İcra Hukuku Mahkemeleri ve Asliye Hukuk Mahkemeleri Arasındaki Derdestlik İlişkisi
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi
Esas No : 2019/1420
Karar No : 2019/5086
Karar Tarihi : 2019-11-12





Özet:

İcra hukuku mahkemesindeki bir dava ile genel yetkili asliye hukuk mahkemesindeki bir dava arasında derdestlik ilişkisi olmaz. Bunun sebebi, icra hukuku mahkemelerinin verdikleri kararların maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmemesidir.

Taraflar arasındaki alacak davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın usulden reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.

- KARAR -

Davacı vekili, davacı ile davalı ... arasında taşınmaz satım sözleşmesi yapıldığını, sözleşme gereği davalıya lehtar hanesi açık olarak 27.500 TL bedelli bono verildiğini, davalının taşınmazı teslim etmediğini, bononun davacıyla arasında hiç bir ilişki olmayan davalı ... tarafından kambiyo takibine konu edildiğini, davacının davalılara borçlu olmadığını, sözleşmenin yerine getirilmemesi nedeniyle cezai şart alacağının olduğunu ileri sürerek, 30.000,00 TL'nin davalılardan tahsilini, takip nedeniyle davacıdan talep edilen 38.994,50 TL'nin davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.

Davalılar vekili, derdestlik itirazında bulunarak davanın reddini istemiştir.

Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda tarafları, dava sebebi ve konusu aynı olan Erzin İcra Hukuk Mahkemesi'nde görülmekte olan dava dosyaları bulunduğu, bu davaların halen derdest olduğu gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

HMK'nun 114/1-ı maddesine göre, aynı davanın daha önceden açılmış ve halen görülmemekte olması bir dava şartıdır. Uygulamada buna derdestlik olmaması şartı denilmektedir. Bu durum aynı türdeki mahkemeler arasında olabilir. İcra hukuk mahkemeleri ise dar yetkili mahkemeler olup, şekli anlamda yargılama yaptıklarından verdikleri kararlar maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmez ve takip hukukuna ilişkindir. Bu nedenle icra hukuk mahkemesindeki bir dava ile genel yetkili asliye hukuk mahkemesindeki bir dava arasında derdestlik ilişkisi olamayacağından, mahkemece işin esasına girilerek karar verilmesi gerekirken davanın derdestlik nedeniyle usulden reddine karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir .

SONUÇ :

Yukarıda açıklanan nedenlerle yerel mahkeme hükmünün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 12/11/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.