Dava konusu istem: Davacılar tarafından, yapılan itirazen şikâyet başvurusunun şekil yönünden reddine ilişkin ....... kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Ankara 17. İdare Mahkemesi'nin kararında; davacı şirketlerin itirazen şikâyet başvurusuna konu edilen ihalenin iptaline ilişkin ....... Belediyesi İhale Komisyonu kararının şikâyet ve itirazen şikâyet üzerine başlayan idari ve yargısal sürecin sonucunda alındığı, bu karara karşı doğrudan itirazen şikayet yoluna başvurulabileceği, beş gün olan başvuru süresinin davacılara bildirilmesi gerekirken bildirilmediğinden dolayı Anayasa'nin 40. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca itirazen şikâyete yönelik başvuru süresinin başlamayacağı, davaya konu işlemin öğrenilmesinden itibaren itirazen şikâyet başvurularına ilişkin 10 günlük sürenin davacılar bakımından da geçerli olduğu, başvuru sahibi tarafından İhalelere Yönelik Başvurular Hakkında Yönetmeliğin 8. maddesi kapsamında belirlenen eksikliklerin ihalenin iptali kararının öğrenilmesinden itibaren 10 gün içinde giderilmesinin mümkün olduğu, 5 günlük doğrudan itirazen şikâyet süresinin davacılara bildirilmemesi nedeniyle Kurum tarafından belirlenen ve elektronik ortamda yayımlanan eksikliğin 10 günlük itirazen şikâyet süresi içerisinde giderilmesi karşısında 5 gün içinde eksikliğin giderilmediğinden bahisle tesis edilen başvurunun şekil yönünden reddi kararında hukuka uygunluk görülmediği gerekçesiyle işlemin iptaline karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, itirazen şikâyet başvurularının 4734 sayılı Kanunun 54. maddesinde belirtilen şekle ilişkin koşulları taşıması gerektiği, anılan Kanun'un şikâyet ve itirazen şikâyete ilişkin maddelerinin zaman ve kaynak kaybını önlemeye yönelik olarak kısaltılmış ve sıkı koşullara bağlanmış özel usul ve esaslar içerdiği, şekle ve sürelere ilişkin koşulları taşımayan başvuruların esasını incelemeye olanak bulunmadığı, ihalenin iptali kararlarına karşı 5 gün içerisinde doğrudan Kurum'a başvuruda bulunulacağının 4734 sayılı Kanunun 56. maddesinde açıkça ifade edildiği, pilot ortak tarafından ihalenin iptali kararına karşı doğrudan Kuruma başvuruda bulunulduğu, başvuruda bulunan temsilcinin temsil yetkisinin başvuru tarihi itibariyle sona ermiş durumda olduğunun tespit edildiği, başvuru sahibi tarafından giderilebilmesi için eksikliğin 30/04/2018 tarihinde www.ihale.gov.tr adresinde ilan edildiği, başvuru süresinin son günü olan 30/04/2018 tarihi itibariyle eksikliğin giderilmediği, bu nedenle 4734 sayılı Kanunun 54. maddesinin 10. fıkrasının (c) bendine göre başvurunun şekil yönünden reddine karar verildiği, Anayasa'nın 40. maddesi gerekçe gösterilerek 5 günlük başvuru süresinin 10 gün olarak belirlenmesine olanak bulunmadığı, anılan sürelerin hak düşürücü nitelikte olduğu, süresinde kullanılmayan şikâyet ve itirazen şikâyete ilişkin hakların sürenin sonunda düştüğü, sürelerin mahiyeti ve başvuru yolları hakkında İhalelere Yönelik Başvurular Hakkında Yönetmelik ve İhalelere Yönelik Başvurular Hakkında Tebliğ'de ayrıntılı düzenlemeler yapıldığı, başvuru sahiplerinin bu usulü önceden bilmediklerinin kabulüne olanak bulunmadığı, mahkeme kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacılar tarafından savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ VOLKAN KUYUMCU'NUN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalının temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptali yolundaki Ankara 17. İdare Mahkemesi'nin 17/07/2018 tarih ve E:2018/1273, K:2018/1533 sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın istemi halinde davacı tarafa iadesine,
5. Kullanılmayan 59,10-TL yürütmeyi durdurma harcının istemi hâlinde davalı idareye iadesine,
6. Dosyanın anılan Mahkeme'ye gönderilmesine,
7. 2577 sayılı Kanun'un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 04/01/2019 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
Başkan Üye Üye Üye Üye x
(X) KARŞI OY :
Her ne kadar Dairemiz müstakar kararıyla; Anayasa'nın 40. maddesinin ikinci fıkrasında yer alan "Devlet, işlemlerinde, ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve sürelerini belirtmek zorundadır" kuralı uyarınca, idari işlemlerde bu kurala uygun bildirim yapılmamış ise kanun yollarına başvurma süresinin başlamayacağı kabul edilmekte ise de, bu içtihat yalnızca Anayasa'nın 40. maddesine uygun bildirim içermeyen işlemlere ilişkin süreler açısından geçerlidir, bu işleme karşı itirazen şikâyet başvurusu yapıldıktan sonra tarafından yapılacak işlemelere ilişkin sürelerin de başlamamış sayılmasının kabulü mümkün değildir.
Açıklanan nedenlerle, süresi içinde eksikliklerin tamamlamadığı gerekçesiyle başvurunun reddine dair kurul kararında hukuka aykırılık bulunmadığından dava konusu işlemin iptaline dair idare mahkemesi kararının bozulmasına ve davanın reddine karar verilmesi gerektiği görüşüyle karara katılmıyorum.