Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı-karşı davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı-karşı davalı vekili, asıl davada davalının 21/07/2006-27/06/2013 tarihleri arasında davacı şirket bünyesinde ihracat departmanında aralıksız olarak çalıştığını, davalının daha öncesinde haber vermeksizin Sosyal Güvenlik Kurumundan aldığı emeklilik hakkına ilişkin yazıyı sunarak 27/06/2013 tarihinde işten ayrıldığını, davalı tarafça pozisyonunun aniden boş bırakılmasının mevcut iş akışını ciddi anlamda aksattığını, müvekkili şirkete ekonomik anlamda normalin üstü risk yüklemesine sebep olduğunu, davalının emeklilikle ilgili hakkını kötüye kullandığını, ayrıca davalının 25/07/2013 tarihinde aynı sektörde hizmet veren ...Gümrükleme Ltd Şti'nde çalışmaya başladığını, yine davalının müvekkili şirketten ayrılırken imzaladığı rekabet yasağı ve sır saklamaya ilişkin sözleşme yükümlülüklerine aykırı hareket ettiğini, tüm bunlara göre davalının aldığı kıdem tazminatının kendilerine iadesi ile sır saklama, rekabet yasağı sözleşmesinde yer alan yükümlülüklerini yerine getirmemiş olması sebebiyle ödemesi gereken cezai şartın da davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen dava ile davalı karşı davacı işçi, çalıştığı dönemde yapmış olduğu fazla çalışma ücretleri ile hakettiği ve kullandırılmayan yıllık izinlerinin karşılıklarının ödenmediğini belirterek iş bu alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı-karşı davacı vekili, asıl davada müvekkili işçinin işten ayrılırken kötüniyetli olmadığını, işten ayrılırken imzaladığı sır saklama yükümlülüğü ve rekabet yasağına dair sözleşmeyi ihlal ettiğine dair davacı şirket iddialarının gerçeği yansıtmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davacı-karşı davalı vekili, birleşen davada davacı karşı davalının fazla mesai ve yıllık izin ücreti alacağı bulunduğu yönündeki iddialarının gerçek dışı olduğunu belirterek birleşen davanın reddini savunmuştur.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
İlk Derece Mahkemesince, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak asıl davanın reddine, birleşen davanın ise kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İstinaf başvurusu :
İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı davacı karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti :
Bölge adliye mahkemesince, davacı karşı davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Temyiz başvurusu :
Kararı, davacı-karşı davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davacı-karşı davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Taraflar arasında davacı karşı davalının cezaİ şart talebine ilişkin uyuşmazlık bulunmaktadır.
Somut uyuşmazlıkta; davacı işveren, davalının sır saklama yükümlülüğünü ihlal ettiği gerekçesiyle taraflarca imzalanmış sözleşme uyarınca cezaİ şart talebinde bulunmuştur. Dosyada bulunan sözleşmede cezai şart başlıklı 3. maddede; işçinin iş ilişkisi içinde ya da sözleşmesinin feshinden sonra dahi gizlilik yükümlülüğünü ve rekabet yasağını ihlal etmesi halinde bu ihlal durumu için aylık brüt maaşının dört katı kadar cezai şart ödeyeceği düzenlenmiştir.Dosya kapsamında bulunan ...10. Asliye Ceza Mahkemesinin 24/05/2016 tarih ve 2014/91 esas 2016/224 karar sayılı kararıyla sanık davalı karşı davacı işçinin katılan davacı karşı davalı şirketin müşterilerinin günlük işlemleri ile ilgili olarak ödemiş oldukları vergileri de içeren banka hesap ekstresi örneğini ...5. İş Mahkemesinde işçilik alacakları ve tazminat davası açan ... dosyasına ibraz etmesi için verdiği, bu şahsın da söz konusu hesap ekstresini dosyaya sunduğu bu haliyle sanığın meslek ve görevi gereği vakıf olduğu müşteri sırrı niteliğindeki belgeleri katılan şirketin zararına olarak kendine yarar sağlayacak şekilde bir başka kişiye vererek üzerine atılı ticari sır niteliğindeki bilgi ve belgeleri açıklamak suçu işlediğinin anlaşıldığı gerekçeleriyle 10 ay hapis ve 80 TL adli para cezasıyla cezalandırılmasına ve verilen işbu cezayla hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş olup işbu karar 22/07/2016 tarihinde kesinleşmiştir.Davalı karşı davacı işçinin, sır saklama yükümlülüğüne aykırı davrandığı kesinleşen ceza mahkemesi kararı ve tüm dosya kapsamı itibariyle sabittir. Hal böyle olunca taraflar arasındaki sözleşmede öngörülen cezai şart talebinin kabulü gerekirken, yazılı gerekçelerle talebin reddine karar verilmiş olması hatalıdır. Diğer taraftan 6098 sayılı Kanunun 182/son maddesinde, fahiş cezai şartın hâkim tarafından tenkis edilmesi gerektiği hükme bağlanmıştır. Mahkemece 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 182. maddesinin son fıkrası gereği cezai şarttan indirim yapılarak sonuca gidilmesi gerektiği gözardı edilmemelidir.Açıklanan sebeplerle, İlk Derece Mahkemesinin ret kararına karşı davacı karşı davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin bölge adliye mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Sonuç:Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 13.01.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.