Özet:
- Katılanın beyanına göre, sanığın çekmecede bulunan yaklaşık 20,00 TL’yi ve birkaç tane kutu kolayı çaldığının anlaşılması karşısında, sanık hakkında TCK'nın 145. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi bozmayı gerektirmiştir.
TCK'nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarihinde yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının sanık ... hakkında hırsızlık ve iş yeri dokunulmazlığını bozma suçlarından tayin olunan hapis cezalarının infazı aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
1- Sanıklar ... ve ... haklarında mala zarar verme suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
14.04.2011 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 31.03.2011 tarih ve 6217 sayılı Kanun'un 26. maddesi ile 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'a eklenen geçici 2. maddesi gereğince doğrudan hükmolunan 3.000,00 TL dahil adli para cezasına ilişkin mahkûmiyet hükümlerinin temyizi mümkün olmadığından, sanıkların temyiz istemlerinin 1412 sayılı CMUK'nın 317. maddesi gereğince istem gibi REDDİNE,
2- Sanık ... hakkında iş yeri dokunulmazlığını bozma suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, gerekçeye, hâkimin kanaat ve takdirine göre temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA,
3- Sanık ... hakkında hırsızlık ve sanık ... hakkında hırsızlık ve iş yeri dokunulmazlığını bozma suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz itirazlarına gelince;
Sanık ...’ın diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
a- Katılanın beyanına göre, sanık ...’ın çekmecede bulunan yaklaşık 20,00 TL’yi ve birkaç tane kutu kolayı çaldığının anlaşılması karşısında, sanık hakkında TCK'nın 145. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
b- UYAP ortamından alınan nüfus kayıt örneğine göre, sanık ...’ın karar tarihinden sonra, 11.02.2018 tarihinde öldüğü anlaşılmakla, TCK’nın 64/1 ve CMK'nın 223/8. maddeleri uyarınca, ölüm nedeniyle hakkında düşme kararı verilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sanık ... bakımından diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin ve sanık ... bakımından hükmün, 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca bu sebepten dolayı isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 20.01.2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.
kaynak:(www.corpus.com.tr)