Defin Ruhsatı Düzenlemesinde İlgili Hekim Veya Kurumların Bulunmaması Halinde Aile Hekimleri Görevlendirilebilir
Danıştay 2. Daire
Esas No : 2016/5444
Karar No : 2020/1176
Karar Tarihi : 2020-02-26





Dava Konusu İstem : Dava; Rize Merkez 09 numaralı Aile Sağlığı Merkezi'nde aile hekimi olarak görev yapan davacı tarafından, "Mevzuatla verilen diğer görevleri yapmamak" fiilini işlediğinden bahisle 5 ( beş ) ihtar puanı ile cezalandırılmasına ilişkin 08/05/2015 tarih ve 298 Sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.

İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : Rize İdare Mahkemesi'nin temyize konu kararıyla; 25/01/2013 tarihli ve 28539 Sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Aile Hekimliği Uygulama Yönetmeliği'nin 4. maddesi, ( n ) fıkrasında "Kurumca ve ilgili mevzuat ile verilen diğer görevleri yapmak." fiilinin aile hekimlerinin yetki ve sorumlulukları arasında sayıldığı, 10. maddesi, 5. fıkrasında; "Adli tıp kurumunun doğrudan hizmet vermediği ve hastane bulunan yerlerde yerinde ölü muayenesi dışındaki adli tıp hizmetleri hastaneler tarafından verilir. Yerinde ölü muayenesi hizmetleri, mesai saatleri içinde toplum sağlığı merkezi hekimlerince, mesai saatleri dışında toplum sağlığı merkezi hekimlerince, mesai saatleri dışında öncelikle toplum sağlığı merkezi hekimleri olmak üzere aile hekimleri ve kamu hastaneleri dışındaki diğer kamu kurum ve kuruluşlarındaki hekimlerin de dahil edilebileceği icap nöbeti şeklinde sunulur. Hastane bulunmayan ilçe merkezleri ve entegre sağlık hizmetinin sunulduğu merkezlerde acil sağlık hizmetleri ile adlî tabiplik hizmetleri; mesai saatleri içinde aile hekimleri, mesai saatlik dışında ve resmi tatil günlerinde ise ilçe merkezindeki, toplum sağlığı merkezi hekimleri, entegre sağlık hizmeti sunulan merkezlerde çalışan hekimler ve aile hekimlerinin toplamı dikkate alınarak aşağıdaki gibi icap veya aktif nöbet uygulamaları şeklinde yürütülür.." kuralına yer verildiği; ancak, söz konusu Yönetmeliğin dayanağı olan 5258 Sayılı Aile Hekimliği Kanunu'nda, aile hekimlerine Kanunda çerçevesi çizilip tarifi yapılan ve imzalanan sözleşmelerle de sınırları belirtilen görevleri dışında başka görevler verilmesini olanaklı kılan yasal bir hükme yer verilmediği, bu nedenle; davalı idare tarafından tesis edilen işlemin, yukarıda sözü edilen Yönetmelik hükmüne dayandırılmakla birlikte; 5258 Sayılı Kanunda belirtilen görevler dışında aile hekimlerine görev verilmesinin mümkün olmadığı, anılan Yönetmeliğe dayalı olarak davacı hakkında tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlem iptal edilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, usule yönelik olarak davada süre aşımı bulunduğu, esas yönünden ise; defin ruhsatının mesai saatleri içinde kişinin bağlı bulunduğu aile hekimince verilmesi gerekirken, mesai saatleri dışında merkez ilçe ve merkez ilçeye bağlı gezici hizmet sunulan bölgelerde adli tabip nöbet listesinde yer alan hekim tarafından verileceği, davacının nöbetçi olduğu gün, mesai saatleri dışında ölüm olayının gerçekleştiği ancak davacının olay yerine gitmeyerek görevini yerine getirmediği, bu nedenle kendisine verilen ihtar cezasına ilişkin dava konusu işlemin hukuka uygun olduğu ileri sürülerek, İdare mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN CEVABI : Cevap verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : ...

DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulüyle İdare Mahkemesi kararının eksik inceleme nedeniyle bozulması gerektiği düşünülmektedir. TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay İkinci Dairesi'nce; Danıştay Beşinci Dairesi tarafından, Danıştay Başkanlık Kurulu'nun 01/08/2016 günlü, K:2016/32 Sayılı kararının "Ortak Hükümler" kısmının 1. fıkrası uyarınca, ayrıca bir gönderme kararı verilmeksizin Dairemize iletilen dosyada, davalı idarenin süre itirazı yerinde görülmeyerek, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

KARAR : İNCELEME VE GEREKÇE :

MADDİ OLAY :

Rize Merkez 09 numaralı Aile Sağlığı Merkezi'nde aile hekimi olarak görev yapan davacının, Adli Tabiplik Hizmetleri Nöbet Listesinde 10/11/2014 - 16/11/2014 tarihleri arasında nöbetçi hekim olarak isminin yer aldığı, 10/11/2014 tarihinde bir vatandaşın ölümü üzerine ölen kişi için defin ruhsatı düzenlenmesi için aranmasına rağmen olay mahalline gitmemesi üzerine başlatılan disiplin soruşturması neticesinde, davacının "Mevzuatla verilen diğer görevleri yapmamak" fiilini işlediğinden bahisle 5 ( beş ) ihtar puanı ile cezalandırılmasına ilişkin 08/05/2015 tarih ve 298 Sayılı işlemin tesis edildiği, buna karşı yapılan itirazın reddi üzerine temyizen incelenmekte olan davanın açıldığı anlaşılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT :

25/01/2013 günlü, 28539 Sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Aile Hekimliği Uygulama Yönetmeliğinin dava konusu işleme esas fiilin işlendiği tarih itibarıyla yürürlükteki şekliyle "Çalışma Saatleri" başlıklı 10. maddesi, 5. fıkrasında, "Adli tıp kurumunun doğrudan hizmet vermediği ve hastane bulunan yerlerde yerinde ölü muayenesi dışındaki adli tıp hizmetleri hastaneler tarafından verilir. Yerinde ölü muayenesi hizmetleri, mesai saatleri içinde toplum sağlığı merkezi hekimlerince, mesai saatleri dışında öncelikle toplum sağlığı merkezi hekimleri olmak üzere aile hekimleri ve kamu hastaneleri dışındaki diğer kamu kurum ve kuruluşlarındaki hekimlerin de dâhil edilebileceği icap nöbeti şeklinde sunulur. Hastane bulunmayan ilçe merkezleri ve entegre sağlık hizmetinin sunulduğu merkezlerde acil sağlık hizmetleri ile adlî tabiplik hizmetleri; mesai saatleri içinde aile hekimleri, mesai saatleri dışında ve resmi tatil günlerinde ise ilçe merkezindeki, toplum sağlığı merkezi hekimleri, entegre sağlık hizmeti sunulan merkezlerde çalışan hekimler ve aile hekimlerinin toplamı dikkate alınarak aşağıdaki gibi icap veya aktif nöbet uygulamaları şeklinde yürütülür.

a- ) Hastane bulunmayan ilçe merkezlerindeki adli tıbbi hizmetler ile acil sağlık hizmetleri mesai saatleri dışında ilçedeki toplum sağlığı merkezi hekimleri ve aile hekimlerince icap veya aktif nöbet şeklinde yürütülür. İlçe merkezindeki toplam hekim sayısı altı veya daha az ise icap, altıdan fazla ise aktif nöbet şeklinde yürütülür.

b- ) Entegre sağlık hizmetinin sunulduğu merkezlerde toplam hekim sayısı altı ve altıdan az ise mesai saatleri dışındaki adli tıbbi hizmetler ve acil sağlık hizmetleri; toplum sağlığı merkezi hekimleri, entegre sağlık hizmetinin sunulduğu merkezde çalışan hekimler ve aile hekimleri tarafından münavebeli olarak icap nöbeti şeklinde, toplam hekim sayısı altıdan fazla ise münavebeli olarak aktif nöbet şeklinde tutulur.

c- ) Hastane bulunmayan ilçe merkezleri ile entegre sağlık hizmetinin sunulduğu merkezlerde aile hekimi sayısı birden fazla ise müdürlük hizmet ihtiyacını değerlendirerek mesai saatlerini güne yayarak düzenler.

