Oluş ve dosya kapsamına göre, mağdurun olay günü gece saat: 22.00 sıralarında ikametine girmek üzere bahçe kapısından içeriye girdiği sırada eski eşi olan sanığın arkadan gelip boğazına bıçak dayayarak zorla ikametine çıkarttığı, çantasını çekmeye başladığı, bir ara mağdur cep telefonunu çıkardığı anda telefonu zorla elinden aldığı ardından çantasını çektiği, mağdurun vermemek için direnmesi üzerine bileklerini bıçakla yaralayıp yerde sürüklemek suretiyle içerisinde 300 TL, 10 Euro, 5 adet 1 Dolar ile parfüm, bayan eşyaları, çeşitli alışveriş kartları ve mağdur ve çocuklarına ait kimlik cüzdanları bulunan çantayı zorla alarak kaçtığı, sanığın, olay yerinin yakınındaki trafo merkezi arkasında saklanır vaziyette polis ekiplerince yakalandığı, kaba üst aramasında bıçak ile elinde mağdura ait içerisinde parfüm, bayan eşyaları, çeşitli alışveriş kartları, mağdur ve çocuklarına ait kimlik cüzdanları bulunan çantanın ele geçtiği, karakoldaki üst aramasında da mağdura ait cep telefonu ve 300 TL, 10 Euro, 4 ya da 5 Doların ele geçmesi şeklinde gelişen olayda;
1- Yağma suçunun silahla, konutta ve geceleyin işlendiği anlaşıldığı halde hükümde temel uygulama maddesinin 5237 sayılı TCK'nin 149/1 maddesinin (a), (d), (h) bendinin yanında koşulları oluşmadığı halde (c) bendindende hüküm kurulması,
2- Mağdurdan yağmalanan cep telefonu ve içerisinde 300 TL, 10 Euro, 5 adet 1 Dolar ile parfüm, bayan eşyaları, çeşitli alışveriş kartları ve mağdur ve çocuklarına ait kimlik cüzdanları bulunan çanta, kolluk görevlilerinin sanığı yakaladığında üst araması sonucu, rızai iade olmadan ele geçirildiği anlaşıldığından, somut olayda sanığın etkin pişmanlık iradesi ile hareket etmediğinin kabulü gerekirken, “Etkin pişmanlık” müessesesine yanlış anlam verilerek 5237 sayılı TCK' nin 168/3. maddesi ile indirim yapılmak suretiyle noksan ceza tayini,
3- Uygulamaya göre de;
Hüküm fıkrasında sanıklar hakkında silahla, birden fazla kişi tarafından birlikte, konutta ve gece vakti yağma suçundan TCK'nin 149/1-a,c,d,h maddelerinden hüküm kurulduğu halde, gerekçe kısmında sanığın silahla gece vakti konutta yağma suçunu işlediğinin anlaşıldığı belirtilip TCK'nin 149/1-a-h maddesi gereğince cezalandırıldığı şeklinde ibareye yer verilmek suretiyle hem gerekçenin kendi içerisinde hem de gerekçe ile hüküm fıkrası arasında çelişki oluşturulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK’un 326/son maddesi uyarınca sanığın kazanılmış haklarının korunmasına, 28.01.2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.