmesi" nedeniyle Türk Ceza Kanunu'nun ilgili maddesi gereğince cezalandırılması yerine suç vasfında yanılgıya düşülerek eylem sırasında maktulün uyuyup uyumadığı tam olarak tespit edilemediği gerekçesiyle kasten öldürme suçundan Türk Ceza Kanunu'nun ilgili maddesi uyarınca cezalandırılmasına karar verilmesi, bozmayı gerektirmiştir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık ... hakkında maktul ...’a yönelik kasten öldürme suçunun sübutu kabul, takdire ilişen cezayı azaltıcı nedenin nitelik ve derecesi kabul ve takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle değerlendirilip reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafilerinin; eksik incelemeye ve haksız tahrik hükmünün uygulanması gerektiğine ilişkin ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Oluşa ve dosya içeriğine göre;
1)Sanığın soruşturma aşamasında Kolluk, Savcılık ve Sorgudaki savunmaları ile tüm dosya kapsamına göre; eylemi gerçekleştirdiği sırada maktülün uyku halinde olduğunun anlaşıldığı dolayısıyla eylemin "beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı işlenmesi" nedeniyle 5237 sayılı TCK'nin 82/1-e maddesi gereğince cezalandırılması yerine suç vasfında yanılgıya düşülerek eylem sırasında maktulün uyuyup uyumadığı tam olarak tespit edilemediği gerekçesiyle kasten öldürme suçundan TCK'nin 81. maddesi uyarınca cezalandırılmasına karar verilmesi,
2)Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih, 2014/140 E. ve 2015/85 K. sayılı kararı ile TCK'nin 53. maddesinin iptal edilen bölümlerinin değerlendirilmesi zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, hükmün tebliğnamedeki düşünce gibi BOZULMASINA, CMUK'un 326/son maddesi uyarınca ALEYHE TEMYİZ OLMADIĞINDAN ceza miktarı yönünden sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 20/11/2019 gününde oy birliği ile karar verildi.