Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, ... Sorumlu ... Ekicileri Kooperatifi'nin davacı şirkete ait ... no'lu sigorta poliçesi ile 28/02/2007-28/02/2008 tarihleri arasında sigortalı olduğunu, sigortalının ... satış mağazasında çalışan davalı ... tarafından kooperatif ortakları adına sahte belgeler (fatura, senet, makbuz) düzenlenerek almadıkları malzemelerin almış gibi gösterildiğini, ve bu malları başkasına satarak bedelleri kendisinin aldığını, davalı hakkında Edirne 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 2008/242 E sayılı dosyası ile yargılama yapıldığını, davacı şirket tarafından hasar ihbarına binaen poliçe limiti dahilinde tespit edilen 9.000,00 TL'nin 09/04/2010 tarihinde ödendiğini, yapılan ödeme ile davacının sigortalının haklarına halef olduğunu, alacağın tahsili amacıyla ... İcra Müdürlüğü'nün 2010/966 sayılı takip dosyası ile takip başlatıldığını, borçlunun takibe itiraz ettiğini ve takibin durduğunu beyanla, itirazın iptali ile takibin devamına, davalının alacağın %40'ı kadar inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı öncelikle yetki itirazında bulunduklarını, yetkili mahkemenin ... Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu, kooperatifin merkezinin ... bulunduğunu, ... 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 2008/242 E. Sayılı dosyasının bekletici mesele yapılması gerektiğini, davacının alacağının likit olmadığını beyanla, öncelikle yetkisizlik kararı verilmesini, ceza yargılamasının bekletici mesele yapılmasını ve davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece iddia,savunna,toplanan deliller ve benimsenen bilrkişi raporuna göre davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, işyeri sigorta sözleşmesinden kaynaklı Emniyeti Suistimal teminatı içeren poliçeden kaynaklı tazminat istemine ilişkindir. Davacı ... Sigorta AŞ vekili dava dışı Sigortalısı ... Ekicileri Kooperatifi'nin Keşan satış mağazasında çalışan davalı ... tarafından kooperatif ortakları adına sahte belgeler (fatura, senet, makbuz) düzenlenerek almadıkları malzemelerin almış gibi gösterildiğini ve bu malları başkasına satarak bedelleri kendisinin aldığını ve yine Kooperatif ortaklarına ait pankart kredi kartlarını sahiplerinin rızası dışında kullanmak suretiyle kendisine menfaat sağladığını bu kapsamda sigortalısı Kooperatife poliçe teminatından 9.000,00Tl ödediğini ve TTK 1301. maddesi gereğince sigortalısının haklarına halef olduğunu ve zarardan sorumlu davalı hakkında Malkara İcra Müdürlüğünün 2020/966E sayılı dosyasından icra takibine geçtiklerini, davalı-borçlunun borca haksız itirazı ile takibin durduğunu bu nedenle icra takibinin devamına yönelik itirazın iptali davası açtıklarını belirtmiştir.
Davaya konu 28.02.2007-28.02.2008 tarihli ... numaralı sigorta poliçesi incelendiğinde "Sigortalının emrinde ve hizmetinde çalıştırdığı adı ve soyadı yazılı kişilerin sigortalıya ait para ve kıymetli evrağını veya para ile ölçülebilen mallarını, çalmak, zimmetine geçirmek, hile ve dolandırıcılık veya sahtekarlık yolu ile bunlara sahip olmak suretiyle yapacakları Emniyeti suiistimal halleri neticesinde sigortalının uğrayacağı zararın poliçede yazılı bedeli geçmemek üzere hırsızlık sigortası genel şartları dahilinde temin edildiği, Sigortalı Kooperatifin çeşitli ilçelerdeki satış mağazasında çalışanlarının isimlerinin tek tek yazıldığı ve her birinin yukarıda yazılı eylemleri gerçekleştirmesi halinde sigortaca sağlanan teminatın 10.000,00 er TL olduğu" ve davalı ...'in de poliçede ismi yazılı çalışan olarak geçtiği anlaşılmıştır.
Davalı ... hakkında Edirne 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 2008/242E-2015/139K sayılı dosyasından resmi belgede sahtecilik ve Zimmet suçundan dava açıldığı ve beraat kararı verildiği, ancak 06.02.2009 tarihinde Yargıtay 5. Ceza Dairesinin 2018/11590E-2019/1494K sayılı ilamı ile bozulduğu ve akabinde yapılan yargılama sonucunda 2019/72 E-2019/255 K. sayılı ilam ile sanık hakkında yeniden beraat kararı verildiği bu kere müşteki ve katılan vekillerinin talebi ile dosyanın temyiz incelemesi yapılmak üzere yeniden Yargıtaya gönderildiği ve henüz verilen karar kesinleşmemiş olduğu anlaşılmıştır.
Bu hale göre BK. 53. maddesi gereğince maddi olayın varlığı veya yokluğunu, fiilin hukuka aykırılığını saptayan ceza mahkemesi kararı hukuk hakimini bağlayacağından ve ceza mahkemesi davasının sonucuna göre dava dışı Kooperatif çalışanı ...'in belgede sahtecilik ve zimmet suçlarını işleyip işlemediği ve buna göre zararın sigorta poliçesi kapsamında teminata dahil olup olmadığı belirleneceğinden mahkemece, ceza davasının bekletici mesele yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik inceleme ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 20/10/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.