Özet:
- Sanığın, mahkemece kabul edilen eylemleri hem kız hem de erkek öğrencilere karşı ve herkesin görebileceği bir şekilde sınıf ortamında gerçekleştirmesi, yanağından öpme eylemlerinin genel olarak öğrenciler tarafından sorulara doğru cevap verilmesi nedeniyle ödül olarak algılanması karşısında,
- Sanığın kabul edilen eylemleri cinsel amaçla gerçekleştirdiğine dair her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği gözetilip, şüphenin sanık lehine değerlendirilmesi gerektiği nazara alınarak ilk derece mahkemesi tarafından kurulan beraat hükümlerine yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekirken, vaki istinaf başvurusunun kabulü ile hükümlerin kaldırılarak yapılan yargılama neticesinde, mevcut sübuta ilişkin deliller ile dosya içeriğinin çelişmesi sonucunu doğuracak şekilde mahkumiyet hükümleri kurulması kanuna aykırıdır.
Sanığın atılı suçtan beraatine dair Mersin 5. Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 11.07.2017 gün ve 2017/35 Esas, 2017/267 Karar sayılı hükümlere ilişkin istinaf başvurusunun mağdureler Asya, Seray, Meryem ..., Gülçin ile Burçin'e yönelik müsnet suçtan kurulan hükümler yönünden esastan reddine; mağdureler Meliha, Sabiha, Işıl, Sibel, Müzeyyen, Sima ile Cemre'ye yönelik müsnet suçtan kurulan hükümler yönünden ise kabulü ile hükümlerin kaldırılarak atılı suçtan mahkumiyetine
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle başvurunun muhtevası nazara alınıp, 5271 sayılı CMK’nın 299/1. maddesi uyarınca takdiren duruşmasız yapılan incelemede dosya tetkik edildi, gereği görüşüldü:
Sanık hakkında mağdureler Asya, Seray, Meryem ..., Gülçin ile Burçin'e yönelik çocuğun basit cinsel istismarı suçundan kurulan beraat hükümlerinin incelenmesinde;
5271 sayılı CMK'nın 288 ve 294. maddelerinde yer alan düzenlemeler nazara alınıp, aynı Kanunun 289. maddesinde sayılan kesin hukuka aykırılık halleri katılan Bakanlık vekilinin temyiz dilekçesinde belirttiği nedenler de gözetilerek yapılan değerlendirmede, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından gerçekleştirilen yargılama neticesinde, mağdureler Asya, Seray, Meryem ..., Gülçin ile Burçin'e yönelik atılı suçtan kurulan hükümlere ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine dair kurulan hükümlere yönelik temyiz sebepleri yerinde görülmediğinden, katılan Bakanlık vekilinin temyiz isteminin 5271 sayılı CMK'nın 302/1. madde ve fıkrası gereğince esastan reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
Sanık hakkında mağdureler Meliha, Sabiha, Işıl, Sibel, Müzeyyen, Sima ile Cemre'ye yönelik çocuğun basit cinsel istismarı suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerinin temyiz incelemesine gelince;
Sanığın aşamalardaki savunmaları, mağdureler ile kanuni temsilcilerinin beyanları, tanıkların anlatımları ile tüm dosya kapsamına göre sanığın, mahkemece kabul edilen eylemleri hem kız hem de erkek öğrencilere karşı ve herkesin görebileceği bir şekilde sınıf ortamında gerçekleştirmesi, yanağından öpme eylemlerinin genel olarak öğrenciler tarafından sorulara doğru cevap verilmesi nedeniyle ödül olarak algılanması karşısında, sanığın kabul edilen eylemleri cinsel amaçla gerçekleştirdiğine dair her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği gözetilip, şüphenin sanık lehine değerlendirilmesi gerektiği nazara alınarak ilk derece mahkemesi tarafından kurulan beraat hükümlerine yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekirken, vaki istinaf başvurusunun kabulü ile hükümlerin kaldırılarak yapılan yargılama neticesinde, mevcut sübuta ilişkin deliller ile dosya içeriğinin çelişmesi sonucunu doğuracak şekilde mahkumiyet hükümleri kurulması,
Kanuna aykırı, sanık müdafisi ile katılan Bakanlık vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Ceza Dairesinin 20.09.2018 gün ve 2018/214 Esas, 2018/1426 Karar sayılı vaki istinaf başvurusunun kabulü ile hükümlerin kaldırılarak sanığın çocuğun basit cinsel istismarı suçundan mahkumiyetine dair kurulan hükümlerin 5271 sayılı CMK'nın 302/2-4. madde ve fıkrası gereğince BOZULMASINA, bozma sebebine göre sanığın TAHLİYESİNE, başka suçtan tutuklu veya hükümlü olmadığı takdirde derhal salıverilmesinin ilgili yerlere en seri şekilde bildirilmesi için müzekkere yazılmasına, dosyanın Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Ceza Dairesine gönderilmesine, sanık hakkında beş mağdura yönelik atılı suçtan kurulan beraat hükümleri yönünden oy birliğiyle, yedi mağdura ilişkin müsnet suçtan kurulan mahkumiyet hükümleri yönünden ise üyeler ... ile ...'in karşı oyları ve oy çokluğuyla 03.10.2019 tarihinde karar verildi.
