Bilgi Edinme Ve Değerlendirme Kurulu Kararının İptali Talebi
Danıştay 10. Daire
Esas No : 2008/8165
Karar No : 2012/2367
Karar Tarihi : 2012-05-17





İstemin Özeti : Davacı tarafından, nişanlısının Milli İstihbarat Teşkilatı personeli olması nedeniyle evlenmeden önce kendisi ve ailesi hakkında yapılan güvenlik soruşturması sonucunun olumsuz olduğundan bahisle evlenmelerine izin verilmediği ileri sürülerek, hakkında düzenlenen güvenlik soruşturması raporunun tarafına verilmesi istemli başvurusunun reddine ilişkin MİT Müsteşarlığı işlemine yaptığı itirazın reddi yolundaki 11.7.2007 tarih ve 2007/664 sayılı Bilgi Edinme ve Değerlendirme Kurulu kararının iptali istemiyle açılan dava sonucunda, Ankara 10. İdare Mahkemesince; davacının başvurusu, 4982 sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanununun 18. maddesi ile bu Yasanın uygulanmasına ilişkin Yönetmeliğin 29. maddesine istinaden reddedilmiş ise de; başvuruya konu istihbari raporun davacının çalışma ve evlilik hayatını doğrudan etkileyecek nitelikte olduğu ve Devletin faaliyetlerine ilişkin sır niteliğinde bilgiler içermediği anlaşıldığından, aksi yönde tesis edilen dava konusu Kurul kararında hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptali yolunda verilen kararın, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

Savunmanın Özeti : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

Danıştay Tetkik Hakimi : …

Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi ile usul ve hukuka uygun bulunan mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

Danıştay Savcısı : …

Düşüncesi : İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.

Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Onuncu Dairesince gereği görüşüldü:

İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.

4982 sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanununun 18. maddesinde, sivil ve askeri istihbarat birimlerinin görev ve faaliyetlerine ilişkin bilgi veya belgelerin, Yasanın kapsamı dışında olduğu; ancak, söz konusu bilgi ve belgelerin kişilerin çalışma hayatını ve meslek onurunu etkileyecek nitelikte olması halinde, bilgi edinme hakkı kapsamı içinde bulunduğu kurala bağlanmış; Yasanın uygulanmasına ilişkin Yönetmeliğin 29. maddesinde de, sivil ve askeri istihbarat birimlerinin görev ve faaliyetlerine ilişkin bilgi veya belgelerden, sadece kişilerin çalışma hayatını ve meslek onurunu etkileyici nitelikte olan ve ilgilisi hakkında bir işleme dayanak teşkil etmek üzere işlenmiş veya değerlendirilmiş bilgi veya belgelerin bilgi edinme hakkı kapsamında değerlendirileceği öngörülmüştür.

Davacı tarafından, öğretmen olarak görev yapmakta iken, hakkında düzenlenen davaya konu güvenlik soruşturması nedeniyle görevinden istifa ettiği ve yine bu soruşturma nedeniyle MİT personeli olan nişanlısıyla evlenmesine izin verilmediği ileri sürülmekte olup; dosyadaki bilgi ve belgeler ile MİT Müsteşarlığının 4.7.2007 tarihli yazısından, evliliğin anılan soruşturma nedeniyle gerçekleşmediği anlaşılmaktadır.

Bu haliyle, başvuruya konu soruşturmanın, davacının çalışma hayatını etkilediği ve hakkında işlem tesisine dayanak alındığı (ayrıca ileriye yönelik olarak da davacı hakkında sonuç doğurabileceği) anlaşıldığından, soruşturmaya ilişkin evrakın 4982 sayılı Yasa uyarınca davacıya verilmesi gerektiği sonucuna varılmaktadır.

Diğer taraftan, 4982 sayılı Yasanın 9. maddesi uyarınca, soruşturmaya ilişkin bilgi ve belgelerde bulunan gizlilik dereceli veya açıklanması yasaklanan (soruşturmayı yapan istihbarat görevlisi ya da bilgisinden faydalanılan şahısların adı gibi) bilgilerin, davacı ve ailesi hakkındaki diğer bilgilerden ayıklanmak suretiyle verilebileceği tabiidir.

Açıklanan nedenle, temyizen incelenen karar, usul ve hukuka uygun olup; dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmediğinden, temyiz isteminin reddi ile Ankara 10. İdare Mahkemesinin 6.3.2008 tarih ve E:2007/1147, K:2008/511 sayılı kararının ONANMASINA, 17.5.2012 tarihinde oy birliğiyle karar verildi..