( 6 ) İhtiyaç olması halinde beşinci fıkrada aile hekimleri için öngörülen çalışma şekil ve koşulları aile sağlığı elemanları için de uygulanır. Entegre sağlık hizmeti sunulan merkezlerde tutulan nöbetler için aile hekimlerine ve aile sağlığı elemanlarına nöbet ücreti ödenmez veya nöbet izni verilmez. Bu çalışmaların karşılığı olarak farklı katsayı ile kayıtlı kişi sayısı ödemesi yapılabilir." kuralı yer almıştır.

1593 Sayılı Umumi Hıfzıssıhha Kanunu'nun 8. maddesinde, "Her kazada ve icabı takdirinde nahiye merkezlerinde bir veya mütaaddit Hükümet tabipleri istihdam olunur. Hükümet tabipleri doğrudan doğruya vilayet sıhhiye müdürünün emri altında olup memur oldukları mahallerin sıhhi umur ve muamelelerinden mesuldür ve kaymakamın sıhhi hususatta sıhhi müşaviridir. Hükümet tabiplerinin maiyyetlerinde sıhhi işlerde kendilerine muavenette bulunmak üzere küçük sıhhat memurları istihdam edilir.", 216. maddesinde, "Belediye tabipleri olan yerlerde defin ruhsatiyeleri bu tabipler tarafından, bulunmadığı takdirde Hükümet tabipleri tarafından mevtanın muayenesinden sonra verilir. Ölümüne sebep olan hastalık esnasında tedavi eden tabibin verdiği ruhsatname resmi tabipler tarafından tasdik edilmek şartiyle muteberdir.", 218. maddesinde, "Bütün hastane ve sair sıhhi müesseselerde ölenlere ait defin ruhsatiyeleri o müessesenin müdür ve baştabibi tarafından verilir ve usulü dairesinde resmi tabipler tarafından tasdik edilir. Kendine ait hususi mezarlığı olan müesseselerdeki ölülerin ismi ve hüviyeti sebebi vefatiyle birlikte yirmidört saat zarfında belediye dairesine bildirilir.", 219. maddesinde ise, "Tabip bulunmayan yerlerde ölülerin muayeneleri küçük sıhhat memurları veya bu iş için yetiştirilmiş veya tavzif edilmiş memurin tarafından icra ve ruhsatnameleri verilir. Bunların bulunmadığı yerlerde defin ruhsatiyesi ya jandarma karakol kumandanları veya köy muhtarları tarafından ita olunur. Her şehir, kasaba veya köyde ölü muayenesi yapacak ve defin ruhsatını verecek olanlar en büyük mülkiye memuru tarafından tayin ve ilan olunur." hükümlerine yer verilmiştir.