KARŞI OY
Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 25.01.2017 tarihli iddianame ile sanık hakkında çocuğun basit cinsel istismarı suçundan cezalandırılması talebiyle kamu davası açıldığı, Mersin 5. Ağır Ceza Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda 06.07.2017 gün ve 2017/35 Esas, 2017/267 Karar sayılı hükümlerin istinaf edilmesi üzerine, bir kısım mağdureler yönünden vaki istinaf başvurusunun kabulü ile beraat hükümlerinin kaldırılarak çocuğun basit cinsel istismarı suçundan (yedi kez) mahkumiyetine dair Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Ceza Dairesinin 20.09.2018 gün ve 2018/214 Esas, 2018/1426 sayılı Kararının temyizi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 14. Ceza Dairesince 03.10.2019 gün ve 2019/4994 -2019/11278 sayı ile mağdureler Meliha, Sabiha, Işıl, Sibel, Müzeyyen, Sima ile Cemreye yönelik çocuğun basit cinsel istismarı suçundan Antalya Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen mahkumiyet hükümleri:
Sanığın aşamalardaki savunmaları, mağdurelerin ve kanuni temsilcilerinin beyanları, tanıkların anlatımları ile tüm dosya kapsamına göre, sanığın mahkemece kabul edilen eylemleri hem kız hem erkek öğrencilere karşı ve herkesin görebileceği bir şekilde sınıf ortamında gerçekleştirmesi, yanağından öpme eylemlerinin genel olarak öğrenciler tarafından sorulara doğru cevap verilmesi nedeniyle ödül olarak algılanması karşısında, sanığın kabul edilen eylemleri cinsel amaçla gerçekleştirdiğine dair her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği gözetilip şüphenin sanık lehine değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeyerek, ilk derece mahkemesi tarafından kurulan beraat hükümlerine yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekirken, vaki istinaf başvurusunun kabulü ile hükümlerin kaldırılarak yapılan yargılama neticesinde, mevcut sübuta ilişkin deliller ile dosya içeriğinin çelişmesi sonucunu doğuracak şekilde mahkumiyet hükümleri kurulması,
Gerekçesiyle bozulmuştur.
Sayın daire çoğunluğuyla ihtilafımız bozma kararı yönünden sanığın eylemlerinin cinsel amaçla işlenip işlenmediğine ilişkindir. Failin amacı sarfedilen söz veya davranışlara bakılarak belirlenebilecektir.
Bu kapsamda dosyanın incelenmesinde;
-Mağdure Sabiha soruşturma aşamasında alınan ifadelerinde özetle; Sanığın, altında bir şey var mı diye sorması, var hocam dediğinde dikkat edin bakılır dediğini, masaj yaptırırken ellerini öptüğünü, elini arkaya doğru götürüp bel alt, bacak üst bölgelerine, kucağına oturtunca bacaklarına dokunduğunu, erkek öğrencileri sınıftan çıkartıp bakirelikten bahsettiğini, bir kısım arkadaşlarınızı eve götüreceğim romantik bir akşam yemeği yiyeceğiz, havuzda beraber yüzeceğiz, arkadaşınızla nişanlandık, evlendik, sevgiliyiz şeklinde söylemlerde bulunduğu,
-Mağdure Meliha soruşturma aşamasında alınan ifadelerinde özetle;
Masaj yaptıktan sonra elini, yanaklarını öptüğünü, kucağına oturtup okşadığını, altınıza birşey giydiniz mi, beni ne olarak görüyorsunuz diye sorduğunu, yanağından öpeceği sırada sanığın da kendisini öpmek için yeltendiğinde dudaktan mı öpmek istiyorsun dediğini,
-Mağdure Sima soruşturma aşamasında alınan ifadelerinde özetle; Seninle evliyim, seni yatağa atarım, üstünden geçerim, sınıfa muzla girdiğinde bu neye benziyor dediğini, ğöğsünden elini yavaş yavaş aşağı indiridiğini,
-Mağdureler Işıl, Sibel, Cemre ve Müzeyyen'in soruşturma aşamasında alınan ifadelerinde özetle; Masaj yaptırma, kucağa oturtma, yanaktan öpme şeklinde benzer eylemeleri anlatarak kızların özel durumundan, erkekleri çıkarttığı zaman bakirelik ve ergenlikten bahsettiğini, Sima'ya iç çamaşırının rengini sorduğunu, ayrıca taşa oturmayın çocuğunuz olmaz, Müzeyyen'e sen benimsin, seni özledim sen beni özlemedin mi şeklinde şeyler söylediğini, Belirtmesi karşısında;
Sanığın mağdurelere yönelik yoğun bir şekilde masaj yaptırma, kucağına oturtma, yanaklarından öpme şeklindeki eylemleri, ifadelerde geçen söz ve davranışlarla birlikte değerlendirildiğinde cinsel amaçla gerçekleştirildiği hususunda tereddüt bulunmadığından sanığın müsnet suçtan mahkumiyetine ilişkin hükümlerin isabetli olduğu görülmekle sayın çoğunluğun kararına iştirak edilmemiştir.
(www.corpus.com.tr)