Sanıklar hakkında hırsızlık suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik o yer Cumhuriyet savcısının temyiz isteminin TCK'nın 141/1 maddesine uyduğu halde aynı Kanun'un 142/2-h maddesi uyarınca cezalandırılmasına yönelik ve sanıklar lehine olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
Şikayetçinin soruşturma aşamasında kolluktaki beyanına göre, saat 22.00 sıralarında kamyonunu kontrol ettiği ve kamyonun kasa kısmında dürülü vaziyette bulunan branda çadırının yerinde olmadığını fark etmesi üzerine kamyonun çevresine baktığı sırada sanıkların çadırı götürdüklerini gördüğünü, o sırada evin içerisinde bulunan oğlu Derviş’in gelerek sanıkların arkasından koşmaya başladığını ve sanıklardan birini kovalama sonunda yakaladığını; kollukta bilgisine başvurulan şikayetçinin oğlu Derviş’in de kolluktaki ifadesinde şikayetçi ile aynı yönde anlatımda bulunarak kovalama sonucunda sanıklardan bir tanesini çadır ile birlikte yakaladığını beyan ettiği, 12.12.2014 tarihli tutanak içeriğine göre şikayetçinin oğlu Derviş’in çadırla birlikte yakaladığı sanığın ... olduğunun ve kesintisiz bir takibin sonucunda yakalandığının anlaşılması karşısında; eylemlerin teşebbüs aşamasında kaldığı gözetilerek sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK'nın 35/2. maddesinin uygulanması hususunda mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmediğinden tebliğnamenin bu husustaki bozma düşüncesine iştirak edilmemiş, 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesinin 24/11/2015 tarihinde yürürlüğe giren 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüş, dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
Sanıkların park halindeki açık kasa kamyonun kasasından dürülü halde bulunan çadırın gece vakti çalınması şeklindeki eylemin TCK'nın 141/1 maddesine uyan suçu oluşturduğu gözetilmeden anılan Kanun'un 142/2-h maddesi uygulanarak fazla ceza tayini,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, 06/02/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.