Dava konusu işleme esas fiil tarihi itibarıyla yürürlükteki şekliyle, anılan Kanuna dayanılarak çıkarılan Mezarlık Yerlerinin İnşaası ile Cenaze Nakil ve Defin İşlemleri Hakkında Yönetmeliğin "Tanımlar" başlıklı 4/1. maddesinde, " ç ) Cenaze ( Ölü ): Tıbben beyin ve kalp ölümü gerçekleşen kişiyi — e ) Defin: Cenazelerin şartlarına uygun olarak gömülmesini, Ölüm belgesi: Tabip veya ölüm belgesi düzenleme yetkilisi tarafından verilen, cenazenin defninin yapılmasının uygun olduğunu gösteren Ek-2'deki belgeyi, ğ ) Ölüm belgesi düzenleme yetkilisi: Ölüm belgesi vermeye yetkili tabip bulunmaması halinde bahse konu belgeyi düzenlemekle yetkilendirilmiş görevliyi, h ) Hükümet tabibi: Toplum sağlığı merkezi hekimini veya aile hekimini ifade eder", hükmüne yer verilmiş; aynı Yönetmeliğin "Ölüm Belgesi Verilmesi" başlıklı 16. maddesinde ise; " ( 1 ) Ölüm resmî sağlık kurumlarında gerçekleşmiş veya cenaze resmî sağlık kurumuna getirilmiş ise, ölüm belgesi sağlık kurumunca düzenlenir ve kurumun müdür veya baştabibi tarafından tasdik edilir. ( 2 ) Ölüm, özel sağlık kuruluşlarında gerçekleşmiş ise, ölüme sebep olan hastalık esnasında tedavi eden tabibin verdiği ölüm belgesi varsa bu belge belediye tabibi, yoksa toplum sağlığı merkezi hekimi veya aile hekimi tarafından tasdik edilmek şartıyla geçerli olur. Tasdik işlemi elektronik ortamda da yapılabilir. ( 3 ) Ölümün sağlık kurumları dışında gerçekleşmesi durumunda ölüm belgesi cenazenin bulunduğu yerdeki belediye tabibi tarafından, belediye tabibi bulunmayan yerlerde toplum sağlığı merkezi hekimi yoksa aile hekimi tarafından, bunların bulunmaması halinde ise ölüm belgesi düzenleme yetkilisi tarafından verilir. ( 4 ) Ölüm belgesi düzenleme yetkilisi bulunmayan veya makul sürede ulaşılamadığı yerlerde ise bu belge jandarma karakol komutanları veya köy muhtarları tarafından verilir. Mesai saatleri dışında verilecek olan ölüm belgelerinin düzenlenmesi işi ilçe bazında, belediye tabibi, toplum sağlığı merkezi hekimi ve aile hekimlerinin dahil olduğu nöbet sistemi ile verilir. Bu nöbet listesi toplum sağlığı merkezlerince oluşturulur, mahalli mülki amir tarafından onaylanır. Nöbet listesi oluşturulurken coğrafi şartlar göz önünde bulundurularak ilçeler birleştirilebilir. Mesai saatleri dışında ölüm belgesi düzenlenmesine ilişkin nöbet, adli hizmet nöbetleri ile birlikte verilebilir. 112 acil sağlık istasyonu görevlileri vakaya gittiklerinde ölüm gerçekleşmiş ise doğrudan ölüm belgesi düzenleyebilir. Bu nöbet uygulamasında ihtiyaç duyulan lojistik hizmetler halk sağlığı müdürlüklerince verilir." düzenlemeleri yer almıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :

Yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri uyarınca; ölüm belgesi hizmetlerinin yerine getirilmesi konusunda birinci derecede aile hekimlerinin görevli ve yetkili olmadığı ve söz konusu hizmetlerin, hizmetin türüne göre ilgili hekimler ve kurumlar ( belediye hekimi, toplum sağlığı hekimi, adli tıp kurumu ve hastaneler ) tarafından yerine getirileceği anlaşılmakla birlikte, ölüm belgesi düzenleme hizmetlerinin yürütülmesi noktasında, bu hizmetlerin yürütülmesine ihtiyaç duyulan yerlerde hizmetin aksamadan devamlılığı acısından ve is yükü gözetilerek ilgili hekim veya kurumların bulunmaması durumunda aile hekimlerinin de görevlendirilebileceği sonucuna ulaşılmaktadır.

Bu durumda; belli şartların varlığı halinde aile hekimlerinin defin ruhsatı nöbetinde görevlendirilebilecekleri acık olup, dava konusu 29/09/2014 - 28/12/2014 tarihlerini kapsayan Adli Tabiplik Hizmetleri Nöbet Listesinin, tesis edildiği tarihte yürürlükte bulunan ilgili mevzuat hükümlerine uygun olarak düzenlenip düzenlenmediğinin değerlendirilmesi suretiyle bir karar verilmesi gerekirken, bu yönde bir inceleme yapılmaksızın verilen İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet görülmemiştir.

Nitekim Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'nun 15/11/2018 günlü, E:2016/3091, K:2018/4806 Sayılı kararı da bu yöndedir.

SONUÇ : Açıklanan nedenlerle;

1. DAVALI İDARENİN TEMYİZ İSTEMİNİN KABULÜNE,

2. Rize İdare Mahkemesi'nce verilen 11/02/2016 günlü, E:2015/461, K:2016/79 Sayılı kararın, 2577 Sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun temyize konu kararın verildiği tarih itibarıyla yürürlükte olan haliyle 49. maddesi, 1/b fıkrası uyarınca BOZULMASINA,

3. Aynı maddenin 3622 Sayılı Kanun ile değişik 3. fıkrası uyarınca, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen İdare Mahkemesi'ne gönderilmesine,

4. 2577 Sayılı Kanun'un ( Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen ) 54. maddesi, 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş ( 15 ) gün içinde Danıştay'da karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26.02.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.