1- Sanık tarafından farklı parsellere veya aynı parselin değişik kısımlarına yapılan tecavüzünün aynı zamanda ve aynı karar altında olması halinde tek suçun oluştuğu ve tecavüz edilen alanın miktarı gözetilerek alt sınırdan uzaklaşılarak ceza tayini gerektiği, farklı zamanlarda farklı parsellere veya aynı parselin değişik bölümlerine tecavüzde bulunulması halinde, suçun kısa zaman aralığında aynı karar altında işlenmesinde zincirleme suç hükümlerinin uygulanması, aksi halde yani yeni bir suç işleme kararı altında işlendiğinin tespiti halinde ise iki ayrı suçun oluşacağı, ayrıca sanıklara atılı suçun temadi özelliği de gözetilerek uygulama yapılması gerektiğinden, somut olayda farklı mera parsellerine tecavüzün aynı zamanda olduğu cihetle sanığın atılı suçtan bir kez cezalandırılması yerine yazılı şekilde üç ayrı suçtan hüküm kurulması,
2- Sanık hakkında temel hürriyeti bağlayıcı cezanın alt sınırdan belirlenmesine karşın, aynı gerekçeyle adli para cezasına esas alınan birim gün sayısının alt sınırdan uzaklaşılarak tayini suretiyle çelişkiye neden olunması,
3- Engel sabıkası bulunmayan ve suç tarihinde 65 yaşından büyük olan sanığa, verilen kısa süreli hapis cezasının TCK.nun 50/3. maddesi uyarınca 50/1. madde- sinde belirtilen seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesinin zorunlu olduğunun gözetilmemesi,
4- Köye ait meraya tecavüz suçunun mağduru köy tüzel kişiliği olup, suçun niteliğine göre suçtan doğrudan zarar görmeyen Maliye Hazinesinin davaya katılma hakkı bulunmadığı gözetilmeden katılma kararı verilip, hazine lehine vekalet ücretine hükmedilmesi,
Yasaya aykırı, sanık müdafii ve katılan hazine vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi gereğince (BOZULMASINA), 07.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.