İSTEMİN KONUSU : Davacı adına tescilli 4 adet serbest dolaşıma giriş beyannamesi muhteviyatı eşyanın radyo özelliği bulunduğundan bahisle TRT bandrol ücreti üzerinden ek olarak tahakkuk ettirilen özel tüketim ve katma değer vergileri ile bunlar üzerinden hesaplanarak karara bağlanan para cezasına vaki itirazın reddine dair işlemin iptali yolunda tek hakim tarafından verilen İstanbul 7. Vergi Mahkemesinin 30.04.2019 tarih ve E:2019/494, K:2019/958 sayılı kararına yönelik istinaf başvurusunu reddeden İstanbul Bölge İdare Mahkemesi 5. Vergi Dava Dairesinin 30.10.2019 tarih ve E:2019/4247, K:2019/4058 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Yedinci Dairesince, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 14. maddesi hükmü uyarınca ilk inceleme ile görevlendirilen Tetkik Hakimi Tuğçe Zeynep ÇELİKBİLEK'in açıklamaları dinlendikten sonra işin gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun (6545 sayılı Kanunla değişik) 45. maddesinin 1. fıkrasında, idare ve vergi mahkemelerinin kararlarına karşı, başka kanunlarda aksine hüküm bulunsa dahi, mahkemenin bulunduğu yargı çevresindeki bölge idare mahkemesine, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde istinaf yoluna başvurulabileceği; 5. fıkrasında, bölge idare mahkemesinin, ilk inceleme üzerine verilen kararlara karşı yapılan istinaf başvurusunu haklı bulduğu, davaya görevsiz veya yetkisiz mahkeme yahut reddedilmiş veya yasaklanmış hakim tarafından bakılmış olması hallerinde, istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar vererek dosyayı ilgili mahkemeye göndereceği ve bölge idare mahkemesinin bu fıkra uyarınca verdiği kararların kesin olduğu; 6. fıkrasında ise, bölge idare mahkemelerinin 46. maddeye göre temyize açık olmayan kararlarının kesin olduğu düzenlenmiştir.
Aynı Kanun'un 46. maddesinin 1. fıkrasında, Danıştay dava dairelerinin nihai kararları ile bölge idare mahkemelerinin maddede sayılan davalar hakkında verdikleri kararların, başka kanunlarda aksine hüküm bulunsa dahi Danıştayda, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde temyiz edilebileceği belirtilmiştir.
2576 sayılı Bölge İdare Mahkemeleri, İdare Mahkemeleri ve Vergi Mahkemelerinin Kuruluşu ve Görevleri Hakkında Kanun'un 6. maddesinde, vergi mahkemelerinin genel bütçeye, il özel idareleri, belediye ve köylere ait vergi, resim ve harçlar ile benzeri mali yükümler ve bunların zam ve cezaları ile tarifelere ilişkin davaları; anılan konularda 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un uygulanmasına ilişkin davaları ve diğer kanunlarla verilen işleri çözümleyeceği; 7. maddenin 2. fıkrasında ise, 6. maddenin (a) ve (b) bentlerinde belirtilen uyuşmazlıklardan kaynaklanan toplam değeri yirmibeşbin Türk Lirasını aşmayan davaların vergi mahkemesi hakimlerinden biri tarafından tek hakimle karara bağlanacağı belirtilmiştir.
İstinaf başvurusunun idari yargılama hukukunda yeni bir kanun yolu olarak getirildiği 6545 sayılı Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un gerekçesinde ise, tahdidi olarak sayılan konular dışındaki davaların Bölge İdare Mahkemelerinde istinaf incelemesi neticesinde kesinleşeceği, böylece Danıştayın temyizen karara bağladığı iş yükünün azaltılarak içtihat mahkemesi rolünün güçlendirilmesinin amaçlandığı belirtilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Anılan mevzuat hükümleri ve 6545 sayılı Kanun'un gerekçesi birlikte değerlendirildiğinde, 2577 sayılı Kanun'un 46. maddesinin 1. fıkrasında belirtilen konuları ihtiva etmeyen davalar hakkında vergi mahkemelerince verilen kararlara karşı yapılan istinaf başvurusu üzerine bölge idare mahkemelerince verilen kararların kesin olduğu; dolayısıyla, bu kararların temyiz istemine konu edilemeyeceği sonucuna ulaşılmaktadır.
Dosyanın incelenmesinden, İstanbul 7. Vergi Mahkemesinin tek hakimle verilen temyize tabi olmayan kararının daha önce İstanbul Bölge İdare Mahkemesinde istinaf edildiği, istinaf isteminin reddedilerek söz konusu mahkeme kararının kesinleştiği görülmüştür.
Ayrıca, her ne kadar istinaf kararında, kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren otuz gün içinde temyiz yoluna başvurabileceği belirtilmişse de anılan kanun yolunun yargı yerince genişletilmesi ya da daraltılmasının mümkün olmadığı açıktır.
Bu durumda, İstanbul 7. Vergi Mahkemesince tek hakimle verilen temyiz edilmeyecek nitelikteki kesinleşmiş mahkeme kararının bozulması istemiyle yapılan temyiz isteminin, incelenmesine olanak bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. İstanbul Bölge İdare Mahkemesi 5. Vergi Dava Dairesinin 30.10.2019 tarih ve E:2019/4247, K:2019/4058 sayılı kararına yönelik TEMYİZ İSTEMİNİN İNCELENMEKSİZİN REDDİNE,
2. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, bu kararın taraflara tebliği ve bir örneğinin de Bölge İdare Mahkemesine gönderilmesini temi nen dosyanın ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 05.10.2020 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.