Davacılar vekili dava dilekçesinde, davacıların kardeşi evlat edinen ...'ın evlat edinme tarihinde ehliyetsiz olduğunu ileri sürerek ... ile arasındaki evlatlık ilişkisinin kaldırılmasını istemiş; İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen karar, davalı vekili tarafından istinaf edilmiş, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi üzerine davalı vekilince istinaf isteminin esastan reddi kararı temyiz edilmiştir.
TMK'nin 318. maddesinde, evlât edinmenin esasa ilişkin diğer noksanlıklardan biriyle sakat olması durumunda, Cumhuriyet Savcısı veya her ilgilinin evlâtlık ilişkisinin kaldırılmasını isteyebileceği; 405. maddesinde, akıl hastalığı veya akıl zayıflığı sebebiyle işlerini göremeyen veya korunması ve bakımı için kendisine sürekli yardım gereken her erginin kısıtlanacağı; 449. maddesinde, vesayet altındaki kişi adına kefil olmak, vakıf kurmak ve önemli bağışlarda bulunmanın yasak olduğu; 463. maddesinde de, vesayet makamının izninden sonra denetim makamının da iznini almak kaydıyla vesayet altındaki kişinin evlât edinmesinin mümkün olduğu hüküm altına alınmıştır.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinden; davacıların kardeşi ...'ın Tarsus 2. Aile Mahkemesi'nin 2014/74 esas sayılı dosyasında eşi ...'ın önceki evliliğinden olma kızı davalı ...'i evlat edinmek için ... ve ...'i hasım göstermek suretiyle dava açtığı, yargılama aşamasında davacı ...'in eşi ... ile davalı ...'in eşi ...'ın davaya muvafakat ettiği fakat davacı ...'in akli melekeleri hususunda Mahkemece şüphe duyulması üzerine re'sen Sulh Hukuk Mahkemesine ihbarda bulunularak vasi tayini hususunda gerekli değerlendirmenin yapılmasının istendiği, ... Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesince davacı ... hakkında düzenlenen 03.04.2015 tarihli raporda, adı geçenin Alzheimer tipi demans hastası olduğu ve vasi tayininin uygun olduğunun bildirilmesi üzerine, Tarsus 1. Sulh Hukuk Mahkemesince 29.06.2015 kesinleşme tarihli, 2014/899-2015/387 sayılı karar ile davacı ...'in kısıtlanmasına ve davalı ...'in eşi ... ...'in vasi olarak atanmasına karar verildiği, vasi ...'ın talebi üzerine vesayet makamınca 30.06.2015 tarihli ek karar ile evlat edinme davasında kısıtlıyı temsil etmek üzere husumete izin kararı, 27.10.2015 tarihli ek karar ile de kısıtlı ...'ın ...'i evlat edinmesine izin kararı verildiği, denetim makamı Tarsus 2. Asliye Hukuk Mahkemesince de 08.01.2016 kesinleşme tarihli, 2015/774-895 sayılı kararı ile kısıtlı ...'ın davalı ...'i evlat edinmesine izin verildiği, nihayet Tarsus 2. Aile Mahkemesince 28.01.2016 tarihli, 2014/74-2016/52 sayılı karar ile kısıtlı ...'ın davalı ...'i evlat edinmesine karar verildiği, temyiz haklarından feragat edilmesi üzerine kararın 05.02.2016 tarihinde kesinleştiği, ...'ın 16.03.2016 tarihinde vefat ettiği anlaşılmıştır.
Türk Medeni Kanunu hükümlerine göre kısıtlı kişilerin evlat edinmesi mümkün olduğuna ve somut olayda kısıtlı ... davalı ...'i yasanın aradığı prosedüre uygun olarak evlat edindiğine göre; evlat edinenin kısıtlılık halinin TMK'nin 318. maddesi kapsamında esasa ilişkin noksanlık kabul edilerek İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile evlatlık ilişkisinin kaldırılmasına karar verilmesi doğru görülmemiş, Bölge Adliye Mahkemesi'nin istinaf isteminin esastan reddi kararı kaldırılarak, İlk Derece Mahkemesi hükmünün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle davalı vekilinin yazılı temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile Adana Bölge Adliye Mahkemesi (2.) Hukuk Dairesinin 25.01.2019 tarihli ve 2018/482 Esas, 2019/117 Karar sayılı istinaf isteminin esastan reddine dair kararının KALDIRILMASINA, İlk Derece Mahkemesi hükmünün 6100 sayılı HMK'nin 371. maddesi uyarınca BOZULMASINA, HMK'nin 373/1. maddesi gereği kararın bir örneğinin Adana Bölge Adliye Mahkemesi (2.) Hukuk Dairesine, dosyanın ise Tarsus 1. Aile Mahkemesine gönderilmesine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 17.02.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.