Özet:
- Hırsızlık eyleminin gerçekleştiği ...'a ait olup kullanılmayan yerin bina vasfında olup olmadığı dosya kapsamından tam olarak anlaşılamaması nedeniyle gerekirse mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılarak bu yerin bina vasfında olup olmadığı belirlenip, suç yerinin bina niteliğinde olduğunun tespiti halinde sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nın 142/2-h maddesinin, bina niteliğinde olmadığının tespiti halinde ise TCK’nın 141/1 maddesinin uygulanması gerektiği gözetilmeden eksik kovuşturma ile yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi'nin 24/11/2015 tarihinde yürürlüğe giren 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüş, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak;
Hırsızlık eyleminin gerçekleştiği ...'a ait olup kullanılmayan yerin bina vasfında olup olmadığı dosya kapsamından tam olarak anlaşılamaması nedeniyle gerekirse mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılarak bu yerin bina vasfında olup olmadığı belirlenip, suç yerinin bina niteliğinde olduğunun tespiti halinde sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nın 142/2-h maddesinin, bina niteliğinde olmadığının tespiti halinde ise TCK’nın 141/1 maddesinin uygulanması gerektiği gözetilmeden eksik kovuşturma ile yazılı şekilde karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, bozma sonrası kurulacak hükümde 1412 sayılı CMUK'nın 326/son maddesinin gözetilmesine, 21/01/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.
kaynak:(www.corpus.com.tr)