Husumetli Tanık Beyanları Diğer Delillerle Destekleniyorsa Dikkate Alınmalıdır
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi
Esas No : 2020/3533
Karar No : 2020/20003
Karar Tarihi : 2020-12-24





Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı isteminin özeti:

Davacı, kıdem ve ihbar tazminatı ile bir kısım işçilik alacağının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı cevabının özeti:

Davalı, davanın reddini talep etmiştir.

İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:

İlk Derece Mahkemesince, yapılan yargılama sonucunda yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiştir.

İstinaf Başvurusu:

İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı, taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti:

Bölge Adliye Mahkemesince, davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine, davalı vekilinin istinaf isteminin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341. maddesi uyarınca reddine karar verilmiştir.

Temyiz:

Kararı taraf vekilleri süresinde temyiz etmiştir.

Gerekçe:

Davalının temyizi yönünden;

Miktar veya değeri temyiz kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararlar 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362/1-(a) maddesi uyarınca temyiz edilemez. Kesinlik sınırı kamu düzeni ile ilgilidir.

Dosya içeriğine göre, 31.08.2014 tarihinde iş sözleşmesinin son bulduğu anlaşılan işçinin açtığı davada; İlk Derece Mahkemesince verilen karara karşı taraflarca istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bu başvurular üzerine davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine, davalı vekilinin istinaf isteminin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341. maddesi uyarınca reddine karar verilerek davalı yönünden hüküm altına alınan ve temyize konu edilen toplam miktar 1.375,30 TL olup, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibari ile belirtilen miktarlar 47.530,00 TL olan kesinlik sınırı kapsamında kaldığından davalı vekilinin temyiz isteminin, 6100 sayılı Kanun'un 362/1-(a), 366. ve 352. maddeleri uyarınca REDDİNE,

Davacının temyizi yönünden;

1-Dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesiyle yapılan inceleme sonucunda, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına göre, Bölge Adliye Mahkemesi kararının davacı temyizi yönünden aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan yönleri usul ve kanuna uygun görülmüştür.

2-Taraflar arasında davacı işçinin fazla çalışma ücreti alacağının olup olmadığı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.

Somut olayda; davacı işçi dava dilekçesinde, B… Spor Kulübünde oynayan futbolcuların ihtiyaçları doğrultusunda hem şoförlük yaptığını, hem de kendisine verilen diğer görevleri yerine getirdiğini, davalı bünyesinde günlük sabah 08.00’de çalışmaya başladığını akşam 23.30’a kadar çalıştığını, günlük 15-16 saat mesai yaptığını, belirlenmiş bir gün olmaksızın ayda 1 veya 2 gün izin verildiğini, haftalık izin kullandırılmadığını, tüm çalışma dönemi boyunca işini en yüksek seviyede verimle yapmaya gayret ettiğini, futbol takımının ve şirket işlerinin yetiştirilebilmesi için sürekli olarak fazla mesai yaptığını, işveren tarafından görevi olmayan işler de yaptırıldığı halde itiraz etmeden bu işleri de yaptığını, davalı şirketin 24 esasına göre çalışmakta olduğunu, hafta sonları tatil yapılmadığını, futbol takımının maç ve idman programına göre işçilerin şehir içi ve şehir dışı görevlere gönderildiğini iddia etmiştir. Davalı taraf ise cevap dilekçesinde, davacı işçinin çalışması boyunca haftalık 45 saatin altında çalıştırıldığını savunmuştur. Yargılama esnasında dosyaya bilirkişi tarafından fazla çalışma hesaplamasının yapılmadığı kök raporun yanısıra fazla çalışma alacağı hesabının yapılması ve davalı tarafça peyder pey sunulan fazla çalışma ücretlerinin kabulüne ilişkin makam olurları ile imzasız bir kısım ücret pusulaların sunulması nedenleriyle üç ayrı ek rapor sunulduğu görülmektedir. İlk Derece Mahkemesince davacı fazla çalışma iddiasını ispat için tanık deliline dayanmış ise de; sunulan işyeri kaydı, davacının şoför olması ve yaptığı işin mahiyeti karşısında bu iddianın ispatlanamadığı kanısına varılarak fazla çalışma alacağı talebi reddedilmiştir. Tarafların istinaf başvurusu üzerine Bölge Adliye Mahkemesince davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine, davalı vekilinin istinaf isteminin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341. maddesi uyarınca reddine karar verilmiş olup, gerekçeli kararda davacının davalı bünyesindeki spor kulübünde 09/11/2001-31/08/2014 tarihleri arasında takımın şoförü olarak çalıştığı, mahkemece kök rapordaki tespitlere göre fazla çalışmanın ispatlanamadığından reddedilmesinin yerinde olduğu belirtilmiştir.

Ne var ki,spor kulübünde şoför olarak çalıştığı anlaşılan davacı işçinin fazla çalışma ücreti alacağının reddi yerinde değildir. Yargılama esnasında davalı tarafça da husumetli olduklarına dair itiraz edilen davacı tanıkları her ne kadar davalı taraf aleyhine açtıkları davalar nedeniyle husumetli durumda olsalar dahi tanık delilinin diğer delillerle desteklenmesi daha açık bir ifadeyle davacı tanıklarının davacının fazla çalışmasına dair beyanlarının davalı tarafın dosyaya sunmuş olduğu fazla çalışma tahakkuku içeren ücret pusulaları ve fazla çalışma ücretlerinin ödenmesine ilişkin kabul olurları ile desteklenmesinin yanısıra davalı tanıklarının fazla çalışmalarının karşılığı ücretlerin ödendiğine dair beyanları ile davalı tarafın savunmalarında önce davacının haftalık 45 saatin altında çalıştırıldığı belirtildikten sonra savunmasıyla çelişir şekilde davacının fazla çalışmalarına ilişkin belgeler sunması karşısında davacının fazla çalışma yaptığının kabulü gerekmekte olup, haftalık 9 saat fazla çalışmayı esas alarak yapılan hesaplamada dosyaya davalı tarafça sunulan fazla çalışma tahakkuklarına ilişkin belgeleri de dikkate alan dosya kapsamına uygun 09.12.2016 tarihli üçüncü ek rapora göre fazla çalışma ücreti alacağına hükmedilmelidir.

Anılan hususlar gözetilmeden karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

Sonuç:

Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının ve bu karara karşı istinaf başvurusunu esastan reddeden Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin ise kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgililere iadesine, 24.12.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.