Davacı banka vekili, dosya masrafı adı altında yapılan kesintilerin iadesine dair 01.08.2018 tarihli İnönü Tüketici Hakem Heyetince verilen kararın esası yönünden hatalı ve ayrıca hakem heyetinin de yetkisiz olduğunu ileri sürerek; anılan hakem heyeti kararının itirazen incelenip iptaline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, hakem heyetlerinin yetkisinin kesin nitelikte olduğu, işlem yerinin ve tüketicinin yerleşim yerinin Bozüyük olduğu belirlemesi yapılarak, hakem heyeti kararının iptaline karar verilmiş; miktar itibariyle kesin olan hüküm, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından kanun yararına bozulması istemi ile temyiz edilmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun "Dava Şartları" başlığı altında 114.maddesinin (ç) bendinde kaınu düzenine ilişkin kesin yetki kuralına yer verilmiştir.
Tüketici Hakem Heyetleri Yönetmeliği'nin "Yetki alanı" başlığı altındaki 7. maddesinde;
"(1) İl tüketici hakem heyetleri il sınırları içinde, ilçe tüketici hakem heyetleri ise ilçe sınırları içinde yetkilidir. Tüketici hakem heyeti kurulmayan ilçelerde Bakanlıkça o ilçe için belirlenen tüketici hakem heyeti yetkilidir.
(2) Başvurular, tüketicinin yerleşim yerinin bulunduğu veya tüketici işleminin yapıldığı yerdeki tüketici hakem heyetine yapılabilir.
(3) İkinci fıkra uyarınca başvuru yapılabilecek ilçede tüketici hakem heyetinin kurulmamış olması halinde tüketiciler o ilçe kaymakamlığına başvuru yapabilir. Yapılan bu başvurular, kaymakamlıklarca gereği yapılmak üzere Bakanlıkça belirlenen yetkili tüketici hakem heyetine intikal ettirilir" hükmü yer almaktadır.
Somut olayda, mahkemece, İnönü Tüketici Hakem Heyeti kararı yetkisiz olması nedeniyle iptal edilmiştir. Bu karar Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 114/ç bendinde yazılı olan kesin yetki kuralına istinaden verilmiş bir karar değildir. Diğer yandan, Tüketici Hakem Heyeti'nin yetkisiz olduğu itirazının davacı tarafından aynı hakem heyetine yaptığına dair dosyada bilgi ve belge olmadığı, yetki itirazının mahkemesine yapıldığı anlaşılmıştır. Mahkemece, davanın esasına girilip sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın kanun yararına bozma talebinin kabulü gerekir.
SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı1nın kanun yararına temyiz talebinin kabulü ile, Bozüyük 2.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) 26.11.2018 tarih 2018/714 E., 2018/1040 K. sayılı kararının sonuca etkili olmamak üzere KANUN YARARINA BOZUIMASINA, 25/12/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.
KARARI YAZDIR